11-Karşı Konulmaz Kıskançlık

657 87 18
                                    

Lana Del Rey- Say Yes To Heaven

                                🩰🩰🩰

Yıl sonu gösterisi için yaklaşık bir saattir provada olan Ilgaz ve Mine yorulma belirtileri gösterirken dans hocası çalıştıkları sahneyi kusursuz görerek bitirmek istediği için bir kez daha, "Son tekrarı alıyoruz," dedi. Bunun kaçıncı son olduğunu sayamamışlardı.

Salonun geniş pencerelerinden içeriye parlak bir güneş vuruyordu. Sert ayazları, yağmuru ve karlarıyla insanları bezdiren, gerçekten kara geçen kışı geride kalarak ilkbahara adımlamışlardı. Artık gökyüzü aydınlık ve masmaviydi. Güneş sanki onların sahnesini izlemek ister gibi gün ışığını üzerlerinde tutuyordu. Mine ve Ilgaz tıpkı sahne ışığı kadar kuvvetli olan, yerde bir daire oluşturmuş bu gün ışığında ayakta duruyordu. Heyecanla yükselip alçalan gerilimli piyanonun sesi dans odasının boş duvarlarında yankılanıyordu.

"Tekrar. Gözleriniz birbirinizde."

Ilgaz ve Mine hocalarını dinleyerek birbirlerinin gözlerine kenetlendiler. Mine, Ilgaz'ın önündeydi ve sırtı genç adama dönüktü. Ilgaz sol eliyle genç kızı belinden kavradı, usulca sağ elini kaldırdığında Mine elini ona uzattı. El ele tutuştuktan sonra Mine ileriye, Ilgaz ise pür dikkat genç kıza bakarken salonun diğer ucuna doğru yürüdüler. Ilgaz ayaklarının üstünde, Mine ise parmak uçlarında adeta sekerek süzüldü. Ilgaz, belindeki eliyle genç kızı desteklemeye çalıştığında Mine ileriye zıplayarak bacaklarını dümdüz bir şekilde havada açtı.

"Aferin Mine."

Hocasının övgüsünü dinlerken boştaki sol elini havaya doğru kaldırıp kusursuz bir gülümsemeyle önüne bakmaya devam etti. Ardından saniyeler içinde yere indi. Yere inerken Ilgaz'ın elini bıraktı ve havada yana açık duran kollarını bir kelebeğin kanat çırpışı gibi zarifçe ve yavaşça indirdi. Sol ayağı arkada parmak ucundayken sağ bacağı öndeydi ve parmak uçları sağ tarafı işaret edecek şekilde ayağı yan duruyordu.

"Harika! Ilgaz, onu belinden kavrayıp kaldırıyorsun."

Ilgaz, Mine'nin ince belini iki yandan kavrayarak onu havaya kaldırırken Mine de sıçrayarak kollarıyla bacaklarını aynı anda havada açtı. Ardından yere indi. Sol ayağının üzerinde parmak ucunda yükselirken sağ bacağını parmak uçları sol dizini gösterecek şekilde dizinden kırdı. Bu sırada başını eğerek ellerini de öne doğru çaprazlayarak kapattı. Ardından bir çiçeğin doğumu gibi başını kaldırıp ellerini iki yana açarak sağ bacağını yanına doğru doksan derecelik bir açıyla açtı. Hala sol ayağının ucunda yükseliyordu.

"Harika! Şimdi dön Mine."

Mine havadaki bacağını dizinden kırıp eski pozisyonuna gelirken kollarını başının üzerine estetik bir şekilde kaldırdı ve Ilgaz'ın onu belinden yavaşça çevirmesiyle kendi ekseni etrafında döndü. Ardından sol eli havada, sağ kolunu onunla aynı yönü göstererek şekilde yana açarken üst gövdesi soluna dönmüş oldu. Yalnızca dik bir açıyla havaya ve geriye doğru kaldırdığı sağ bacağı ters yönü gösteriyordu.

"Süper!"

Mine yavaşça yere indi. Ilgaz, salonunun ucuna gidene dek bu hareketi birkaç kez daha tekrarlamaları gerektiği için Mine'yi tekrar kaldırdı.

"Sondaki dönüşten alalım," dedi Pınar onları daha fazla yormamak adına.

Ilgaz onu kaldırdığında Mine yine havaya sıçradı, kollarını ve bacaklarını açtı. Ardından kapanıp sağ bacağını dizinden kırdı, başını kaldırıp ellerini iki yana açarak sağ bacağını dik bir açıyla kaldırdı. Sağ ayağını indirip dizine yasladı ve kollarını başının üzerine kaldırarak parmak uçlarının birbirine değmesini sağladıktan sonra kendi ekseni etrafında dönmeye başladı. Müzik kutusunda dönen bir balerin gibi, Ilgaz onu belinden hiç çevirmeden yalnızca dönüşünü takip ederek izlerken parmak ucunda üç kez döndü ve ağırca durdu.

Beyaz Kuğunun ÖlümüWhere stories live. Discover now