LÂCİVERT | ELLİ İKİNCİ BÖLÜM ♤ SAKLI ARZULAR

108K 6.7K 1.6K
                                    

Merhaba, keyifli okumalar diliyorum. Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen.

Bu satıra bir kalp alabilir miyim 🖤

Okuduğunuz saati ve tarihi not düşer misiniz 04.06.2022

ELLİ İKİNCİ BÖLÜM

SAKLI ARZULAR

ELLİ İKİNCİ BÖLÜM♤SAKLI ARZULAR

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Koyu lâcivert kürelerindeki pişmanlık her geçen dakika biraz daha artarken yanaklarımı ıslatan yaşları ellerimin sırtıyla sildim. "Ağlama kurban olayım," ses tonuna akseden çaresizliği en derinimde hissettim. "Gözlerin kıpkırmızı olmuş, yetmez mi döktüğün yaşlar?"

Aşağı doğru hüzünle bükülen dudaklarımı hırsla araladım. "Ağlatma o zaman!" bağırmak istemiştim ama gücüm tükendiğinden küçük bir yakarıştan öteye gidemedim. "Geç kaldım demek yerine, bundan sonra geç kalmayayım demeyi öğren Akif Karan. Biz bu andayız. İyisiyle, kötüsüyle geçmişi geride bıraktım. Bundan sonrası önemli benim için. Sen önemlisin mesela. Seninle yaşayacaklarımız,"

Kavuşmalarımız neden böyle hüzünlü olmak zorundaydı ki?

Ayaklarım gerisin geri gitmek isterken kollarından biri öne uzandı. Belimi çepeçevre saran kaslı koluna direnemeden gövdesine çekilmiştim. Boynunu eğerek yüzünü çıplak omzuma bastırdı. Tıraş olduğundan pürüzsüzleşen yanakları tenime yumuşacık bir baskı uygulamıştı.

Köprücük kemiğimin çukuruna değen dudakları hareket etti. "Çok özledim yavrum," duygu yüklü sesi kalbimi sızlattı. Ben de çok özlemiştim. Hem de tahmin edemeyeceği kadar çok... Dudaklarının arasından firar eden sıcak solukları tenime dağıldıkça direncim kırılıyordu. "Üç gün boyunca aklımdan hiç çıkmadın, Berceste'm. Nasıl olur da evliliğimizden pişman olduğumu düşünürsün, güzel eşim."

Gözyaşlarımın dindiğini zannediyordum, ta ki Akif'in son cümlesini duyuncaya kadar. Göz çukurlarımda biriken iri damlalar yeniden yanaklarıma doğru ağır ağır süzüldü.

Güzel eşim, demişti yine. Kalbim yerinden çıkmak ister gibi çarparken göğüs kafesimi zorladı.

Düşünmüştüm işte. O gidince, içine düştüğüm çukur debelendikçe en dibe çekmişti. Aklıma düşen vesveselerin haddi hesabı yoktu.

Ailesi tarafından kolları, kanatları kırılan insanların en büyük korkusu terk edilmek oluyordu. Her an tetikteydiniz. Sevilmemek o kadar olağandı ki sizin için. Küçücük bir sevgi kırıntısıyla bile dünyalar sizin olurken aynı şekilde ufacık bir sarsıntıda dünyanız başınıza yıkılırdı.

İki yanımda boşlukta sallanan kollarımı kaldırıp onun sırtına koyma isteğimi güçlükle bastırdım. Üç gün boyunca bana zehir ettiği saatlerin bir karşılığı olmak zorundaydı. Her canı istediğinde bana haber vermeden gidemezdi.

KOYU LÂCİVERT SEVDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin