49. MELİS & ATAKAN

14.3K 683 91
                                    

Oy vermeyi unutmayın ağlarım!

MELİS ERDEM

Hayat hiçbir zaman adil olmadığı gibi, yine adil olmamayı seçmişti. Yine sevdiğim birinin canı yanarken ben yine yalnızca izleyebilmiştim. Güçlü durmak zorundaydım. Ama güçlü durmak zorunda olmak, bir yerden sonra canımı yakıyordu. Daha on dört yaşındayken ailem yüzünden çalışmaya başlamıştım. Ne beni seven bir annem olmuştu, ne de destekleyen bir babam. Yılların birikimi olan kırgınlık, bir yerden sonra patlak vermişti. İkisine de resti çekip evi terk edeli on sene oluyordu. Küçük bir kız kardeşim vardı ama onun da hayatını mahvetmek istemediğimden bu yaşına kadar kendimden uzak tutmuştum. Artık büyüdüğü için o da gerçekleri anlamış, benim yanımda olmak istemişti.

Efnan hayatıma girene dek hep yalnız hissetmiştim. Hiç kimsem yoktu. Ne sırrımı paylaşabileceğim bir arkadaşım, ne yüzüne gülebileceğim bir dostum, ne de omzunda ağlayabileceğim bir kardeşim... Şimdiyse Efnan vardı. Beni koşulsuz dinleyen, en ufak sıkıntımda kendi üzülüp çabalayan, beni öz ablası gibi sevip de arkadaşı gibi takılan ufaklık.

Bir hafta öncesine kadar beni ciddi anlamda korkutmuştu. O vurulduğunda o kadar canım yanmıştı ki, bir an olsun öldüğümü falan sanmıştım.

"Atakan abi geldi usta."

Abdullah seslendiğinde ağladığımı yeni fark edip hızlıca gözlerimi sildim. Başımı ona çevirdiğimde her zamanki gülen yüzüyle karşılaştım. "Geldiği gibi gitsin."

Kaşlarını çattı. "Ama usta..."

"Gönder gitsin!" diye bağırdım. Atakan iki sarıldık diye hemen yüz bulacak biri değildi. Ne diye gelmişti sabah sabah?

Abdullah çıktığında ayağa kalktım. Üzerimdeki boğazlı kazağı çıkardığımda atletle kalmıştım. Böylesi daha iyiydi. Aksi takdirde nefes alamıyordum. O an motor sesi dolmuştu kulaklarıma.

Güldüm sinirli sinirli. "Tek lafla gidecek bir adamdan ne beklenir!"

"Haklısın bir şey beklenmez." Başımı hızlıca kapıya çevirdiğimde Atakan'ın sırıtan yüzüyle karşılaştım. "Motoru Abdullah'a verdim. Turlasın çocuk biraz."

"Niye geldin?" diye sordum, o bana doğru adımlarken.

Gözleri üzerimde geziniyordu. "Gelemez miyim?"

Gözlerimi kısıp, ben de ona doğru yaklaştım. "Neden geldin Atakan?"

Sıkıntılı bir nefes verip gözlerime dikti gözlerini. "Seni görmek istedim Melis."

Güldüm alayla. "Gördün." Başımla kapıyı gösterdim. "Gidebilirsin o halde."

"Melis," dedi yapma der gibi.

"Ne Melis ne?!" diye bağırdım. "Beni neden görmek istiyorsun?!" Atakan da diğerleri gibiydi. Bir gün gidecekti ve ben ona alışmak istemiyordum.

Kolumu tutup beni kendine çektiğinde öfkeyle baktım yüzüne. "Çünkü seni seviyorum!" diyerek haykırdı yüzüme doğru. "Senin için ölüyorum! Sen de bunu görüyorsun ama tepki vermiyorsun!" İsyan edercesine çıkan sesi karşısında gözlerimi kapadım. Kolumdaki eli hafiflerken açtım gözlerimi. "Umrunda bile değil. Hiç mi sevmiyorsun beni!? Hiç mi istemiyorsun lan?"

UFAKLIK | Daddy Issues ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin