UFAKLIK | Daddy Issues ✓

54. NUR & CENGİZ

NUR ERDEM

Gözlerim usulca gezindi spor salonunda. Bayağı lüks bir mekana benziyordu. Sabahın yedisinde arkadaşımın üyeliği olan spor salonuna gelmek başlı başına saçmalıktı, ama ben zaten başlı başına saçmalıklar içinde olduğum için pek de umrumda değildi.

"Nur?" dedi, Ezgi heyecanla. Beni gördüğüne sevinmişe benziyordu. "Hangi rüzgar attı seni buraya?"

Gülümseyip yanından geçtim. "Sadece çalışmaya geldim." Peşimden geldiğini adım seslerinden anlayabiliyordum. Omzumun gerisinden ona dönüp güldüm. "Başıma bela olmazsan sevinirim Ezgiciğim." Arkamı dönüp gidecektim ki bir bedene çarptım. Başımı kaldırdığımda bir çift mavi göz bana şaşkınca bakıyordu.

"Pardon," dedi sakin bir tavırla. Ellerinin crop atletin açıkta bıraktığı omuzlarımda olması kaşlarımı çatmama sebep olurken ellerini çekti. "Özür dilerim."

"Sorun değil." dediğimde gülümsedim. "Benim hatamdı, kusura bakmayın."

"İkimiz de suçluyuz," derken kollarını teslim olurcasına kaldırıp güldü.

"Evet," dedim, mahçupca. O sırada Ezgi ağzını kocaman açmış imalı gülüşüyle yanımızdan geçip gitti. Arkasından öldürecek gibi baksam da beni takmadı.

"Yenisiniz sanırım?" dediğinde mavi gözlü adama döndüm. Mavi gözlü ve sarışın olması bana nedensizce yabancı olduğunu düşündürüyordu.

Cevaplarcasına başımı salladım. "Yeniyim."

Gülümseyerek kaşlarını kaldırdı. "O halde bir antrenöre ihtiyacınız var?"

Buraya dahil olmam tamamen random gelişen bir olaydı. Geçerken uğramak gibiydi ama spora gerçekten de ihtiyacım olduğunu hissediyordum. Bu yüzden onaylarcasına başımı salladım. "Sanırım evet," adamı baştan aşağıya çaktırmadan süzdüm. Fit vücuduyla gerçekten de büyük duruyordu.

"O halde öğrencim olmak ister misiniz?" diye sorduğunda gülüşü büyüdü.

Şaşkınca yüzüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım. "Bu kadar çabuk antrenör bulacağımı düşünmüyordum." Gülmeye başladığımda o da bana eşlik etti.

"Adınız nedir?"

"Nur, peki ya sizin?"

"Emre," dedi ve uzun boyuyla bana yaklaşıp elini uzattı. "Memnun oldum Nur, artık tanıştığımıza göre aramızdaki bu resmi tavrı kaldırabilir miyiz?"

Elini sıkarken başımı salladım. "Elbette."

"O halde ısınmayla başlamaya ne dersin?"

"Olur," dediğimde eliyle koşu aletini gösterdi.

"Gel."

Peşinden gidip koşu bandına yaklaştım. Eliyle işaret ettiğinde bindim. Emre de tuşa basıp aleti çalıştırdı. Altımda dizlerimin üzerinde biten ve kalçalarımı öne çıkaran dar bir sporcu taytı vardı. Üstünde ise siyah crop atlet. Onun dışında ayaklarıma giydiğim yüksek taban beyaz sporlar beni rahatlatıyordu.