FOTOĞRAF

7.2K 428 11
                                    




Elimdeki Dylanla Sofianın öpüşürken ki fotoğrafınıda alıp Dylanın odasının önüne geldim . Kapıyı yumrukladım . Kapıyı Dylan açtı uyku sersemiydi .

" Hayatım senin bur- Noldu ?! " dedi ve ellerini yanaklarıma koydu . Bana hala nasıl dokunabiliyordu. Hemen ellerini ittim ve elimdeki fotoğrafları onun ayaklarının önüme attım . Eğilip fotoğrafları aldı .

" Sende durması daha iyi . Hatıra olarak saklarsın . " dedim ağlamaktan boğumlaşmış sesimle .

" Bella bak anlatmama izin ve- "

" Hani beni bırakmıyacaktın ?! Kendi ellerinle ittin beni sen ?! Sana güvendim be .! Nasıl yapabildin? ! " dedim ve ellerimi saçlarımdan içinden geçirdim . Dylan gözlerini gözlerime dikti . Gözleri dolmuştu . Yapma Ağlama dayanamam ! Dudağını ısırdı. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu . Dayanamayarak ağzımdan bir hıçkırık kaçtı. Onu öyle görmeye dayanamıyordum

"Ağlama lütfen?! Bella bak ben birşey yapma-" dedi ağlamaklı sesiyle ama lafını böldüm . Dinlemek istemiyordum hiç birşey istemiyordum.

" Neden söylemedin?!nasıl bana dokunabildin ?! " Diye bağırdım . Sonra Kısık bir sesle tekrar ettim . " Nasıl beni tekrar öpebildin ? " dedim ve yanından koşar adımlarla yanından uzaklaştım . Dylan boş boş duvara bakıyordu . Hıçkıra Hıçkıra bahçeye çıktım . Yağmur şiddetini arttırmıştı. Kafamı havaya kaldırdım ve lütfen bunun bir rüya olmasını istedim . Onsuz nasıl yaşardım . Onun hergün o kusursuz yüzünü görüp . Ondan nasıl vazgeçerdim?! Bilmiyorum . Şuan ne düşündüğümü ne yaptığımı bilmiyorum . Ama bıraktı beni . Ona emanet ettiğim kalbimi attı uçurumdan aşağı . Nasıl affeticeğim onu nasıl bakıcam yüzüne ?! O Sofiayı bulup kafasını koparmak istiyorum . Dizlerimin üstüne çöküp tırnaklarımı toprağa geçirdim. Neden neden söylemedin bana bu kadar mı güven miyor ?! En azından o söyleyince daha az üzülürdüm . Ah kimi kandırıyorum . Şu anki durumundan farksız olmayacaktım!! Bu nasıl bir duygudur ? Hiç böylesine rastlamadım ki ben . Acı çekiyorum . Defalarca Beynim paramparça ediliyor . Kalbim varlığıyla yokluğu belirsiz . Ne yapacağımı ?! Ne düşünceğimi bilmiyorum ?! Bende mi hata ?! Sırılsıklam olmuştum . Bu sorun edeceğim şeylerin arasına giriyordu artık . Daha 1 yıl önce üstün başım battı diye söylenirken . Simdi hiç biri umrumda değil ?! Sadece yanımda kollarını belime sarmış beni motive eden birini istiyorum . Ama o naptı yanımda istediğim kişi bana daha kötüsünü yaptı . Yalan söyledi . Kandıra beni ?! Yavaşça dogruldum .Artık hiç kimse bana zarar veremiyecek ?! Odama gitmem gerekiyor . Kendimi toparlamalıydım . Hiç kimseye güçsüz sanmaması lazımdı . Kendimden emin adımlarla odama gittim. Kendimi direk duşa attım . Çünkü banyo edersen bütün kötü duygular yok olur sandım . Ama hiç birşey değişmedi gerçeği hiçbirşey değiştiremez !! Gözlerim doldu yine boğazımda bir yumru. Bağırmak istiyor haykırmak istiyorum .Bütün dünyaya 'Dylan şerefsiz ' diye haykırmak istiyorum ama yapamıyorum .Onun böyle birşey yapabileceğine hala inanamıyorum . Ağlamanın verdiği mayışma duygusu ile kendimi yatağa attım . yastığa başımı koyar koyaz uyku beni kollarını arasına aldı.

Uyandığımda güneşin güçlü ışınları yerine cılız hayattan soğumuş bir şekilde yüzüme vurarken uyandım. Brenda yatağın başlığına yaslanmış bir şekilde telefonuyla uğraşıyordu. Yavaşça dogruldum ve bende sırtımı yatağın başlığına dayadım yanımdaki yastığı da kucağıma aldım ve sıkıca sarıldım.

"Günaydın " dedi Brenda telefonuna bakarken . Gerçekten gün aydın mı bana ?! Hala Karanlığın en uçsuz köşesinde gibi hissediyordum. Gerçekmiydi herşey ?! Hala aklım almıyor . Yine gözlerim doldu . Brenda bakışlarını telefonundan çekip bana çevirdi ve şaşkınlıkla bana bakmaya başladı .

UYUMSUZ PRENSES(Düzenleniyor  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin