12•Bölüm: AİLE

8.7K 324 8
                                    


Oy vermeyi ve yorum yapmayı.

12•Bölüm: Aile

Gördüğüm görüntü çok tanıdıktı.

Ceren, Serdar’ın kız kardeşi. Hamra teyze, Serdar’ın annesi. Ve Ahu, Serdar’ın güya evlenmek istediği kadın. Şer birliği mi demeliyim yoksa ak babalar mı bilemedim.

Gözlerimi Serdar’dan alıp onlara çevirdim. Beni gördüklerine hiç memnun olmamışlardı. Aynı hislerle onlara bakarak.  

Serdar, “gel güzelim” dediğinde eğer yalnız ve bu kadar sinirli olmasam güzelin miyim gerçekten diye saçma tiplere girerdim. Ama üzerimde bu kadar kem göz varken sakince ona doğru ilerledim.

Koltukta yanına oturdum ve gözlerini bana şaşkınlıkla diken Hamra teyzeye çevirdim. Koltukta halsizce uzanmıştı ve yanında gönüllü gelin adayı vardı.

İçimde alevlenen yangının aksine sakin bir şekilde “geçmiş olsun” dedim. Sadece başını sallayıp gözlerini Serdar’a çevirdiğinde bana kinle bakan gözlere çevirdim gözlerimi.

Ahu, yüzünde iğrenç bir ifadeyle bizi izliyordu ya da sadece beni. Onun buraya hemen gelmesi muhtemel sürekli olan bir durumdu. Ben burada yokken Serdar’la sürekli aynı ortamda olması sinir kat sayımı yükseltiyordu. İçimden sabır çeke çeke gözlerimi Serdar’a çevirdim.

Serdar, annesine “nasıl oldun?” diye sorduğunda içimden kötülere bir şey olmaz klişesi geçmedi değil.

“İyim oğlum, bir şeyim yok.” Bana bir bakış atıp, “tansiyonum düştü sadece.” Dedi. Bana bir gönderme mi vardı? Yoksa ben mi yanlış anlıyorum artık her şeyi?

Serdar, sonunda annesinin iyi olduğunu anlayınca arkasına yaslanıp derin bir nefes aldı.

Gözlerini bana çevirip, ona baktığımı fark edince göz kırptı. Bu kadar gergin ortamda tek bir hareketiyle gülüşüme engel olmadım.

Bakışlarımı, kaçırdığımda bizi izleyen Rana abla ile göz göze geldim. Kucağında da dünya tatlısı bir beyle, “biz geldik,” diye salona girdiğinde, eve girdiğimden beri ilk kez düzgün biriyle göz göze gelmiştim.

“Ay size bir şeyler ikram etmediler mi? Ceren” diye kızdı.  Bir şeyler getirsene kızım, gözlerini bana çevirip, “ne içersin Leyla’cım?” diye sordu.

Gözlerimi yerinden hareket bile etmeyen Ceren’e uğrayıp  Rana ablaya çevirdim gözlerimi. “ben bir şey almayım, teşekkür ederim Rana abla.”

“Olur mu öyle şey güzelim?” kucağındaki beyefendiyi bir anda Serdar’ın kucağına bırakıp odadan çıktığında  Serdar neye uğradığını şaşırdı.

Bakışlarımı, Serdar’ın kucağında ve gözlerini bana dikmiş bebeğe çevirdim. Elimi uzatıp, minik elini avucumun içine aldığımda gözlerini elime indirdi. Serdar’la aynı renkte yeşil gözleri ve simsiyah saçları vardı. O kadar tatlıydı ki gözlerimi ondan almadım.

Bu tatlı haline güllerken “merhaba,” diye konuştum. “Tanışabilir miyiz?” bu kez de gözlerini konuştuğum için yüzüme çevirdiğinde kıkırdayıp gözlerimi bizi izleyen Serdar’a çevirdim.

“Bu ne Serdar? Dedim heyecanla. “Isırırım ben bunu.” Diye konuştuğumda yüzünde gülümsemeyle, “ben de seni ısırırsam olur.”dedi.

Dudaklarımı aralayıp konuşacaktım ki, yalnız olmadığınızı hatırladım. Benim bu değişimi izleyen Serdar ne olduğunu anlayarak yerinde doğrulup, daha dik oturdu ve gözlerini önce annesine sonra da Ahu’ya çevirdi

CANŞİKAR (Öldürücü, Sevgili) Mahalle kurgusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin