Zoraki Evlilik

Zoraki Evlilik - 18

Multimedia-> Yazlık, AzRiç'in odası, Salon ve TV odası :)))

______________

Sabah ki odaya sıçma operasyonu başarıyla tamamlanınca-tüyler sayesinde-yataktan kalkıp banyoda rutin işlemleri hallettim.

Ben banyodayken tabi Meriç duşunu almış ve hazırlanmış hatta valizleri indirmiş ve terleyip ikinci badisini giyiyordu. Ah tamam bunu anlamak zor değildi. Saçları ıslaktı bir, valizler odada yoktu iki ve hafif ıslak bir T-shirt yatakta -terli büyük ihtimal- atılı vaziyette duruyordu. Ayrıca banyodan çıktığımda üzerine yeni T-shirt giyiyordu.

Tamam neyse işte. Bende banyodan çıktıktan sonra yarım, enine doğru beyaz ince çizgileri olan siyah dar bir badi ve üzerine buz mavisi ayak bileğimde biten kot tulumumu giymiştim. Bileğimiz üzerinde biten tulumun paçasını iki kat kıvırmıştım ayrıca. Ayakkabı olarakta beyaz Nike Air force seçmiştim. Normalde gitmezdim ama rahat etmem gerekirdi ve üzerime uyumlu bunu seçmiştim.

Saçlarımı yandan dağınık örüp, eyeliner-rimel ikilisi ile hazır olup iPhone 6'mı alıp aşağı inmiştim. (iPhone 6 Plas'da Meriç'in djjkjlkh)

Kısa kahvaltıdan sonr- ah tabi kısa olmasının sebebi bizim malların kornaya hayvan gibi basmalarından kaynaklıydı. Tek bir arabayla gidicektik ve bu tabiki yine Emre'nin olan Jeep' ti.

Şuan ise Berkan arabayı kullanıyor, -ama Almira kartı kaptığı için az birşey ah tamam Berkan sinirli olmaz sadece biraz yakınıyor şöfnf- Almira yanında ki koltuğa oturuyor, Selim ve Deniz yan yana bizim karşımızda oturuyorlar yani arka koltuklar 6 tane üçü düz üçü ters işte bee! Tamam işte Emre de onların yanına oturup, iPad'inden babasının verdiği işleri zevkle(!) yalıyor ve Irmal Emre'nin karşısına Emre'nin bacağına ayaklarını uzatmış yayılarak telefonla oynuyordu. Bende tabiki Meriç'in omzuna kafamı koymuş ve sabah erken uyandığım için pinekliyordum. Ve Meriç müzik dinliyoreee. İşte böyle..

Ve hayır değil evet evet uyumak istiyorum. Ve Azra' ya güle güle...

***

Yumuşak yatakla buluştuğum da gözlerimi yavaşça açtım. Karşımdaki kocam elinde bir pike ile arkasını dönmüştü ve beni gördüğünde

"Ah uyandın mı?" Deyip eliyle ensesini kaşıdı. "Bende üzerine pike almıştım dolaptan."

"Hımm.. Daha uyumayacağım sanırım." Dediğimde başını sallayıp pikeyi odadaki tekli koltuğa koydu.

Bende yataktan doğruldum ve camdan denize doğru baktım. Benim normalde kaldığım odada kalıyorduk. Arka tarafta olduğundan deniz gözüktüğü gibi havuz gözükmüyordu çünkü ön taraftaydı. Ve şuanda aşırı derece yüzmek istiyordum. Havuzda. Bu yazlığın havuzuna bayılıyordum. Olimpik havuz kadar derindi ama boyutu o kadar büyük değildi.

Yataktan kalktım ve

"Yüzmek istiyorum." Dedim Meriçe.

"Bizimkiler havuza giricekti birazdan. Ineriz birazdan." Dediğinde kafamı tamam anlamında sallayıp havlu, mayoki, bikini, deniz şortu, krem vs. Olan valizi açtım. Evet ayrı bi valiz yapmıştım. Meriçe bir deniz şortu çıkardıktan sonra kendimde yeni çıkan bikinilerden sarı olanını seçtim. Hani şu plastik kumaş olanlardan shkand. Sonra beyaz, tül, uzun plaj hırkamı ve siyah parmak arası terliklerimi aldım. Bikinimdeki siyahlıklarla gayet hoş dururdu. Ah hep tarzım sjajjsjsjm.

Bikinimi alıp banyoya girdim ve üzerime geçirdim. Hırkayı ve terlikleride giydim. Hırka dediysem tül be bildiğin dkdj.

Banyodan çıktığımda bir öküze çarptım ama kafamı düşündürmeyecek kadar dünyanın 8. Harikası olucak kaslar, adonisler, baklavalarla karşılaştım. Allahım Sude anne sen ne doğurdun yaa? Hele birde bu daş, gaya, meteor, gezegen benim kocam yaa! Kızım sen ömründe böyle şans gözdünmü la?