FREYA

25

İnsta: Freyaderlerr takibe alin askimlar
***

"Sakin ol Dide. Anlayışla karşılayacak." Zile basıp beklemeye başladım. Seren teyze kapıyı açtığında gülümseyerek ilk ona sarıldım. "Hoş geldin canım."

"Hoş buldum Seren teyzecim." Birbirimizden ayrıldığımızda kaşlarını çattı. "Hiç gelmiyorsun kalmaya falan. Valla yan tarafta yaşamıyorsun tamam da arada çık gel. Dedikodu birikiyor."

Gülerek kafamı salladım. "Söz bir dahakine kalmaya geleceğim. Adapte oluyorum işte yavaştan eve." İçeri girip kapıyı kapattık. Çınar yukarıdaydı muhtemelen.

"Alkanla da olanları öğrendim." Dedi imalı sesiyle. Göz kırptığında gözlerimi kaçırdım gülümseyerek. "Kız bir de utanıyor. Yerim seni." Yanaklarımı sıktığında geri adım atarak kendimi kurtardım.

"Acıtıyorsun artık be Seren teyzem." Muhtemelen kızaran yanaklarıma bakıp güldü. "Çınar ne yapıyor bu arada?"

"Sana yemin ederim arada oğlum olduğunu unutuyorum. Odadan çıktığı yok. Acıkınca çıkıyor sadece. Hayır ders falan çalışsa tamam. Sabahtan akşama kadar oyun oynuyor." Diye şikayetlerini sıralamaya başladı. Kadının yüzünden bezdiği anlaşılıyordu.

"Ben bir bakayım ona. Konuşacaklarım vardı zaten." Seren teyze hayırdır anlamında göz kırptığında omuz silktim. "Öyle okulla ilgili. Kaçtım ben." Diyerek merdivenlere yöneldim soru sormasın diye.

Her zaman yaptığımın aksine kapıyı çalıp biraz bekledikten sonra girdim. Çınarla göz göze geldiğimizde bana şok olmuş bir ifade ile bakıyordu.

"Sana yemin ederim bu kapı yapıldığından beri ilk defa çalınıyor. Üç harfliler geldi sandım." Ciddi ciddi şok olmuştu. Yüzündeki ifadeye kahkaha atarak girip kapıyı kapattım. Sonrasında gülüşümü durdurmuştum.

"Ne gülüyorsun kızım? Sizin eseriniz bu şaşkınlık." Huysuzca konuştuğunda saçlarını karıştırdım. Sabır dileyip elimi hafifçe ittirdi. "Dokunma ya."

"Seninle konuşmaya geldim." Dedim yatağına oturarak. Bilgisayardan ayrılarak sandalyesini bana doğru ittirdi ve karşıma geldi. "Hayırdır ne bu ciddiyet? Alkanla mı ayrıldınız lan yoksa. Daha ne kadar oldu sanki?"

"Hayır ya! Ayrılmadık." Kaşlarımı çattığımda elini uzatıp kaşlarımı düzeltti. "O zaman sorumu tekrarlıyorum. Ne bu ciddiyet?"

"Çınar sana bir şey söyleyeceğim ama kızıp küsmek yok." O da ciddileştiğinde yutkundum. "Dide korkutmasana adamı."

"Ben.." diye mırıldandım. En iyisi direkt söylemekti. "Ben Freyayım." Diyerek yüzüne baktım. Tepkisini görmek için.

Baktı. Baktı... Tüm yüzümü taradı. Sonra birden kahkaha attı. Gerçekten, ciddiyim. Verdiği tepki yüzüme yüzüme gülmek oldu. Kaşlarımı çattım.

"Evet, ben de Selena Gomez. Güzel şakaydı Dide. Hani böyle ciddi girmeler falan. İyiydi yani."

Hala gülerken telefonumu çıkarıp hesabımı açtım ve Çınara uzattım. Telefonu aldı inceledi. Yüzündeki ifade an be an değişti.

Endişeyle bana baktı. "Hesabı mı hackledin kızım. Manyak mısın? Bulurlar seni." Artık sinirlenen benken telefonu çekip aldım ve ellerimi yanaklarına koydum.

"Çınar." Dedim net bir sesle. "Mal mısın?" Bir kaç saniye bakışmanın ardından o da kaşlarını çatıp ellerimden kurtuldu.

"Sen ciddisin." Dediğinde kafa salladım. Gözlerini benden ayırıp yere dikti. Kafasında bir şeyleri tartıyordu sanki.