Alıntı

4.4K 284 147
                                    


Nefes alışverişlerim hızlanmıştı. Karşımdaki kanlı masaya baktım. Ellerim titreyerek üzerinde duran kanlı vazoya dokundum. Işıklar bir anda kesildiğinde korkuyla etrafa baktım. Olduğum yer zifiri karanlıktı.

"A-atlas!" Nefesim kesilecek gibi olurken korkuyla sandalyeye tutundum.

"Kimse yok mu?" Korkuyla etrafıma bakarken hiçbir şey göremiyordum.

"ATLAS!" Gözyaşları içinde arkamı döndüm. Çarptığım sert bedenle korkuyla çığlık attım. Bir el ağzımı kapattığında çırpınmaya başladım.

"Şsst." Elindeki çakmağı bana tuttuğunda yüzünü gördüm. Atlas gözlerime sessizce bakarken yüzünü inceledim. Alnında ve yanağından akan kanlara baktım.

"B-bu nasıl oldu?" Elleriyle yüzüne dokundu. Bakışlarım boynuna kaydığında korkuyla titredim.

"A-atlas." Titreyen sesimle boynunu işaret ettiğimde eliyle oraya dokundu.

Bıçak iziyle "S" harfi kazınmıştı.

"Bunu kim yaptı?" Atlas sessizce bakışlarını bana çevirdi.

"Bu gece bizim sonumuz olacak Efsan."

Elindeki bıçağı bana uzattı.

"Seni seviyorum." Gözlerime sanki son kez bakıyor gibiydi. Benden uzaklaştığında dışarıdaki bağırışlar arttı.

Elimdeki bıçağı sıkıca tuttum. Bacaklarımın arasından akan sıvıyla ellerimi oraya koydum. Masanın üzerinde yanan muma elimi koyduğumda gördüğüm kanla korkuyla titredim.

"HAYIR!" Kulaklarım uğuldarken sesleri susturmak için ellerimle sıkıca kapattım.

"HAYIR, HAYIR, HAYIR!"

"Efsan Akay." Duyduğum sesle arkamı döndüm. Maskeli bir adamdı. Atlas'ın boynuna bastırdığı bıçakla bana bakıyordu.

"Ona son kez bir şey söylemek ister misin?" Atlas'a baktım.

"Hayır ona dokunma." Ona doğru adım attığımda iki kişi kolumdan tuttu. Işıklar yandığında etrafta silahlı bir çok adamın bize doğrulttuğu namluya baktım.

"Önce onunla vedalaş." Masayı işaret ettiğinde oraya döndüm.

"A-abi." Kafası bedeninden ayrılmış bedenle gözyaşları içinde kendimi yere bıraktım.

"Şimdide de kocana veda et." Duyduklarımla hızla yerden kalkıp Atlas'a döndüm.

"HAYIR!" Yere düşen bedenle dilim tutulmuştu gözleri açık bana bakıyordu.

"ATLAS!"

"Onu sen öldürdün Efsan." Elimdeki bıçağı işaret ettiğinde bakışlarımı elime çevirdim. Yere dökülen kanlarla başımı olumsuzca salladım.

"B-ben y-yapmadım."

"Kocanı öldürdün."

"B-ben ona kıyamam." Atlas'a bakarken Maskeli adam herkesi toplayıp odadan çıktı. Elimdeki bıçak yere düşerken koşarak Atlas'ın yanına gittim.

"Ö-ölme." Yerdeki kan gölüne bakarak hıçkırarak ağladım.

"Tutuklayın kadını." İçeri giren polislerle kalakaldım. Yanıma gelen polis memuru elinde tutuğu bıçakla bana baktı.

"Kasten adam öldürme suçuyla göz altına alınıyorsunuz Efsan Akay." Elime takılan kelepçelerle yerde üzerine örtü örtülen Atlas'a baktım.

"Ben yapmadım. Kocamı öldürmedim." Atlas'ın bedeni yerden kaldırılırken polisler kolumu tutup odadan çıkardı.

◇◇◇

"HAYIR!"

"BEN YAPMADIM!"

"Efsan!"

"ATLAS!" Korkuyla yerimden sıçradığımda Atlas elimi tuttu. Etrafıma baktığımda yatakta olduğumu gördüm.

"Kabus gördün güzelim sakin." Atlas sakinleştirici sesiyle konuşurken aklıma gelenlerle korkuyla ona sıkıca sarıldım.

"Öldün sandım." Gözyaşları içindeyken ona daha çok sarıldım. Elleriyle saçlarımı okşadığında başımı boynuna gömdüm.

"Tamam. Bak ölmedim yanındayım. Korkma sakin ol." Birbirimizden ayrıldığımızda gözlerinin içine baktım. Yüzünü ellerimin arasına alıp dikkatle inceledim.

"İyisin değil mi? Herhangi bir yerinde yara yok?" Atlas gülümseyerek başını salladı.

"Ben iyiyim Efsan. Sen sadece kabus gördün." Rahatlamış bir ifadeyle ona sıkıca sarıldım.

"Seni seviyorum." Fısıltıyla söylediğim şeye karşılık vermesini beklemiyordum.

"Bende seni seviyorum." Karşılık almamla yüzümde bir tebessüm oluştu. Bakışlarım aynanın üzerinde kırmızıyla yazılmış yazıya döndü. Okuduklarım ile kaskatı kesildim.

"Şimdilik bir kabustu. Ama çok yakında daha kötüsü gerçekleşecek." - (S)

Atlas benden uzaklaştığında merakla gözlerimin içine baktı.

"İyi misin?"

"Orada yazılanı görmedin mi?" Atlas işaret ettiğim aynaya baktı.

"Ne yazısı? Sorduğu soruyla aynaya baktım. Bir şey yazmıyordu ama bu nasıl olurdu? Ben gördüğüme emindim.

"Orada kabusla ilgili bir şey yazıyordu Atlas. Yemin ederim hatta yakında daha kötü olacağını söylüyor-" Atlas elimi tutup gözlerimin içine baktı.

"Son zamanlarda çok fazla olay yaşadık. Psikolojin iyi değil terapiye ihtiyacın var. Yakında birlikte her şeyi atlatacağız." Elimi ondan hızla çektim.

"Bana inanmıyorsun öyle mi?" Atlas sustuğunda öfkeyle yataktan kalktım.

"Ben deli değilim Atlas. Bunu sana kanıtlayacağım." Kapıya ilerleyip hızla odadan çıktım. Merdivenlerin başında duran kadına baktım.

"Çok yakında herkes senin delirdiğini düşünecek buna Atlas'ta dahil. Benimle savaşmaya çalışma küçük şeytan yoksa sonunda buradakilerle aynı olacak." Sevda hanım bana gülümseyerek hızla oradan ayrıldı.

Yakında bu evdeki bütün gerçekler açığa çıkacaktı. Ta ki o zamana kadar hayatta kalabilirsem.

Yeni bölümden bir alıntı'yı da sizlerle paylaştım. Okuyan herkes Efsan ile aynı duyguları yaşamıştır. Sonraki bölüm için şimdiden kendinizi hazırlayın sizi engebeli ve tehlikeli bir bölüm bekliyor.

Alıntı için güzel bir okunma ve yorum gelirse yeni bölümü paylaşacağım normal şartlarda herhangi bir sınır koymam ama wattpad bu durumdayken maalesef aktif okuyucuya ihtiyacım var. Ve bu da okuyucu sayısı ve yorumuyla belirlenecek❤️

TAKINTI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin