15. BÖLÜM - O DEĞİL GİBİ

32.7K 666 97
                                    

Evet, bir çılgınlık yaptım ve
haftada iki bölüm yayımladım!!!

Eh, sizlerde oy hakkınızı kullanın lütfen.

Bu bölüm+18 lütfen bunu bilerek okuyun. (Fazla uzun olmayacak)

Hepinizi seviyorum, iyi okumalar dilerimmm!

---

Dudaklarını önünde öylece uyuyan kadının dudaklarına bastırdı ve gözlerini kapattı.

Hem onu öpmeye devam etti hem saçlarını okşadı.

•YENİ BÖLÜM

Hera'nın Dilinden
Ne zamandır öylece uyuduğumu bilmiyordum ama belimdeki ağrı tarif edilemezdi. Yüksek ihtimal tabuta konulmuş gibi, öylece yattığımdan dolayıydı.

Odaya hakim olan loş ışıkla belli belirsiz görüyordum etrafı, başımı çevirdiğimde havanın karardığını görmüştüm, bu sefer başımı biraz daha çevirdim.

Alnıma bir tutam saç değdi sanki, alnım gıdıklandı. Korkmadım, koku tanıdıktı...

Başımı hafifçe kaldırdım, başımın hemen altına uzanan kolu fark ettim, tanrım! Yastıktan bile rahattı. Başımı tekrar o kolun üzerine koydum, yanağıma değen nefesi hissettim.

Diğer kolun ise belime dolandığını fark ettim, her şeyi yavaş yavaş idrak ediyordum. İçim birden bire fazlaca ısınmaya başladı.

Elimi komodinin üzerindeki abajurun düğmesine değdirdim. Çok olmasada etraf daha da aydınlandı.

Başımı çevirmemle yan yatmış bir şekilde hemen dibimde uyuyan Keskin Kıraç'ı görmem bir oldu.

Evet, sol tarafına yatmış, bir kolunu başımın altından geçirmiş, diğer kolunu ise belime sıkıca dolamış uyuyordu.

Yüzü o kadar güzeldi ki... Yemin ederim dudak uçuklatacak türdendi. Ne yaşadım, neler oldu... Her şeyi unuttum ve ben de sağ tarafıma yatarak yüzüne iyice yaklaştım.

Üzerindeki ceketi ve gömleği çıkarmıştı, üst tarafı tamamen çırılçıplaktı. Anlaşılan sabaha kadar burada uyumayı düşünmüştü.

Üzerimizdeki ince yorganı yavaşça kaldırdım, ve gözümün ucuyla bakındım. Neyseki alt tarafında pantolonu duruyordu, gülmeyin sakın. Tedbirli olmalıyız.

Belime dolanan koluna baktım, iri ve güven veren o kola... Bu adam garip ama Tanrı'nın lütfu gibiydi.

Yorganı bıraktım ve altta kalan elimi çıplak göğüsüne koydum, diğer elimi ise yüzüne yerleştirdim. Baş parmağım ile yanağını okşadım ve öpmek üzere olduğum dudaklarının üzerinde güldüm.

"Sizi öpeceğim, bana kızmayın lütfen." diye fısıldadım ve dudaklarımı usulca dudaklarına bastırdım.

Birkaç saniye öyle kaldıktan hemen sonra dudaklarımı dudaklarında hareket ettirdim.

Alt dudağını dudaklarım arasına sıkıştırdım, daha sonra üst dudağına aynısını yapıp yumuşakça emdim.

Tam ayrılmak üzereydim ki birden dudakları hareket etmeye başladı ve bana ayak uydurdu... Tanrım, uyumuyor muydu bu adam?!

Başımın altında olan kolunu katladı ve pazuları ile kolunun arasında sıkıştım, ona daha da yapışmamı sağlamıştı.

Birden öpüşme sesi tüm odaya yayıldı, nefes almama izin vermeden beni öpüyordu, parmaklarıyla saç diplerimi okşamaya başladı.

RANDEVUEVİ | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin