2🏹

1.1K 80 22
                                    

Derek'in Eli için hazırladığı odaya geçerek eşyalarını toplamaya başlamıştık. Eli gerçekten dağınıktı ama bu konuda kızacak en son insandım çünkü bende dağınık biriydim ve birazda pasaklı sayılırdım.

Alt kattan gelen gürültülü seslerle birbirimize bakıp aşağı inmeye başladık. Merdivenlerin sonunda içeriye baktığımda Scott ve sürüsü gelmişti.

"Eli'yi hiç bir yere götürmüyorsun Stiles burda sürüyü kabullenmeli ve sürüsünün yanında olmalı."

Eli konuşacakken onu durdurdum.
"Hayır o bunu istemiyor ve bende onun istemediği hiç bir şeyi kabul etmek zorunda değilim Scott."

"Zamanla kabul etmek zorunda kalacak o senin gibi insan değil Stiles bunu kalın kafan almıyor mu onun bana ihtiyacı var."

Sinir ve hırsla burnunun dibine girerek sertçe göğüsüne vurdum 1-2 adım geriye sendeleyerek hafif kırılan ifadesiyle bana baktı.

"Asıl senin kafan basmıyor mu çocuk istemiyor burda olmayı veya senin sürünü zaten gereken olgunluğa eriştiğinde gelecek neden ona zaman vermiyorsun."

"2-3 yıldır istediği zamanı verdim zaten onun aklını karıştırıyorsun Derek burda olsaydı oğlu senin yanında diye utanırdı ona iyi bakam-"

Cümlesini tamamlamasına izin vermeden yumruğumu yüzüne indirdim. Scott her konuştuğunda dönüşüm geçirmemek için kendimi kontrol etmeye çalışmakta o kadar zorlaşıyordu. İlk baş tepkisiz kalan Scott idrak etmiş olacak ki o da bana karşılık vermeye beni devirip üzerime çıkıp vurmaya başlamıştı ki benden beklemediği hızla onu yan devirip kontrolü tekrar elime aldım.

Bu sırada ne olduğunu anlamayan sürüsü kendine gelmiş olacak ki Liam ve Theo beni onun üzerinden almak için geldiğinde onlara izin verdim daha fazla anlamalarına izin vermezdim.

"Sana 2 gün veriyorum Scott onu ikna etmek için 2 günün var eğer edemezsen benimle dönecek."

Sinirle dışarıya çıkıp saçlarımı çekiştirmeye başladım. Nasıl bu kadar gerizekalı olabiliyordu ya da kör müydü çocuğun babasının ölümüne yeni yeni alıştığını anlayamıyor muydu. O hala çocuktu ve bir yanı insandı. Eli babasını sadece baba olarak değil aynı zamanda babasını alfası olarakta görüyordu.

Nefes almadığımı fark edince sahte nefeslerime tekrardan başladım. Ortamda kimse kalbimin atmadığını fark etmemişti. Asıl zorlayıcı kısım buydu işte bunun için büyülü kelimeler fısıldamam gerekiyordu.
Birisinin geldiğini hissettim ama arkasımı dönmedim gelen kişiyi anlamıştım zaten. Gelen Liam'dı biraz arkasında kapının ordaki ise Theo'ydu.

Sakin bir şekilde Liam'a döndüm onu severdim hatta kardeşi gibi görürdüm Liam'ında ona karşı hislerinin aynı olduğunu biliyordu ki arkasından buraya gelmesi bunu kanıtlar nitelikteydi. Eli'de gelirdi normalde ama şu anda büyük ihtimalle Scott'la tartışıyordu.

"Stiles, Scott öyle demek istemedi sadece Eli'yi güvende tutmak istiyor. Yoksa Derek'in de Scott'ında seni sevdiğini biliyorsun."

"Liam konu senle alakalı değil. Kendini suçlu hissetme buraya gelip kimsenin elçiliğini yapmak zorunda değilsin o bilerek beni kaybetmek istiyor. Onda artık eski samimiyeti hissetmiyorum."

"Saçmalama sürünün seni ne kadar sevdiğini biliyorsun ve benimde lütfen böyle düşünme eskisi gibi olalım Scottla konuşun."

"Bende sizi seviyorum ama artık bazı şeyleri kabullenmeliyiz ben sizin sürünüzden değilim ve Scott'a eski Scott değil."

Gözleri dolu dolu olan çocuğa baktım. Onu bu şekilde görmek benide üzüyordu ama bazı şeyleri kabullenmesi gerekiyordu bunu kabullendiğinde sırf alfası beni istemiyor diye normal hayatından bile silebilirdi işte burda gerçek sevgisi belli olacaktı. Aniden gelip sarılınca bir iki saniye duraklasamda hemen karşılık verdim.

Gözlerim kapıdaki Theo'ya kaydığında onunda durgun olduğunu fark ettim hiç biri şu anda olduğumuz durumdan hoşlanmamıştı.
"Hadi hava soğuk üşüyeceksiniz içeriye geçelim."
Kafalarını salladıklarında hepimiz içeriye geçtik.

Herkes koltuğa çökmüştü. Bende kendime bir yer bulup oraya oturduğumda yeni geldiğini fark ettiğim Lydia bana öcü görmüş gibi bakıyordu. Sırıtarak ona döndüğümde hızlıca önüne dönmüştü.
Hala ona aşığım sanıyordu belli ki.

"Nasıl yaşıyorsun? Lydia bize öleceğini söylemişti?" Bende bu soruyu bekliyordum işte ama soranın Lydia olmasını beklerken Malia'ydı. "Bilmem ölmek için fırsatım olmadı diyelim malum Eli gibi bir çocukla başa çıkmak oldukça zor." Diyip Eli'ye göz kırpmıştım.

"Hey ben gayet uslu bir çocuğum."
"Evet bunu müdürleyken tartışmak çok isterim."
"Iyy o bunaktan da nefret ediyorum ama merak etme amca en çok senden nefret ediyorum."
Peter'a laf atmasıyla Peter'a baktım yüzünü buruşturup yalandan gülmüştü.

"Yaşamana sevindim dostum."
Scott'a dönüp kafa sallamakla yetindim mümkün olduğunca az muhattap olmak istiyordum hepsiyle.
"Neyse biz kalkalım yarın görüşürüz."

Bende kalkıp yukarı çıktım gece Eli ile yatacaktım en azından yatıyormuş gibi yapacaktım.

Bende kalkıp yukarı çıktım gece Eli ile yatacaktım en azından yatıyormuş gibi yapacaktım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yeniden | bxbWhere stories live. Discover now