22. Bermuda Şeytan Üçgeni

923 48 0
                                    

Lucifer'ın durumu fark etmediği açıktı, çünkü fark etmiş olsa bir şeyler yapardı. Karanlık azalıp görüntüler netleştiğinde odamdaydım. Bu nasıl mümkün olabilirdi? Buraya nasıl gelmiştim? Sonra onları gördüm. Metatron, Cain ve Lilith tam karşımdaydı. Bir çığlık attım.

- Şşşt... Sessiz ol!

Hareket etmeye çalışmam boşaydı, sandalyeye bağlıydım. Lilith yanıma geldi ve hafifçe eğildi.

- Yoksa canını yakarım.

Bu yalnızca bir tehdit değildi, Lilith zaten canımı acıtmak için bahane arıyordu. Yalnız tüm bu yaşananlar mantıklı değildi. Yaşadıklarımı anlamlandırmaya çabalamam boşaydı. Zaten şu an önemli olan buradan kurtulmamdı. Zihnim hızlı bir şekilde çıkış noktası ararken bir yanım her şeyi dikkatlice planladıklarını tahmin ediyordu. Bir serafim ve baş melek olan Metatron bile işin içindeydi. Ve Metatron buradaysa zaman ile oynadıkları olasılığını görmezden gelemezdim. İyi de neden? Sürekli değişen kaderim ya da görevin niteliğinin değişmesi mi buna sebep olmuştu? Yüce Tanrım, sürekli tetikte olmaktan dolayı yılmıştım. Esas sorun kendi zihnime güvenmememdi. Metatron bir kez daha zihnimle oynamış olabilir miydi?

- Beni buraya nasıl getirdiniz?

Sesim düşündüğümden daha gür çıkmıştı. Asi bir haykırış gibiydi. İçimdeki tüm sessiz fırtınaların çığlığını taşıyordu. Öfkeliydim, kaderime isyan ediyordum ve acılarım yine yüzeye çıkmıştı. Bitap düşmüştüm. Çünkü tüm yaşananlar beni bir uçurumun kenarına getirmişti. Düşmem için tüm şartlar hazırdı ve ben kenarında dolanıyordum. Önemli soru şuydu. Beni kim itecekti?

- Metatron ile uzun süredir arkadaşız İşaretsiz. Arkadaşlar birbirleri için her şeyi yaparlar, hele ki ortak amaçları için birlikte çalışır ve sorunlarına çözüm bulurlar. Sen de bir sorunsun ve üstesinden ortak bir çaba ile gelmeye karar verdik. Beni tanımıyorsun, gücüm, sınırlarım ve öfkemle yüzleşmedin. Son zamanlarda senin gibi bir sorunun hayatıma dahil olmasının bana verdiği sıkıntıyla ben baş etmek zorunda kaldım. Görmezden gelinemeyecek kadar büyük bir sorunsun. Tek başıma bu sorunu çözemeyeceğimi anladığım için arkadaşlarımdan destek almaya karar verdim. İşte buradasın.

- Peki ama nasıl Lilith?

- Eşsiz güçlerim var İşaretsiz. Zaman portalı açabilmemin yanında, zaman portalına geçiş portalı da ekleyebiliyorum. Bulunduğun andaki zaman portalına geçiş portalı ekleyerek zamanı ikiye böldüm ve paralel bir an oluşmasını sağladım.

Birbirlerine bakıp gülümsediler. İçinde bulunduğum durumdan, onlardan, işaretsiz olmamdan, hatta var olmamdan tiksindim. Ayakta durabilmek için daha kaç kere düşmem gerekiyordu? Boğulmamak için ne kadar yüzmeliydim? Tüm bunları yaşamama güçsüzlüğüm neden oluyordu ve bundan yorulmuştum. Canıma tak etmişti. Öfke içimde bir nabız gibi atarken konuşmasını sürdürdü.

- Yani şu an iki ayrı yerdesin zavallı şey. Ben ilk paralel evrende görsel ikizini Lucifer'ın yanında bırakırken, oluşturduğum geçiş portalıyla Metatron seni mevcut zaman diliminden aldı ve bir başka zaman portalıyla buraya kaçırdı. Lucifer şu an yanında olmadığının farkında bile değil.

O kadarını zaten tahmin etmiştim. Tanrım nelerle uğraşıyordum? Uğraşmıyor boğuşuyordum. Herkesin ölmemi beklediği, bunu ısrarla istediği bir evrende hayatta kalma savaşı veriyordum. Beynim her gün, yeni öğrendiği bilgi ve sırları hem sindirmeye çalışıyor hem de bunlarla neler yapabileceğini anlamlandırmaya çalışıyordu. Gitgide karanlığa daha çok batıyordum.

RUH LEKESİ(düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin