76. NUR & CENGİZ

7.8K 422 139
                                    

NUR ERDEM

Gözlerimi kapatıp günün yorgunluğunu üzerimden atmak adına sıcak suyun bedenimde gezinmesini bekledim. Düğüne kadar her şey iyiydi, yolundaydı ama düğün o kadar berbattı ki, yaşadığım korku bir yana dursun Efnan'ı o şekilde bitkin görmek bile canımı sıkmaya yetmişti.

"Nur!" Ablamın sesiydi bu. "Ben çıkıyorum odadan, haberin olsun!"

"Tamam abla!" diye bağırdım dışarıya doğru.

"Kapıyı kilitlemedim ona göre!" dediğinde sabır çektim. Atakan'a koşacağım diye duş alan kardeşini yalnız bırakıyordu! Her şeyi geçtim artık Kamil'den korkmaya başlamıştım. Tamam, çocuğun bana karşı hiçbir yanlış davranışı, sözü olmamıştı ama Tolga yüzünden Karadeniz erkeklerine fobim vardı artık.

Tabi, canım eniştem hariç.

Anlamsızca "Sus da duşunu al Nur!" dedim kendi kendime. Şampuan döktüğüm saçlarımı karıştırırken bir yandan da vücudumu keseledim. Bu hayatta duş almaktan daha keyif veren bir şey yoktu bence. Eh, bu sıralar farklıydı tabi. Sevgilimin dudaklarını öpmek en keyif verici şey olsa gerekti.

Sevgilim... Sevgilimdi sahi, olaylar yüzünden bunu pek konuşup hakkında keyiflenememiştim ama şimdi o kadar mutlu hissettiriyordu ki, havalara uçasım vardı. Hele ki o söylediği sözler, resmen içimde yeni yeni duygular filizlendiriyordu; benim daha önce hissetmediğim hoş duygular.

Durulandıktan sonra kurulanmaya başladım. O sırada odadan sesler geliyordu ama pek duyamıyordum. Sanırım ablam geri dönmüştü. Havlunun büyüğünü bedenime sardım sıkıca. Küçüğünü de saçlarıma dolayıp banyodan çıktığımda yatağımın üzerinde oturan Cengiz, şu an hayal miydi bilmiyorum ama sanırım sesli bir çığlık attım.

"Yavaş!" dedi, ama o da birden oturduğu yerden kalkmış dehşetle arkasını dönmüştü. "Duşta mıydın, ben de dışarıda sandım seslendim ses gelmeyince içeride bekleyeyim diye girdim!"

"Su sesini de mi duymadın ulan ayı!" diye kızdım sinirle. Gerçi, ben onun sesini duymadıysam, haliyle o da beni duymamıştır. Bu konağın duvarları gerçekten de epey iyiydi.

"Duymadım lan." dediğinde saçımdaki havluyu çıkartıp ona fırlattım.

"Lan ne ya! Askerlik arkadaşın mıyım ben senin!"

Gülüşünü duydum hafiften "Sen de her şeye alınıyorsun bugün." Keyifli sesi sinirimi bozduğunda sinirli bir nefes verdim. "Hadi, giyin de konuşalım. Konuşmamız lazım."

"Sen odada böyle kazık gibi dikilirken giyinecek değilim herhalde!" Boyu öyle uzundu ki, gerçekten de kazık gibi odanın ortasında duruyordu. "Çık dışarı da giyineyim!"

Cengiz'den cevap beklerken kapının çalmasıyla kapıya döndüm. "Nur," diyordu Asiye babaanne. Kocaman açılan gözlerimle Cengiz'e döndüm.

"Lan!" Cengiz bana döndüğünde korkuyla söylendim. "Atakan'la ablam el ele tutuştu diye yapmadığını bırakmamıştı! Allah! Şimdi bizi böyle, üstelik beni bu halde, görürse yandık!"

"Yandık ki ne yandık!" dedi sözlerime destek çıkarak.

"Nur?" demeye devam ediyordu babaanne. "İçerude misun kiz?"

"Bir saniye!" diye bağırdım kapıya doğru ardından Cengiz'in koca bedenine dönüp dudaklarımı dişledim korkuyla. "Uf ne kadar büyüksün! Dolaba gir diyeceğim de dolap kırılır anasını satayım!"

UFAKLIK | Daddy Issues ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin