2,8

6.1K 267 16
                                    

" Seni herşeyden çok seviyorum. Bizi özlemiştim." Diye fısıldadı.

–28–

Hiç ummadığın bir anda aşık olursun. Bazen nefretle, bazense sevgiyle başlar hayatının en uzun yolculuğu. Elbet bir gün gelecek ve ayrılmak zorunda kalacağım ama o gün gelene kadar anı yaşamalıyım.  Bu aşk hikayesinin sonu mutsuz bir şekilde biteceğini bile bile gülümseyeceğim çünkü herkes böyle yapıyor. Bende herkes gibi olup  yaşayacağım. Bu yolculuğun bittiği gün acaba ben nerede ne yapıyor olacağım? Aklımda bu soru varken kendimi uykunun kollarına bıraktım.

~¥~¥~¥~¥~¥~¥~¥~

Ne zamandır aksattığım (?) okulum için sabah erkenden kalktım ve akşam hazırladığım giysilerimi giydim. Saçımı ve görülemeyecek kadar az olan makyajımı yaptım ve odamdan çıkıp Mia'nın odasına girdim. Nasıl da tatlı uyuyordu. Evet doğru tahmin kötü tarafım uzun zamandan sonra uyandı. Hemen mutfağa gidip bir –büyük– bardak ağzına kadar dolu unu aldım ve geri odasına döndüm. Hala mışıl mışıl uyuyordu. Yatağının yanına gittim ve elimde ki bardağı suratına boşalttım. Sonrada

" Miaaaaaaaa kendine ne yaptın böyle" diye bağırdım. Yataktan fırlayıp aynanın karşısına geçti ve oda bağırmaya başladı.

" Kateeeeeee

bana n'oldu?" Diyerek ağlıyordu.

Dayanamadım ve gidip sarıldım

" Merak etme. Sadece eşek şakası" diye fısıldadım. Geri çekilip

" Seni aptal. Neden yaptın bunu?"  Bilmem anlamında dudağımı büzdüm.

" Neyse git banyo yap ben kahvaltı hazırlayacağım sonrada okula gidiyoruz. Acele et" dedim ve mutfağa gittim. Krep için hamur hazırladım ve birazını tavaya döküp krepi yapmaya başladım. Krepleri masaya koydum ve dolaptan kahvaltılıkları çıkarıp masaya koydum. O sırada Mia aşağı indi hemen kahvaltımızı etmeye başladık. 10 dakika sonra masayı topladık ve çantamızla beraber evden çıktık. Arabama bindik ve emniyet kemerini takıp Matt'e mesaj yolladım.
Kime: Kalbimin diğer yarısı – Biliyorum biliyorum çok saçma –
" Canım biz evden çıktık okula gidiyoruz. Geliyosun değil mi?"

Kimden: Kalbimin diğer yarısı
" Benim kısa bir işim var bir ders gecikebilirim. Merak etme. Seni seviyorum :)"
Kime: Kalbimin diğer yarısı
" Tamam. Bende seni seviyorum :)"

merak ettim acaba ne işi. Neyse okulda öğrenirim diye düşünerek gaza bastım.

Okula geldiğimde uzun zaman geçmesine göre  hala okulun yarısı bana bakıyordu ama ben aldırış etmiyordum. Mia'yla sınıfımıza gittik ve arka sıralardan birine oturduk. Ders zili çaldığında öğretmen içeri girer girmez ders anlatmaya başladı. Ama ben dinlemiş gibi yapıyor ama dinlemiyordum. Çünkü bir anda nasıl hayatımın değiştiğini düşünüyodum. Sahi bu kadar kısa sürede yanımda Mia olmasaydı değişemezdim. Ona kısa sürede teşekkür etmeyi aklımın bir köşesine not ettim. Tam o sırada dudağımda sulu bir şey hissettim. Düşüncelerimden gerçek dünyaya döndüğümde ders bitmiş ve Matthew dudağıma sulu bir öpücük bırakmıştı.

" Selam canım"

" Selam Sevgilim" dedi. Onun ağzından sevgilim kelimesini duymak harikaydı.  Bugün mesajlaşırken yazdıkları aklıma gelince birden durdum ve

" Bugün ne işin vardı" pat diye soruyu . Suratındaki gülümseme bir anlığına soldu ve dondu kaldı.

––
Millet selam. Ters oldu ama neyse.   :) Uzundu sanırım bölüm ya bilmiyorum. Telefondan yazdım neyse. Yanlış var özür dilerim. Sınır ı geçememişiz kıymetini bilin kıyamadım.
Bölüm sınırı: 200 okunma
Sizi seviyorum
Ha bu arada adımı " herneyse_" olarak değiştirdim. Maksat karışıklık olmasın :)

LİSELİ EZİK -DÜZENLENİYOR-Where stories live. Discover now