34.bölüm

43 9 134
                                    

Yazardan: Güneşin ilk  ışıklarının İstanbula vurması ile Yekta'nın İstanbula sevki gerçekleşmişdi .Uçak  gece Anakara havaalanına  iniş yaptıktan  sonra karşılaşdığı manzara onun bütün pilanlarını suya düşürmüşdü .

Engin sabah erkenden Rıza beyden gelen bir  telefon üzerine  uyanmış hemen  üzerini giyinip , Oya'ya bile haber vermeden çabucak evden  çıkmışdı . Telefonda Rıza beye neler olduğunu sorduğunda sorusu cevabsız kalmışdı genç adamın .

Emniyet de...

Rıza: Gel.

Engin: Amirim .

Rıza: A hoşgeldin Engin geç  içeri .

Engin: Amirim ne oluyor sabahın o saatinde aradınız , sorularıma da  cevap vermediniz. Bir şey oldu zanettim bende ama ortalık baya sakin gözüküyor .

Rıza : Engin bir az sakin nefes al ya , otur şöyle bir .

Engin: Kusura  bakmayın .

Rıza: Kusuru falan yok , ayrıca biraz rahat ol  .

Engin: Peki , o zaman  anlatın  ne  olduğunu da  rahatlıyım .

Rıza: Olan şu ki Yekta yakalandı .

Engin: Ne ?! demişdi büyük şaşkınlık içerisinde ve devam etmişdi . Ben doğru duydum di mi  ! Yekta yakalandı dediniz .

Rıza: Evet  doğru duydun .

Engin: Bu nasıl oldu ya . Ne ara oldu bu ? Daha dün ben  burada olduğumda tam belli olmayan bir bilgi üzerine konuşuyorduk .

Rıza: Açıkçası benim içinde süpriz oldu bu . Her şey çok ani gelişdi , en sonda Arif amirim beni aradı ve  Yekta'nın tutuklandığını söyledi . Bende size  süpriz olsun dedim .

Engin: Peki  Yekta şuan nerede ?

Rıza: Ankaradan kalkan bir uçakla buraya  doğru doğru geliyor . Bir bir-buçuk  saate uçak İstanbula iniş yapar . Ekip gönderdik bizde havaalanına .

Engin: Bu hikaye oldukça  karışık görünüyor , rica etsem en baştan anlatıp beni aydınlatır mısınız ?

Rıza: Aynen öyle anlatmam  uzun sürecek benimde ...Diyerek her şeyi baştan sona Engine anlatmaya başlamışdı .

Saat 8e geldiğinde Yavuz her zaman ki gibi herkesden  önce uyanmış ve banyodaki işlerini hall ederek güne  başlamışdı . Banyodaki işlerini  bitirdikten sonra  odasına geçip pijamalarını çıkarmış ve  üzerini giyinmeye  başlmışdı . Bu gün tercihini jean bir pantolon ve  bej rengi keten bir gömlekten yana yapmış saçlarını eliyle şekillendirdikten ve  parfüm sıktıktan sonra hemen aşağı inmişdi . İlk gün misafirlerine harika bir kahvaltı masası yapmak olduça güzel bir fikirdi .

Yavuz mutfakda hazırlarken Enginden gelecek güzel haberden tamamen  habersizdi .

Bir yanda kaysı kıvamına gelecek şekilde yumurta haşlanırken bir yanda enfes  sucuklu yumurta bişiyordu . Bu sucuklu yumurtalar Kemal beyin en çok sevdiği kıvamda bişmişdi . Kahvaltılıklar  birer birer  masadaki yerini alırken en sona çayı demlemek kalmışdı . Yavuz  her zaman bu işi sona bırakırdı sıcak -sıcak tazecik demlenmiş çayla kahvaltı yapmak bu hayatta en çok sevdiği şey ola bilirdi . Kahvaltı masası bitmek üzereyken Kemal bey beliri vermişdi merdivenlerde.

Kemal: Günaydın oğlum .

Yavuz: Günaydın baba .

Kemal: Imm yine harika bir masa olmuş .

Yavuz: Teşekkür ederim . İlk günden  misafirlerimizi aç bırkamayalım dedim.

Kemal: Çok iyi etmişsin .

Kurtarıcım ( Hantol ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin