➰Bölüm Yirmi Sekiz : Medcezir➰

236 14 10
                                    

Halide , hastanede yalnızca bir gece kaldı. Sabah gün aydınlanır aydınlanmaz taburcu edildi. Doktoru onunla yalnız konuşmak istemişti. Halide duyacaklarının onu memnun etmeyeceğini biliyordu ancak gerçeklerden kaçamazdı.

Doktor , gözlerini Halide 'nin üzerinde gezdiriyor sanki " kendine bunu neden yaptın " diyordu.

—" Halide hanım. Ailenizin yanında söyleyemedik yalnız düşük yapmışsınız üstelik bu hastane dışı merdiven altı dediğimiz bir ortamda gerçekleşmiş. Kendi sağlığınızı ne derece tehlikeye attığınızın farkında değil misiniz ? "

Halide yatağında doğruldu :

—" Size yalvardım , tecavüze uğradığımı bu bebeği asla doğurmayacağımı söyledim lakin siz bana yasalardan , yükümlülüklerden bahsedip durdunuz. Mecbur kaldım doktor bey ! "

—" Anlıyorum ancak bende doktorunuz olarak size bildirmek zorundayım ki geçirdiğiniz bu usulsüz ameliyat rahminize büyük ölçüde zarar vermiş bu durumda bir daha çocuk sahibi olmanız çok düşük bir ihtimal."

Halide yutkundu. Korktuğu başına gelmişti. Zamanı gelince hamilelik haberine sevineceği kendi canından kendi kanından bir bebeğin asla olmayacağı ihtimali yüzüne çarpılmıştı. Halide toparlandı doktorun önünde gözyaşlarına boğulmak istemiyordu.

Doktor bey de bu bedbaht haberi verdikten sonra hastanın yanında fazla kalmadı kuru bir sesle " geçmiş olsun." Dedikten sonra çıkıp gitti. İşte o zaman Halide sıktığı sinirlenirini daha fazla kontrol altında tutamadı hıçkırıklara boğularak ağlamaya başladı. Yatağın içine iyice girmiş bacaklarını karnına çekmişti.

Yaşadıkları bir bir zihninden geçiyordu her şey bir zincirin halkaları gibi onu felakete sürüklemişti. Mahir ve ailesinin tefeci borcunu ödemek için bankadan para almış malikaneyi ipotek ettirip , İnci hanımı kefili yapmıştı.

Ancak İnci Hanım ve oğlu Sami borcu satıp ödeyeceği narenciye kamyonlarını gasp etmiş Halide 'yi kendilerine mecbur bırakmışlardı.

Halide dişlerini öyle sıkıyordu ki çenesi seğiriyordu. Kimse duymasın diye yastığını öyle bir sıkıyordu ki parmak boğumları bembeyaz olmuştu. Sami 'nin üzerine çullandığı an tekrar gelmişti zihnine , altında ezilen bedeni , ayaklar altına alınan onuru...
Sırf bu tecavüz yüzünden bir daha anne olamayacağı gerçeği...

Halide 'nin zihnine birde Leyla düştü. Leyla da Yahya 'nın tecavüzüne uğradığında ona sımsıkı sarılmış senin bir suçun yok demişti. Onu kendi elleriyle küvetin içinde yıkamıştı. Aynısını kendine yapmak istiyordu Halide , kendini yıkamak kendisine sımsıkı sarılıp suçsuzluğunu yine kendisine haykırmak istiyordu.

Halide 'yi bu halde İvan buldu. Üzerinden yorganını çekip onu içinde bulunduğunu düşünce mahpusundan çıkardı. Halide 'ye sımsıkı sarıldı. Ve o an karar verdi Sami 'yi vuracaktı...

&&&

Halide akşam yeniden sabaha kavuştuğunda hastaneden taburcu oldu. Yeniden evine dönmüştü ama uğruna onurunu , anneliğini kaybettiği evi ona pek kasvetli gelmişti. Esengül ile Ayşe kadın hemen yanına koşup kollarına girdiler ve onu hazırlamış oldukları odasına götürdüler. Halide odasına kapandı. Bu böylece iki gün sürdü , yalnızca yemek saatleri dışarı çıkıyor harici zamanlarda ne kardeşini ne de bir başkasını görüyordu.

Bir gece yine inzivaya çekilmişken odasının kapısı tıklatıldı , Halide bu sırada başına bir örtü geçirmiş Allah 'a dua ediyordu .
Bebeği aldırdıktan sonra içine müthiş bir pişmanlık duygusu çökmüştü ayrıca bir cana kıydığı için kendini , günahların en büyüğünü işlemiş sayıyordu. 

Lavanta TarlasıWhere stories live. Discover now