5.BÖLÜM"ŞOK"

266 58 13
                                    

Bir kalp. Bir nefes. Bir çift göz.

Kanım damarlarımda çağlarken, benim gözlerimin birebir kopyası olan bir çift gözle bakışıyorduk.

Annemin hayatta olduğunu öğrendikten sonra hiçbir şeyin beni dehşete düşürebileceğini sanmıyordum. Yanıldığıma şu anda gözlerimle şahit oluyordum.

Michael dayım 10 metre ötemde duruyor, keskin mavi gözleriyle beni inceliyordu. Michael beş yıl önce ölmüştü. O zamanlar küçük bir kız çocuğuydum. Bana ne denildiyse sorgusuz sualsiz inanmıştım. Ölümü yalandı, kurgulanmış bir oyundu. Dayım farklı gözüküyordu. Saçları hafif kırlaşmış, gözlerinin kenarları kırışmıştı. Değişmeyen tek yeri şu an bana bakan keskin mavi gözleriydi.

Jamie durgunluğumu fark etmiş olacak, beni sarsmaya başladı. Konuşuyor bir şeyler söylüyordu; ama onu duymuyordum. Yerime matkapla vidalanmış gibi öylece kalakalmıştım.

Hareket edebilmek için kendimi zorladım. Dayımın yanına koşmaya başladım. Ancak ben hareket edene kadar köşeyi dönmüştü. Allah kahretsin! O'nu kaybedemezdim. Hızımı arttırıp dayımın döndüğü köşeyi döndüm. Yoktu. Sağıma, soluma baktım, yoktu. Merdivenlerden aşağıya uçarcasına indim.

Son sürat okulun bahçesine indiğimde yoktu, dayım gitmişti.

Lanet olsun! Lanet olsun!

Bu kadar yakınımda iken yanına gidip ona sarılamamış, annemin nerede olduğunu soramamıştım.

Öfkem kendimeydi. Hareketsiz kalmayıp yanına gitseydim şu an yanımda olabilirdi. Mümkün olsa kendimi yumruklardım. Acı gerçek çarptı tekrar bana, onu kaybettim.

Bir kez daha lanet olsun!

Yanımdan vızıltı sesi geldi. Jamie yanımda duruyordu. Hızlı olmasına rağmen koşarken bana yetişememişti. Ya da ne olduğunu anlamadığından geç kalmıştı, bilemiyorum.

"Ne oldu?"

Yerler sarsılmaya, okulun camları titremeye başladı. İçimdeki güçlerden birini kullanmazsam kafayı yiyecektim. Ben de hareket gücümü kullandım.

Şiddeti arttırdım. Ağaçlar şiddetli rüzgar varmış gibi sallanıyor, sanki biraz sonra fırtına kopacağının haberini veriyordu. Michael'ı kaybetmeye dayanamıyor, yenilgiyi hazmedemiyorum. Kaybetme korkusu güçlerimin oldukları yerde çıldırmasına neden oluyordu.

Jamie olan biteni anlamaya çalışıyor, bir yandan etrafa bakıyor, tekrar bana dönüyordu. Yanıma gelip güçlü ellerini omzuma koydu. "Neler oluyor, Lara?"

Jamie'nin sorusunun cevabını ben de bilmiyorum. Sadece iç güdülerimle hareket ediyor, deli gibi sayıklıyordum.

"Kaybettim... gitti. O'nu yeniden kaybettim." Tekrar tekrar aynı kelimeyi söylüyor, ağaçları, camları sarsmaya devam ediyordum.

Yeniden beni sarsmaya kendime getirmeye çalıştı. Öyle şiddetli sarsıyordu ki kemiklerim neredeyse kırılacaktı. Jamie beni kendime getirmeye odaklandığından, kullandığı güç şiddetinin farkında değildi. Kendime hâlâ gelmediğimi fark ettiğinde, panik halinden kurtulmak adına sakinleşmek için derin bir nefes aldı.

ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇILARI SEÇİM (DÜZENLEMEDE)Where stories live. Discover now