“Hey uykucu kalk artık ! Bugün sınıflar belirleniyor !”diye neşe ile bağıran Brenda’nın sayesinde uyanabilmiştim .
Kafamı yastığın altına koyup ,” Beş dakika sonra şey yapcam ben .”dedim .
“Her sabah aynı şey .”dedi ve kafamdan yastığı aldı. “Bir tarafın kurt diye mi bu kadar uykucusun ?!”
“Ne alaka ya ! “diyip doğruldum . “ Hem her sabah bunu yapmak zorunda mısın ?”dedim .
“Zorlamazsam sorun çıkıyor . Mesela geç kalıyoruz öyle değil mi ? “dedi .
“Tamam kalktım bak .”dedim .
“Güzel .”diyip mutfağa yöneldi .Bende ayağa kalkıp banyoya gittim ve elimi yüzümü yıkadım ve tekrar odama gidip günlük kıyafetlerimi giydim . Ardından Brenda'nın yanına ,mutfağa girdim ve kan dolabını açıp içinden bir torba kan alacakken duraksadım . Kaçırıldığım günden beri karnıma giren ağrılar yüzünden kan içmek içimden gelmiyordu . Çünkü her kan içişimde aynı ağrı karnıma giriyordu . Kan dolabını kapatıp rafların birinden bir bardak çıkardım ve kan yerine bir bardak su içtim .
Bunu gören Brenda ,”Kan içmedin ?”dedi.
“Evet fazla susamadım . “dedim .
“İki haftadır seni doğru dürüst kan içerken görmedim . “dedi .
“Evet genelde susadığım zaman içiyorum . O da daha çok geceleri oluyor ... Neyse, hazır mısın ? Çıkalım .”dedim .
“Hıı hazırım .”dediğinde beraber odadan çıktık ve ortak salona doğru ilerledik . Nedense Profesör sınıfların düzenlenmesini öne almıştı ? Kısa bir süre sonra ortak salona vardığımızda kenara bir yere geçip herkes gibi Profesör’ün gelmesini beklemeye başladık . O sıra yanımıza Thomas gelip ,”Nerede kaldınız kızlar ? Gözlerim yollarda kaldı .”dedi ve Brenda'nın omzuna kolunu attı .
“Biz geç değil sen erken gelmişsin belli ki ? Bella'yı bilmiyor musun sanki ?”dedi Brenda .
“Hey ben buradayım az ileride dedikodumu yapın .”dedim . Brenda da dilini çıkardı . Bende sessizce kahkaha attım .
“Pekala kızlar bugün boşuz diye duydum . Ne yapmayı düşünüyorsunuz ? Tabi beni düşünmekten başka .”dedi Thomas .
“Seni düşünmek dışında her şeyi yapabilirim sanırım .”dedi Brenda . Bende göz devirip kapıya doğru baktım o sıra kapıdan içeri Dylan ve arkadaşları girince bir kaç kişinin gözleri onlarda kitli kaldı . Dylan etrafına bakınırken göz göze gelinceye gülümsedi . Bende tebessüm ile karşılık verdim . Sonra arkadaşları ile birlikte bir köşeye çekildiler . O grup içerisinde bir tek Dylan’ı tanıyordum . Daha önce diğerleriyle aynı ortamda hiç bulunmadım . Ama kabul etmeliyim ki beraber olduklarında gerçekten göze batıyorlar .
“Profesör de nerede kaldı ? Artık gelse de çıksak .”dedi Brenda .
“Normalde geç kalmazdı . Gelir birazdan .”dedim . Bir kaç dakika daha bekledikten sonra Profesör kürsüye çıkıp konuşmaya başladı. “Öncelikle herkese günaydın. Geç kaldığım için kusura bakmayın . Bildiğiniz üzere bugün sınıflar belirleniyor . Bu yıl sınıfların olduğundan daha erken bir süre belirlenmesinin sebebi sizi yeterince gözlemlediğimizin kanaatine varmamız ve bu yılı daha erken kapatmak istememizdir . Şimdi sınıflar güçlülerden güçsüzlere doğru belirleniyor . Eğer umduğunuzdan alt sınıftaysanız üzülmeyin ,yeterince çalışır ve çabalarsanız istediğiniz noktaya gelebilirsiniz . Bu konuşmayı fazla uzatmayacağım . Sınıflar girişte ki panoda asılı buradan çıktığınız da bakabilirsin ama öncelikle ben üst sınıfın öğrencilerini okumak istiyorum . “diyip elinde ki kâğıdı açtı ve tekrar konuşmaya başladı .”Brenda HEMSWORTH , Teressa HOCKAR, Thomas DARK , Isebella PALVIN , Dylan FERNANDO , Alvin SPOUSE ........ sizi tebrik ederim çocuklar . Bugünlük sizi boş bırakıyorum dersler sabah erkenden başlayacak . Bir yaramazlık yapmayın, iyi günler . “ diyip kürsüden indi .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UYUMSUZ PRENSES(Düzenleniyor )
FantasyTehlikelisin,tehlikedesin Seni korumamız gerek Yapma Yapmamalısın Şuna bir son ver artık. Hayal kurma, bu seni daha çok yıpratır . Kendi odan dışında başka bir yerde güçlerini kullanma. Kan iç ! Kokunu ele veriyorsun "Bıktım " "Bıkma , başka çare yo...