BOLUM 20

21.5K 878 5
                                    

Hayır hayır bu olamazdı değil mi? Genç kadın korkudan ne yapacağını şaşırdı.Bu adam onun canını alacaktı bu sefer.Gözleri doldu genç kadının herkes neredeydi? Kocası neredeydi? Yine savunmasızdı. Ama hayır bu sefer boyun eğmeyecekti ona. Bebekleri için herşeyi yapardı. Bu adam ona zarar vermeye kalkarsa kendisini sonuna kadar savunurdu.Evet bu güne kadar hep acı çekmiş,ezilmiş,şiddete maruz kalmıştı ama artık savaşması için çok önemli sebepleri vardı: kocası ve çocukları. Onlar için canını dahi verirdi genç kadın. Bu düşüncelerle omuzlarını dikleştirdi. O artık eski Avjin değildi. O artık bir anneydi,o bu aşiretin gelin ağasıydı,Miran ağanın karısıydı. Güçsüz olamazdı o olmamalıydı. Bu düşünceyle adamı es geçip mutfağa doğru yürüdü. Kendinden emin adımlarla girdi mutfağa. Devran giden kadının arkasından baktı. Kuzeni herşeyde olduğu gibi eş konusunda da şanslıydı. Bu kadın çok güzeldi heleki hamilelik çok çok daha güzel yapmıştı kadını. Vücut hatları daha bir belirginleşmişti. Devran bu düşüncelerle mutfağa doğru ilerledi biraz uğraşmaktan kimseye zarar gelmezdi. O kadının gözlerindeki saf korku adamın çok hoşuna gidiyordu. Mutfağa girdiğinde genç kadının sebze doğradığını gördü. Yanına iyice yaklaştı.

➡Nasılsın gelin ağam

Genç kadın duyduğu sesle yerinden sıçradı bu adam ne zaman gelmişti. O kendisine yaklaşırken nasıl fark edememişti onu. Kendisine lanetler yağdırdı. Ama artık korkmak yoktu. O minik burnunu havaya dikip baktı adama. Ben senden korkmuyorum dercesine gözlerinin içine baktı.

➡Ne var Devran ne istiyorsun?

➡Ooooo gelin ağamız bu cesaret ne zaman geldi. Bir iki hafta önce korkudan tir tir titriyordun karşımda. Yalvarıyordun bana. İzlerimde hala geçmemiş.

Deyip yüzüne baktı piç bir gülümsemeyle. Avjin yüzünde aşağılayıcı bir gülüşle süzdü adamı.

➡Senin ne kadar aciz ve korkak bir adam olduğunu anladığımdan beri korkmuyorum artık. Çünkü sen korkulamayacak kadar zavallı birisin.

Devran duyduklarıyla burnundan solumaya başladı. Bu kadın cesaret hapı falan mı almıştı. Bu özgüven nereden geliyordu. Bir adım daha yaklaştı kadına sinirle solurken konuştu:

➡Demek korkulamayacak kadar zavallı bir adamım ben öyle mi şimdi ben sana göstereceğim ne kadar zavallı olduğumu

deyip genç kadının üzerine yürümeye başladı.Avjin seslice yutkundu. Korkmalı mıydı bilmiyordu. Ama kendisine verdigi sözler geldi aklına. Korkmayacaktı artık. Üzerine gelen adama baktı ve kesin bir sesle konuştu

➡Yaklaşma Devran bu sefer zarar gören sen olursun

Güldü adam

➡Ne yapacaksın çok merak ediyorum, sırf merakımı gidermek için geleceğim. Bakalım neler olacak

deyip hızla vardı kadının yanına ve saçlarına yapıştı. Avjin ise acıyla inledi. Kendisini nasıl koruyacağını bilmiyordu ki ne yapacaktı şimdi. Tüm gücüyle itti adamı.

➡Bir daha bana dokunursan seni gebertirim. Anladın mı beni?

Devran hırsla vardı kadının yanına ama ona ulaşamadan yüzündeki keskin acıyla bir bağırtı kopardı. Bu kadın ne yapmıştı. Yüzünden çektiği eline baktı kan olmuştu. Avjin'e baktı elinde bıçakla titriyordu.

Genç kadın yaptığı şeyin sonradan farkına varmıştı. Nasıl yaptığına anlam veremedi. Devran artık bu kadını öldürecekti.

➡Lan sen ne yaptığını sanıyorsun kahpe!

Deyip yüzüne bir tokat yapıştırdı. Avjin tokatın etkisiyle yere düşerken gözünden de yaşlar akmaya başlamıştı. O sırada dışarıda büyük bir bağırtı koptu. Miran gelmişti. Kocası gelmişti işte. Avjin mutfak kapısından giren kocasına baktı. Miran bir yerde yatan karısına birde ayakta dikilmiş yüzünü tutan,üstü başı kan olmuş Devran'a baktı. Ne olmuştu burada böyle. Genç adam koşarak karısının yanına gelip yerden kaldırdı. Sonra inceledi genç kadını bir yerinde birşey olmadığına kanaat getirince Devran'a döndü. Adamın yüzünde büyük bir kesik vardı.

➡ Ne oluyor lan burada,senin ne işin var Avjin'in yanında?

➡Sadece konuşacaktım ama karın tam bir vahşi çıktı.

Avjin adamın söylediklerine inanamadı.

➡Miran yalan söylüyor. Bana saldırdı yine bende yüzünü çizdim kendimi savunurken ama istemeden oldu gerçekten.

Miran bir karısına bir de Devran' a baktı. Sonra resmen kükredi.

➡ İDRİİSS!

➡Buyur ağam.

➡Lan ben size demedim mi bu adamı eve götürüp terasa çıkarın diye ne diye yalnız bıraktınız lan

➡ Ağam Haydar ağa gelince onunla ilgilenirken bir anda kayboldu ortalıktan.

➡Defolun lan size iş verende suç. Yürü lan sende. Artık vakti geldi senin hesabını görmenin.

Deyip Devran'ı çekiştirerek yukarıya çıkarmaya başladı bir taraftan da çalışanları arıyordu gözleri. Sonunda birini bulunca hemen sıraladı cümlelerini.

➡Fatma abla Avjin mutfakta onu odaya götür. Kahvaltısını da oraya götür odada yapsın ve sakın onu dışarı çıkarma tamam mı.

➡Peki ağam hemen gidiyorum şimdi.

Miran aklı karısında kalmış bir şekilde çıktı merdivenleri ağalar toplanmış onları bekliyordu. Karısına doğru dürüst bakamadan çıkmak zorunda kalmıştı mutfaktan.

Terasa çıkan iki adam ağaların önünde dikildi. O an herkes merakla bekliyordu verilecek olan kararı. Bu toplantı birçok şeyi değiştirecekti hayatlarında. Verilecek karar bir evde sorunları çözecekken başka bir evde tüm sorunların başlangıcı olacaktı, ve Miran ağa farkında olmadan kendisine yeni düşmanlar ediniyordu.

Mardin AşkıWhere stories live. Discover now