4,9

3.8K 170 25
                                    

JOSH

Aklım artık karmakarışık. Ben kimseyi sevenen ya da sevmem. Ben hergün başka birisini altımda götürürüm. Zaten ben onu sevmiyorum ki. Bazen sadece canım sıkkın olduğunda onun ismini duymam bile iyi hissettiriyor. Sadece bir saniye... Kafedeyken onu uyandırırken aslında sadece tatlı olduğunu düşünmüştüm. Ama belki onunla yatarsam herşey değişirdi? bilmiyorum.


KATE -birkaç ay sonra doğum-


"Bana bir tane patlat! Ciddiyim. Bana ilaç vermeyeceklerse eğer bir beyzbol sopası al ve vur bana. Bu nefes al ve ver olayı tam bir saçmalı... aaahh!" Kate bir acı dalgası içinde dolanıyor ve bu onu parçalıyormuş gibi hissediyordu.


Yanı başında Matthew, "Hadi huh, huh, huh... yapabilirsin. Nefes alıp sonrada ver, bak böyle ha...huuuh. Kursta öğrendiklerimizi hatırla. Odaklanmaya çalış. Gözünde canlandır."


Kate yakasına yapışıp hızlıca kendine doğru çekti. "Tanrım yardım et,bir kez daha nefes almaktan bahsedersen seni yere sererim. İlaç istiyorum ben..."

Ve işte yine başlamıştı; içinde dolanan delici ve keskin sancı acı dolu çığlıklar attırıyordu ona.


"Hadi bebeğim, nefes al. İlaç için artık çok geç. Doktoru sen de duydun. Çok sürmeyecek." dedi artık korkmaya başlayan Matthew.


''Bana... Buz... Getir!'' son sözcüğünü çığlık çığlığa söyledi.iEğer şuan acı çekiyor olmasaydı Matt'in böyle kapıya doğru fırlayışını izlemek eğlenceli olabilirdi.


Kate gülümsemeye çalıştı fakat yeni bir kasaılma başlıyordu.


''Artık... bunu... yapmak...istemiyorum.''


''Fikrini mideğiştirdin? Zamanlaman harika.'' Miz yatağın yanına geçti.


''Çığlık at,''


''Sancı başladığında... nefes alıp... vermem gerekiyormuş.''


''Boşver. Çığlık at.''


Kate çığlık atmaya başladı; iyi gelmişti. Sancı yeniden başladığında bitkin bitkin güldü.


''Anladığım kadarıyla Lamaze* yöntemine karşısın.''


Kendimi doğal bir doğum yapacak biri olarak nitelendiremem.'' Ve ardından çok güçlü bir çığlık.


''Gerçekten iyi misin? Doktoru çağırayım mı?''


Kate bitkin halde başını salladı. ''Sadece bana bir şeyler anlat. Dikkatimi başka yere çek.''


''Geçen ay biriyle tanıştım.''


'' İsmi ne?''


''Her zaman ilk bunu soruyorsun. Elliott. Aslında pek tanışma denemezdi. Çünkü o beni kurtardı denebilir.''


Yeni bir sancı dalgası başladı. Kate yatakta kıvranarak yeniden çığlık attı. Sanki uzaklardan Mia'nın sesini duyuyor ve alnını okşadığını hissediyordu ama sancı o kadar şiddetliydi ki zorla nefes almaktan başka hiçbir şey yapamıyordu. ''Lanet olsun.''dedi biraz sancısı geçtiğinde. '' Bir dahahki sefere Matt yanıma yaklaştığında ona bir tane patlatacağım.''


''Hey gelecek şimdi.'' Kate yeni bir sancı nöbetinin ortasındayken kapı açıldı. Önce hemşire, arkasında Matthew girdi. Mia geride durup yaklaşmaları için yol açtı. Hemşire bir ara Kate'in rahim ağzını kontrol etti ve doktoru çağırdı. Doktor aceleyle içeri girerek eldiven giydi. Kate'in bacakları doğum sandalyesine beğlandı; vakit gelmişti.


''Ikının,'' dedi doktor, tümüyle makul, acıdan uzak bir ses tonuyla; bunu duyunca Kate'in içinden adamın gözlerini oymak geldi.


Sancıları başladığı gibi çabucak sona erene kadar çığlık attı, ıkındı, ağladı.


''Harika küçük bir oğlan'' dedi doktor. ''Göbek bağını kesmek ister misiniz, babası?'' Matthew bunu duyunca biraz üzüldü. Kate'in ve tanımadığı birinin çocuğuna babalık ederdi ama kendi çocuğu olmasını istiyordu doğan çocuğun. Buruk bir gülümsemeyle geldi ve kesti.


Kate kalkmaya çalıştı ama çok bitkindi. Kısa bir süre sonra Matt yanı başına gelmiş, ona mavi bir kundağa sarılmış bebeği uzatıyordu. Yeni doğan oğlanını kollarına aldı. Bembeyaz bir teni, küçücük dudakları vardı; ağzı Kate'in bugüne dek gördüğü en kusursuz ağızdı. İçinde dolup taşan sevgi anlatılamayacak kadar büyüktü. '' Merhaba Asher,'' diye fısıldadı oğlunun üzüm tanesi büyüklüğündeki elini tutarak.'' Evine hoşgeldin, bebeğim.''


Matt ve Mia'ya batı, ağlıyorlardı. Eğilerek bir kelebek kadar yumuşak bir dokunuşla oğlunu öptü ve fısılda ''Seni seviyorum, Katie.''


Hayatı boyunca dünyadaki hiçbir şey bu kadar mükemmel olmamıştı. Kate, ne olursa olsun, hayat ona ne süprizler hazırlarsa hazırlasın bu güzel anı daima kendi cenneti olarak hatırlayacaktı.


~~~~~~~~


Üzgünüm çok geç geldi ve baya atladım ama aklıma yazacak hiçbir şey gelmiyor cidden ve ıhm cidden bunu yaqpmak biraz yorucu. O yüzden biraz daha yazacağım ve üniversite mezuniyetine geçeceği bir iki bölüm sonra. Ve İkinci bir kitap ister misiniz? Sizi seviyorum...

LİSELİ EZİK -DÜZENLENİYOR-Where stories live. Discover now