Yazardan: Güneşin ilk ışıklarının İstanbula vurması ile Yekta'nın İstanbula sevki gerçekleşmişdi .Uçak gece Anakara havaalanına iniş yaptıktan sonra karşılaşdığı manzara onun bütün pilanlarını suya düşürmüşdü .
Engin sabah erkenden Rıza beyden gelen bir telefon üzerine uyanmış hemen üzerini giyinip , Oya'ya bile haber vermeden çabucak evden çıkmışdı . Telefonda Rıza beye neler olduğunu sorduğunda sorusu cevabsız kalmışdı genç adamın .
Emniyet de...
Rıza: Gel.
Engin: Amirim .
Rıza: A hoşgeldin Engin geç içeri .
Engin: Amirim ne oluyor sabahın o saatinde aradınız , sorularıma da cevap vermediniz. Bir şey oldu zanettim bende ama ortalık baya sakin gözüküyor .
Rıza : Engin bir az sakin nefes al ya , otur şöyle bir .
Engin: Kusura bakmayın .
Rıza: Kusuru falan yok , ayrıca biraz rahat ol .
Engin: Peki , o zaman anlatın ne olduğunu da rahatlıyım .
Rıza: Olan şu ki Yekta yakalandı .
Engin: Ne ?! demişdi büyük şaşkınlık içerisinde ve devam etmişdi . Ben doğru duydum di mi ! Yekta yakalandı dediniz .
Rıza: Evet doğru duydun .
Engin: Bu nasıl oldu ya . Ne ara oldu bu ? Daha dün ben burada olduğumda tam belli olmayan bir bilgi üzerine konuşuyorduk .
Rıza: Açıkçası benim içinde süpriz oldu bu . Her şey çok ani gelişdi , en sonda Arif amirim beni aradı ve Yekta'nın tutuklandığını söyledi . Bende size süpriz olsun dedim .
Engin: Peki Yekta şuan nerede ?
Rıza: Ankaradan kalkan bir uçakla buraya doğru doğru geliyor . Bir bir-buçuk saate uçak İstanbula iniş yapar . Ekip gönderdik bizde havaalanına .
Engin: Bu hikaye oldukça karışık görünüyor , rica etsem en baştan anlatıp beni aydınlatır mısınız ?
Rıza: Aynen öyle anlatmam uzun sürecek benimde ...Diyerek her şeyi baştan sona Engine anlatmaya başlamışdı .
Saat 8e geldiğinde Yavuz her zaman ki gibi herkesden önce uyanmış ve banyodaki işlerini hall ederek güne başlamışdı . Banyodaki işlerini bitirdikten sonra odasına geçip pijamalarını çıkarmış ve üzerini giyinmeye başlmışdı . Bu gün tercihini jean bir pantolon ve bej rengi keten bir gömlekten yana yapmış saçlarını eliyle şekillendirdikten ve parfüm sıktıktan sonra hemen aşağı inmişdi . İlk gün misafirlerine harika bir kahvaltı masası yapmak olduça güzel bir fikirdi .
Yavuz mutfakda hazırlarken Enginden gelecek güzel haberden tamamen habersizdi .
Bir yanda kaysı kıvamına gelecek şekilde yumurta haşlanırken bir yanda enfes sucuklu yumurta bişiyordu . Bu sucuklu yumurtalar Kemal beyin en çok sevdiği kıvamda bişmişdi . Kahvaltılıklar birer birer masadaki yerini alırken en sona çayı demlemek kalmışdı . Yavuz her zaman bu işi sona bırakırdı sıcak -sıcak tazecik demlenmiş çayla kahvaltı yapmak bu hayatta en çok sevdiği şey ola bilirdi . Kahvaltı masası bitmek üzereyken Kemal bey beliri vermişdi merdivenlerde.
Kemal: Günaydın oğlum .
Yavuz: Günaydın baba .
Kemal: Imm yine harika bir masa olmuş .
Yavuz: Teşekkür ederim . İlk günden misafirlerimizi aç bırkamayalım dedim.
Kemal: Çok iyi etmişsin .
![](https://img.wattpad.com/cover/273170198-288-k549707.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtarıcım ( Hantol )
FanfictionKocasından şiddet gören bir kadın , 4.5 yıl önce hayatı mahv olmuş bir adam . Ya bu iki kişi tüm bu olumsuzluklar içerisinde bir araya gelirse . O zaman neler yaşanır ?! İşte bunun cevabı bu hikaye de saklı !!! .