24. BÖLÜM - HAZİNEMSİN

24.9K 637 86
                                    

"Keskin B-..."

"Keskin, Hera. Keskin."

••• YENİ BÖLÜM

Bunu yüzüme bakmadan söylüyor oluşuna aldırış etmedim ve oturduğu şezlongun yanındaki şezlonga oturdum.

Sigarasını havuza attığında kaşlarımı çattım.

"Oraya kızlar giriyor."

"Tek derdimiz bu mu?"

Düşününce elbette tek derdimiz bu değildi fakat ben konuşmak için bahane arıyordum, bu yüzden bu konudan ilerleme kararı aldım.

"Şu an tek derdimiz bu, bir daha atmayacaksını-"

"Hâlâ sizli bizli konuşmalar."

Diyerek sözümü böldü yüzüme bakmamakta kararlıydı. Bir anda şezlonga koyduğu kaşe kabanını omuzlarıma attı, ceketini ise bacaklarıma örttü.

"Üşümüyor musunuz?"

İç çekti ve parmaklarını şakaklarına bastırdı.

"Sizli bizli sorulardan ilerlersen asla yanıt alamayacaksın."

Omuz silktim ve havuza baktım.

"Demek ki üşümüyorsunuz."

Bana döndü, bende o an ona döndüm ama bana ters ters bakıyordu.

"Ne, üşüyor musunuz?"

Hiçbir şey demeden önüne döndü.

"Ben senin gibi yarı çıplak çıkmadım balkona, üşümüyorum yani."

"Alt kat sıcak."

Cümlem onu konuşturmaya yetmedi, saçlarını karıştırdı ve dudaklarını yaladı.

"Burada iyi hissediyor musun?" diye sorduğunda balkonun kapısından içeriye baktım.

"Sizce?"

Gene cevap vermedi, çünkü bu evi değil, içinde bulunan birkaç kişiyi sevmediğimi biliyordu.

"Güvende olduğun konusunda endişelerim var."

O an gözlerim kaydı, ona bakmak istemedim. Sessiz kalışımdan bir şeyler sezmiş olacak ki doğruldu ve beni göz süzgecinden geçirmeye başladı.

"Bir şey oldu ve söylemiyorsun."

Cevap vermedim, bu sefer ben sustum.

"Sizi affetmeden hiçbir şey söylemem."

Ona döndüğümde bana kısık gözleriyle baktığını fark ettim.

"Ölümüne şahitlik etmeyeceğim, canının yanmasına göz yummayacağım."

dedi birden, dediklerim onun için anlam ifade etmiyor gibi.

"Durumun ciddiyetinin farkındasın ama hâlâ bize bunu yaparak zaman kaybettiriyorsun."

Gözlerimi yumdum ve tekrar açtığımda gökyüzüne baktım.

"Yemekte... Kalbim paramparça oldu. Hissettim bunu."

Bir şey söylemedi, o da havuza yansıyan yıldızlara baktı.

"Belki başka biri olsa bu kadar incitmezdi sözleri, fakat siz onlar gibi değildiniz."

"Boktan bi' plandı."

Dedi kısık ama tok sesiyle.

"Pişman mısınız?" diye sordum, bana döndü ve başını hayır anlamında salladı.

RANDEVUEVİ | TextingWhere stories live. Discover now