BOLUM 21

23.1K 890 27
                                    

Miran evden çıkar çıkmaz adamlarını arayıp Devran'ın ne durumda olduğunu sordu. Genç adam amcaoğluna zarar vermemek için hiç gitmemişti o depoya. Her ne kadar Devran onu düşünmese de Miran geçmiş yılların hatırına sonuna kadar sabredecekti. Hem Devran'a vereceği ceza onun için dünyanın sonu demekti. Canını bu şekilde yakmayı daha uygun buldu genç adam. Miran adamlarına emirlerini sıralayıp kapattı telefonu. Şimdi sıra ağalara haber salmaya gelmişti. Hemen üç tane adamını diğer ağalara haber etmesi için gönderdi. Yaklaşık 2 saat sonra konaklarında toplanılacaktı. Genç adam sıkıntılı bir nefes verdi.Hayatı neden hiç düzene girmiyordu. Miran'ın istediği karısı ve çocuklarıyla mutlu, huzurlu bir hayat geçirmekti. İşlerle uğraşması gerekirken nelerle uğraşıyordu. Şirkete gidip kontrol etti toplantı saatlerini be tarihlerini de kontrol ettikten sonra son ihalenin dosyasına bir göz gezdirdi. Çok karlı bir işti ama çok güçlü rakipler vardı. Ne olursa olsun bu ihaleyi alacaktı. Miran kafasına birşey taktı mı yapardı. Saate baktı genç adam geç kaldığını fark edip hemen çıktı. Arabasına atlayıp konağa doğru sürdü. Konağa varınca diğerlerinin gekdigini2 görünce hemen içeriye girdi. Etrafta adamları dikiliyordu.

➡ Herkes geldi mi?

➡Geldi ağam terastalar

➡Devran nerede peki? Yukari da mı?

Adam birşey söylemeden bakıp kaldı. En son Ahmet ağa gelince onlar adamı bırakıp Ahmet ağayla ilgilenmek için onun yanına gitmişlerdi. Sonrada peş peşe gelen ağalar yüzünden unutup gitmişlerdi.

➡Sana Devran nerde diye sordum ne diye susuyorsun be adam.

➡A...ağam biz gelen ağalarla ilgilenirken göremedik nereye gittiğini.

➡Ne demek lan göremedik,kaç kişisiniz lan biriniz ilgilenemediniz mi?

Miran sinirle soludu neredeydi bu lanet adam. Sıkıntıyla ellerini saçlarından geçirdi. Mutfaktan gelen hıçkırık sesini duyunca bildiği tüm küfürleri sıralayarak koştu oraya doğru.  İçeriye girdiğinde karısı yerde Devran'da başında dikiliyordu. Hemen gidip karısını yerden kaldırdı. Döndüğünde Devran'ın yüzündeki yarayı gördü. 'Bunu Avjin mi yaptı?' diye düşündü adam içten içe de gülüyordu. Karısı hayatı boyunca yüzünde taşıyacağı bir iz bırakmıştı adamın yüzünde.Devran'ın ve Avjin anlattıkları iyice sinirlendirmişti adamı. Bu kendini bilmez herif bir de yalan söylüyordu. Karısına iftira atıyordu. Devran'ı sürükleyerek çıkardı dışarıya ve merdivenlere yöneldi. Evde çalışanlardan birini bulup Avjin ile ilgilenmesini söyleyip emirlerini sıraladıktan sonra terasa çıkıp Devran'la birlikte ağaların karşısına dikildi.Devran'ın  yüzünü gören adamlar neler olduğunu öğrenmek için sorguya başladılar. Miran herşeyi anlatıp Devran'a gerken cezanın verilmesini istedi. Ağalar birde Devran'dan dinlediler ama adamın hiçbir açıklaması mantıklı değildi. Mehdi ağa Miran dönüp konuştu.

➡Miran sen düşünüyorsun peki nasıl bir ceza almalı sence

Diye sorunca Miran beklediği ve cevabını hazırladığı soruyu duyduğunda derin bir nefes aldı.

➡Hepimiz anladık ki Devran'ın bu yaptıklarının tek sebebi beni yıldırıp ağalığı almak. Bu yüzden ben onun bu hakkının elinden alınmasını istiyorum ve Mardin'den uzaklaştırılmasını istiyorum.

➡Nasıl yani ağalık hakkını nasıl elinden alacağız.

➡Şöyle ki onu artık ağa olma imkanı olmayacak. Bana birşey olsa da yerime asla Devran geçemeyecek. Istanbul'a gidip sirkettin başında duracak ailesini ziyeret etmesi dışında onu Mardin'de görmek istemiyorum.

Miran isteklerini sıralarken Devran kocaman olmuş gözlerle ona bakıyordu. Bunu yapmaya hakkı yoktu. Bu düşünceyle babasına döndü. Babası onu savunmalıydı. Tartışmalar son bulduğunda Mehdi ağa ayağa kalkıp kararı açıkladı.

➡Evet ağalar anladık ki Devran Miran ağanın da dediği gibi ağalığı almak için yapmıştır bunları. Bu yüzden Miran ağanın verdiği karar Devran'ın amacını yok edecektir. Devran AZİZOĞLU ağalığı asla alamayacak ve İstanbul da yaşamaya devam edecek.

Devran duyduklarıyla son bir umut babasına baktı ama adam ona hiç bakmıyordu bile. Dayanamayan Devran bağırmaya başladı.

➡Bunu yapamazsınız hakkınız yok böyle birşeye. Baba sende birşey söyleyene.

➡Sen bana söyleyecek birşey bırakmadın Devran yaptıklarının sonucuna katlanmalısın.

➡Sen böyleydin zaten korkak bir adamdın. Abisinin gölgesinde yaşayan korkak,pısırık bir adam.

➡ Yeter haddini bil Devran benim yaptığım korkaklık değildir. Saygıdır,sevgidir. Sen kendi hırslarının kurbanı oldun cezanı da çekeceksin.

Devran dönüp Miran'a baktı. Sinirle soludu.

➡Yemin olsun bunu yanına bırakmam Miran ağa sana bunun hesabını sorarım. Bu iş burada bitmedi.

➡Yeter kes sesini seni uyardım,defalarca uyardım ama sen beni dinlemedin. Götürün şu adamı gözümün önünden.

Adamlar Devran'ı götürürken bütün ağalar aynı şeyi düşünüyordu. Herkes biliyordu Devran'ın rahat durmayacağını.Artık hep hazırlıklı olmaları gerekiyordu. Zira Devran intikam naraları ata ata çıkarılmıştı konaktan.

Miran az da olsa rahatlamıştı ama iyi mi etmişti kötü mü bilmiyordu. Derin bir nefes alıp 'zamanla göreceğiz verilen kararın ne kadar doğru olduğunu'diye gecirdi içinden...

Zamanla herkes görecek,yaşayacaktı kaderlerinde yazılanı. Tek dilekleri kaderlerinin iyi olmasıydı.

Mardin AşkıWhere stories live. Discover now