TANITIM

2.2K 156 50
                                    


....Kar atıştırıyordu, rüzgar bir anda yüzüne çarparak nefesini kesecek kadar sertti. Kar tanelerini savurarak insanın gözüne sokuyordu. Arka koltuğu açarak gri paltosunu çıkardı. Giydikten sonra içine uçuşan karlardan korunmak için yakalarını havaya kaldırdı. Ellerini ceplerine sokarak okulun girişine baktı. Sonra, siyah bir araba dar sokağa yanaştı. İnen takım elbiseli şoför arka kapıyı açarak kenara çekildi. İçeriden saatlerdir beklediği kız indi.

Önce kızıl saçları rüzgarda uçuşarak göründü, sonra bacağını dışarıya atarak arabadan indi. Siyah taytın üzerine siyah uzun bir çizme giymişti ve aynı renk şişme montu vardı. Montu yüzünden omzundan kayan çantasını düzeltip şoförüne gülümseyerek, "Teşekkür ederim," dedi.

Karan onun dudaklarından bu kadarını okuyabildi. Genç kızın yalnızca yan profilini görebildi. Videodaki gibi ufak tefekti. Göğsüne dek ancak gelirdi. Yüzü küçüktü, iki yandan saldığı dalgalı kızıl saçları onu yutuyor denilebilirdi. Rüzgarla savrulan kar taneleri yüzüne saldırınca gözlerini kısarak büzüldü, çenesini, fermuarını sonuna kadar çektiği montunun içine sokarak kaldırıma çıktı ve hızlıca yürümeye başladı.

                                🦢🦢🦢

Ertesi sabah Karan yeniden okul binasının önündeydi. Bina, yolun iki tarafında kafelerin sıralandığı dar yokuşun tepesindeydi. Gelip geçen herkes öğrenciydi. Karan, buradaki en yetişkin insan olduğunu düşündü. Sırtlarında gitarlarıyla yürüyen bir öğrenci grubunu izlerken dünkü siyah arabanın gelişiyle oturduğu yerde dikleşti. Saatini kontrol etti. 12'ydi. Takım elbiseli şoför yine arka kapıyı açtı ve genç kızın inmesi için kenara çekildi. Bugün yağış yoktu fakat hava eksilerde seyretmeye devam ediyordu. Genç kız arabadan indiğinde tıpkı dünkü gibi küçük yüzünü kırıştırarak ürperdiğinde Karan başını yana eğerek onu dikkatle izlemeye devam etti. Mine'nin üzerinde krem rengi, fitilli bir tayt vardı. Bileklerini tozlukları örtüyordu ve spor ayakkabılarını giymişti. Dışarıdan bakan birisi de onun dans ettiğini kolaylıkla anlayabilirdi. Gözleri arabanın arkasından dolanıp kaldırıma çıkan Mine'yi takip etti.

Genç kız yine koşar adım okula gitmek yerine aniden arkasını döndü. Karan, camları siyah filmle kaplı olan arabada olmasına rağmen irkildi, elini refleksle direksiyondan indirdi. Mine tabii ki kendisini görmemişti, görse bile bu bir anlam ifade etmezdi.

Genç kız arkasını dönüp yere eğildi. Karan boynunu uzatarak onun baktığı şeyi görmeye çalıştı ve Mine tekrar doğrulduğunda avuçları arasında tuttuğu minik yavru kediyi gördü. Minik ağzı durmadan kıpırdayarak miyavlıyordu. Aralarındaki mesafe düne göre daha azdı, camı biraz araladığında kedinin tiz ciyaklamalarını rahatça duyabildi.

"Hii, gözlerin kapanmış senin. Hasta mısın sen?"

Genç kızın sesini ilk kez o zaman duydu. Daha yeni bulduğu kediyle onun annesiymiş gibi, bebeğine sesleniyormuş gibi şefkatle konuşuyordu. Sesi, minyon bedenine yakışır bir incelikte ve yumuşaklıktaydı. Böyle tatlı bir anı bile gözlerinde parıldayan hırs ateşiyle izleyen yabancı adamın farkında değildi. Onu gördüğünde, yüreğini parçalayarak koca bedenini eritecek kadar güçlü olan öfkesinin yine farkına varamayacaktı çünkü genç adam kuzu postuna bürünen sinsi bir kurt gibi gerçek benliğini saklayacaktı.

Ta ki, her şeyin bitmesine karar verdiğini ana kadar.

🦢🦢🦢

Herkese merhaba!

Yeni kurgumla karşınızdayım. Çok ama çok heyecanlıyım!

Yeni bölümün hemen gelmesini isteyenleri göreyim??? 🥰🥰🙅‍♀️🧚🏻‍♀️💖🌸🦋

Kurgu hakkında düşüncelerinizi alabilir miyim?

İlk bölüm ne zaman gelsin ve bölüm günü seçelim mi?

Yorumlarınızı bekliyorum. 💖💖

Beyaz Kuğunun ÖlümüTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang