Yazar'dan: Ertesi gün Azize bebeği ile birlikde hastaneden taburcu olunmazdan önceki akşam tüm sevdikleri onun yanında idi . Ufuk bey haber alır almaz ilk uçakla Londradan İstanbula doğru yola çıkmışdı . Akşam saat 6da artık İstanbulda olan Ufuk bey hiç vakit kaybetmeden hastanenin yolunu tutmuşdu. Aynı saatlerde Oya ve Engin de Azize'yi ziyaret için hastanede idiler.
Hastanedeki küçük tebrikleşmenin ardından bu gün Yavuz ve Kemâl beyin kısa bir sürede organize ettiği küçük davet bu güzel grubu tekrar bir araya getirecekdi . Öğlen olduğunda Azize'nin çıkış işlemleri artık yapılmaya başlamışdı. Bu işlerle Yavuz uğraşırken Ezgi Azizenin giyinmesine ve süslenmesine yardım etmiş ardından anne-oğlun ilk fotoğrafını çekerek bu güzel anı ölümsüzleştirmişdi .
Hastaneden çıkıp eve doğru yola çıktıklarında Azize her şeyden habersizdi . Bu gün onun yanında sadece Ezgi ve Yavuzun olması onu biraz şüphelendirmişdi ama Ezginin yaptığı açıklamadan sonra gerçektende evde sadece Yavuzların ve Ezgiyle Pınar hanımın olduğu sade bir kutlama yemeği yapılacağını düşünmüşdü. Fakat gerçek çok daha farklıydı .
Son bahar olmasına rağmen hava'nın güzel olması Kemâl bey ve Yavuza organizasyonu bahçede yapma imkanı sunmuşdu. Bu da güzel bir süsleme yapmak için oldukça güzel bir imkan sunuyordu . Böylelikle ilk olarak bahçe de büyük bir masa kurulmuşdu . Masa'nın etrafındaki sandalyeler ise tüllerle süslenmiş bu güne özel tabak ve çatal bıçak seti kiralanmışdı . Bahçenin baş koşesinde balonlar ve pankartlardan güzel bir kutlama köşe oluşturulmuşdu . Aynı yerde hediyeleri ve pastayı koya bilmek için bir masa yerleştirilmişdi . Bunların dışında bahçe de ve evin salonun da sade süslemelerde yapılmışdı.
Tüm bunların Azize'yi ne kadar çok utandıracağını herkes bilsede onun çok daha mutlu olacağından da eminlerdi. Bu güzel kutlama için bir özel davetli de vardı o davetli Tolga idi . Tolga sabah Azize taburcu olunmazdan yaklaşık 1 saat önce Yavuzun evine varmışdı. Aradan geçen 2 ayda Pınar hanımla tanışmış olan genç adam sevdiği kadının en yakın arkadaşı ile bizzat tanışmak istemişdi . Bu tanışma ise Azize'nin en güzel gününe denk gelmişdi ki bu Tolgayı fazlasıyla mutlu etmişdi.
Hastaneden çıktıkdan yaklaşık 35-40 dakika sonra eve varmışlardı. Onların geldiğini gören İnci büyükleri uyarmış ardından herkes Azize için planladıkları süpriz karşılama için yerlerini almışdı . Kapı'nın açılması ile konfetinin partlaması alkış ve tebrik seslerinin yükselmesi bir olmuşdu . Önce küçük çaplı şok geçiren yeni annemiz kendini toparladığında mutluluktan neredeyse ağlayacak hale gelmişdi . Herkesle görüşüp tebriklerini kabul ettikten sonra hepbirlikde bahçeye geçmişlerdi.
Bahçe'deki dekerasyonun güzelliği Azize'ye ikinci bir süpriz olurken Yavuzun sanki küçük bir yemek masası ayarlamışlar gibi "Küçük bey aniden gelince anca bu kadarını yapa bildik" demesi Azize'yi daha fazla mahcup etmiş ve utandırmışdı . Bir an için"Daha fazla ne yapa bilirdi ki ?"diye düşünmüşdü genç kadın.
Bu tatlı süprizin yaratmış olduğu heyecanı attıktan sonra Azize yeni doğmuş olan oğlunu bebek için bir kaç gün önce tamamladıkları odaya götürmüş ve yatırmışdı . Daha sonra onun masadaki yerini almasıyla bu güzel kutlama daveti başlamışdı . İlk önce güzel bir yemek yenmiş ardında Azize tekrar herkese teşekkürünü bildirmiş ve pastasını kesmişdi . Pasta isteğe göre çay ve kahve ile servis edildikten sonra Azize onun için olan hediyeleri kabul etmişdi . Bu an onu en çok utandıran ve mahcup eden an olmuşdu . Ne kadar teşekkür etse az ,ne dese kifayetsiz kalacağını bilen Azize herkese en içten şekilde minnettarlığını bildirmişdi . Azize lafını bitirir bitirmez Yavuz herkesin aklındaki o soruyu sormuşdu.
YOU ARE READING
Kurtarıcım ( Hantol )
FanfictionKocasından şiddet gören bir kadın , 4.5 yıl önce hayatı mahv olmuş bir adam . Ya bu iki kişi tüm bu olumsuzluklar içerisinde bir araya gelirse . O zaman neler yaşanır ?! İşte bunun cevabı bu hikaye de saklı !!! .