23. Bölüm Fısıltı

495 39 7
                                    

"Geldiğimde göz açtırmıyorlardı..." Sıktığım dişlerimin arasından konuşuyordum. "Şimdi bir Allah'ın kulunu göremiyorum."

Seda Akhan ve Belgin ile röportaj yaparken tuvalete gitmek için izin almış labirenti andıran evde kaybolmuştum.
"İnsan doğru düzgün yer yön belirtir." Eliyle gideceğim yeri işaret eden çalışana duyduğum öfke bacaklarımı birbirine bastıra bastıra yürümeye devam ettim.
"Bir sinyal,bir yardım..."Ellerimi gökyüzüne açıp yardım dilemek üzereydim ki koridor da yankılanan klasik müziği duydum. "Erken cevap ,en sevdiğim şey."

Müziğin geldiği yere yöneldim. Sesin geldiği noktayı bulabilirsem onu dinleyen kişiden yardım alabileceğime inanıyordum.

"Pardon..." Aralık kapıyı ittirip başımı içeri uzattım. Mozart senfonisi doruk noktasına çıkarken gözlerim odanın ortasında dikilen orya yaşlı adamı buldu.

Üzerinde şık bir takım elbise vardı ve gözleri kapalı hayali bir orkestraya önderlik ediyordu.
Çıkarttığım ses dikkatini çekmiş olucak ki mavi gözlerini bana döndürdü. Yüzündeki kırışıklıklar yaşının oldukça ileri olduğunu anlamamı sağlıyordu. Ama karizmatik bir adamdı.

"Nasıl yardımcı olabilirim?"
Havada salladığı elini indirdi. Müzik o kadar yüksek sesliydi ki dedikleri zar zor duyuluyordu.
"Ben galiba kayboldum da..."Mozart senfonisi bitmiş müzik yavaşça değişmişti. Yeni çalan ezgi yaşlı adamın gülümsemesine neden oldu.

Elini bana uzatıp "Tam zamanında."dedi. Vals müziği odada yankılanırken elime uzandı.

"Yok tam zamanında değil." Beni elimden tutup valse başladı. Bedenim sağa sola savrulurken oda hoş ezgilere ev misafirliği yapıyordu.

"Bakın benim sormak istediğim..." Müzik o kadar güçlüydü ki sesim bana bile zor geliyordu.

Tamam kibar bir adamla vals yapmak hoş bir deneyimdi. Hele ki vaktimi şuan Akhan'ın yanında geçirmem gerektiği düşünülürse tercihim bu amca ile bayılana kadar dans etmek olabilirdi ama ... İşte her güzel şeyde bir ama olduğu gibi bunda da vardı. Altıma kaçırdım kaçıracağım durumu yeni yeni öğrendiğim adımları zevkli kılmaktan oldukça uzaktı.

Nefesimi tutmuş halde soğuk terler döküyordum. Bu işkence ne zaman biter diye beynimde dönüp duran düşünde müziğin kısılması ve yeniden başlaması ile cevap bulmuştu.

Başta kibar bulduğum adam şuan bana celladımmış gibi geliyordu. Tercihlerim değişmişti.

Büyük salonda Akhan'ın karşısında oturmayı Belgin ile birbirlerine ne kadar aşık olduklarını dinlemeyi tercih ederdim...
Sahi Akhan...Tek kaşım havada kendini müziğe kaptırmış adama baktım. Yaşlı yüzünü az buçuk incelemem gençliğini hayal etmeme yardımcı olmuşru. Önümde beliren yüz Akhan'ı o kadar andırıyordu ki kan bağı inkar edilemeyecek kadar açıktı.

Farkına vardığım detay ayağımın tökezlemesine yaşlı adamı ezmeme neden aldı. "Pardon çok pardon..."

Bir yazı için evimi yakan beni barbekü yapmaya kalkan Akhan'ın babasının herşeyi yapması mümkündü.

Korku birkez daha kanıma girmiş bana ecelim olabilecek ikinci bir hatayı sunmuştu.

"Daha çok çalışmalıyız." Müzik tekrar başladı ve hatalarımın bedeli dansımız devam etti. Hoş görünmesi gereken manzaramız şuan aşırı tuhaf duruyor olmalıydı. Kambur bir halde çırpınan bir ben ve hiçbirşeyi umursamayan adam...

####
"Efendim." İçeri Akhan'ın adamlarından biri girmiş çileme son vermişti. Evde kayboluşum bir süre sonra çalışanların dikkatini çekmiş beni aramaya başlamışlardı.

Aşk Çeşmesi (Tamamlandı)Where stories live. Discover now