S~53~

134K 7.9K 722
                                    

Öncelikle 1 yıldır Genç Kurgu kategorisinde olan hikayem nedense dün wattpad'den gelen mesajla ki aynen şöyleydi. "Merhaba, Sahibim hikayesinin yanlış kategorize edildiğini fark ettik. Kategorini içerik kurallarına göre değiştirdik. "

Hikayemdeki #GençKurgu etiketi kalksa da yine bu öğlene kadar genç kurguda 1.sırada kaldık. Öğleden sonra ise kategori #GençKızEdebiyatı olarak değiştirilmiş. Bu yüzden biraz sinirlendim doğrusu. Çünkü hikayem 1 yılı aştı aynı kategorideydi.

Ha kategori değiştirmesi hikayemi olumsuz mu etkiledi? Hayır, aksine okuyucu ve beğeni sayısı yükseliyor. Ve orada da 1. sırada hikayemiz. Ama beni tek sinir eden bunun sonuna gelince olması. Bu yüzden sanırım dün yeni bölüm güncellenmiş görünmüş ama benimle bir alakası yoktu. Üzgünüm..


#BenOlsam etiketini komik bir şeyler ortaya çıksın da biraz eğlenelim diye istemiştim. Gördüğüm kadarıyla çoğumuz bu doğrultuda yazmamıştı. (: Yorumlarınız çok güzeldi ve hepsini tek tek okudum <yb diyenleri es geçerek :)> Çok teşekkür ederim (:

Bu bölümü hayal dünyamın sınırını zorlayıp, diğer karakterleri gözyaşlarına bakmadan harcaya bilen @TozGri kardeşimizin. Eğlenceli yorumun için teşekkür ederim ;)


Hastane koridorunda su gibi aktı zaman, ne bir şey getirdi ne de götürdü. Sadece yaşamdan gün çalmaya yaramıştı. Sadece takvimden birkaç gün eksiltmişti. Mutlu haber gelmeden, umut gelmeden sadece birkaç giden gün.

Koridorda camın önünde bekleyen bedenler kimi zaman korkunun derinliğini yaşadı bekleyişte, kimi zaman da umudu; her serum çıkarılıp takılışında. Bıkmadan, usanmadan günlerce o camın ardından bakmaya devam ettiler.

Yalnız değil koca bir aileydi camın ardında bekleyen. Doğan, Özgür dayısı; Batuhan, Efe, Aras amcası.. Ağızda dualarla beklendi güzel haberler.

Uzun bekleyişler ardından geldi ardı ardına doktordan güzel haberler; önce bebeğin günden güne geliştiği, sonra ise solunumunun yavaş yavaş düzene girdiği..

Bu birkaç cümle herkesin yüreğine serin sular serpmeye yetmişte artmıştı bile. Şimdi yine kısa bir bekleyiş içindeydi Damla ve Demir. Gözyaşına yer olmayan kısa bir bekleyiş.

Doktorun güzel sözleriyle Damla ağlamayı bir kenara bırakırken, Demir daha sağlam şekilde beklemeye başladı.

Her şey bir şekilde yoluna giriyordu; öyle ya da böyle. Her şey olacağına varıyordu en nihayetinde. Sabır insanları iradesiyle sınarken, sonunda mutluluk getiriyordu.

-Demir Tunalı-

Bebeğin durumunun gün geçtikçe daha iyiye gittiği haberini aldıktan sonra her ne kadar Damla'ya eve gitmesini söylesem de umursamamıştı. Doktor oğlumuzun çıkabileceğini de söylemişti ama ne Damla gitmiş ne de oğlumuzu göndermişti. Özgür'de bunu dile getirdiğinde Damla kendinden emin ve itiraz istemez bir tonda 'Ne ben ne de oğlum diğer bebeğim iyileşmeden hastaneden çıkmayacağız' demişti.

Şimdiyse Damla boş hastane odalarının birinde bebeği emzirirken bende diğer bebeğimizin başını bekliyordum.

Koridorda sessizlik devam ederken girişte iki doktor ve bir hemşire gördüm. Buraya doğru geliyorlardı. Cam arkasından benim baktığımı gördüklerinde baş selamı verip içeriye girdiler. İçeride bir hareketlenme olurken ben pür dikkat kesilmiş neler yaptıklarını anlamaya çalışıyordum.

Bebeğimin etrafını sarmış bir şeyler yaptıktan sonra hemşire içeride kalırken doktorlar çıkmıştı. Hızla doktorun yanına gidip "Neler oluyor?" diye sordum. Gerçekten korkmuştum.

SahibimWhere stories live. Discover now