Türkiye de yasanmis cin ve hayalet olaylari

CINNIA 3

Yarım saat geçtikten sonra ben de aşağıya indim...Okan'in abisine sarilip köyden sehire giden minibüslerden birine atladim...Olanlar kafami çok katistirmisti...Gece 2-3 gibi sehre vardım...Yurdun kapisi kapaliydi. Okuldan Vedat diye bir arkadaşım vardı...Onu aradım,geceyi onda gecirebilip geciremeyecegimi sordum. Sagolsun beni evine çağırdı...Vedat'in evine gittim,10-15 dakika muhabbet ettikten sonra misafir odasina gectim...Ve kabuslarim devam ediyordu.
Rüyamda Okanlarin evindeydim...Güneş yeni doğuyordu. Bir yatak odasindaydim. Odanin icinde hayvan sakatatlari,arapca yazili kagitlar,cok sayida muska ve sallanan üstü örtülü bir beşik vardı. Beşikte bebek ağlıyordu,yavasca beşiği açtım. Alninda tek gözü olan,kolları ve bacaklari henüz oluşmamis ve her tarafı kan icinde olan bir bebek ağlıyordu. Arkami donmemle Defne'yi gördüm. Bizim bebeğimiz o,senin Ruhundan benim gucumden o diye bagiriyordu. Kapiya doğru koşmak kaçmak istiyordum ama olmuyordu...Ve uyanmistim. Vedat yanimdaydi,korkarak bana bakiyordu. Arapca bir seyler soyleyip bagitdigimi ve Vedat beni uyandirmaya calistikca ona ve ailesine küfürler ettigimi söylüyordu. Psikolojim allak bullak olmuştu.
Sabah olmuştu...Bütün gece Defneyi düşünmüştüm. Nasil olduysa aklima girmişti ve cikmiyordu...Acaba Okanin düşündükleri doğru muydu farkinda olmadan Defneye asik mi olmustum...Vedat benden urkuyordu,hakliydi. Sabah olunca yurda döndüm...Bavulumu ve esyalarimi topladim...Gece saat 23 e biletim vardı. Memleketim olan Canakkaleye gidecektim...Okuldaki islerimi hallettim,arkadaşlardan helallik istedim ve son kez yurt parami yatırmak için yurda gittim. Odama çıkarken yurdun güvenliği Okan'in yaninda bir kadinla geldigini ve beni aradiklarrini soyledi. Nerrdeler simdi dedim. Yurdun sahibiyle odadalar dedi...
Kapiyi tiklatip içeri girdim...Okan ve kiz kardeşi ordaydi. Müdürden izin isteyip Okanla yalniz konusmak istediğimi söyledim. Okan,kiz kardeşi ve ben odama ciktik. Okan konusmuyordu. Kiz kardeşi zaten henuz hiç konusmamisti,sesini dahi duymamistim. Okan'a dun gece yaptiklarinin nedenini sordum. Sorularıma cevap vermeden "Soruma cevap ver...Defneyi ve kardeşimi dün bahçede bir sey yaparken gördün mü?" Nasil bir sey diye sordum ama bakislarimdan anliyordu...Ben yalan soyledikce daha da sinitleniyordu. "Eğer onlari gorduysen buralardan uzaklas...bu sana arkadaş olarak verecegim son tavsiye,çok gec olmadan git buradan"dedi. Ne olacak gitmezsem dedim...Cevap vermeden çekip gitti. Karsidan karşıya gecerlerken farkettim,kiz kardesinin elbisesi dunku elbiseydi ve yürüdüğü yerlerde kan izleri vardı...Adımlarını takip ettim,bütün yurt kan izleriyle doluydu. Temizlikci kadina "Bu izler az once de burada miydi?" diye sordum. Sasirmisti. "Yok evladim daha şimdi gördüm bunları" dedi. Sokaga koşup bir taksi çevirip Harmancik koyune gidiyoruz dedim...
Yol boyu durmadan Okani ariyordum...Her şeyi,tüm gördüklerimi açık açık anlatacaktim ama telefonlari acmiyordu. Harmanciga gelmistik,taksiciye beklemesini rica ettim. Köy kahvesi bostu. Kimseler yoktu ortalıkta...Okanlarin evine gittim. Hava kararmisti. Işıklar yaniyordu,kapıyı çaldım. Kimse acmadi,ses soluk yoktu. Bu sefer bahçeden dolaşmak istemiyordum...Büyük bir sessizlik vardı ve o an cikan gürültü ile odum kopmustu. Taksici kornaya basip beni yanina cagirdi. "Kardeş,biz kuzu ezmisiz ya...bak arabanın alti kan dolu" dedi...Kafami eğip baktim,yine bir koyun ölmüştü. Bu köyde bir şeyler vardi. O sırada Okanlarin evinin kapisi acildi. Kapiyi Okanin annesi açmıştı..."Beylerimiz ormana gittiler,evde hanımlar var...Hayirdir evladim "dedi. Defne ile gorusmem gerek dedim. "Sen Defneyi bu saatte göremezsin,onun helali askerde"dedi. Lütfen Defne ile konusmam lazim dedim.
Suratı sertlesmisti...Sesi bir erkek sesi gibi çıkıyordu ve "Defneden ne istedigini söyle"dedi...Sesi korrkunctu,oyle korrkunctu ki taksici bile bu sesten korkup arabasına binmisti. Sizin ne oldugunuzu biliyorum dedim... "Biz neyiz" diye Sormasini beklerken elleriyle kolumu sikip "biz cin,seytan degiliz...biz ailemizin huzurunu istiyoruz...Senin buralarda olmaman bizim icin daha hayırlı,defol"diye bağırdı.
O her defol diye bagirdiginda sanki yer sallaniyor,depremler oluyordu...Taksiye doğru koştum...O sirada gözüm evin ust katina ilisti. Bembeyaz bir gecelikle,duru saf güzelliği ile Defne pencereden bakiyordu...Ona bakakaldim ve saniyeler icinde onun kahkahalarini duydum. Gördüklerim beni yeterince korkutmustu,dilim nutkum tutulmuştu. Taksiciyle birlikte taksinin altindaki koyunu bir agac dibine bırakıp terminale doğru yol aldım...Memlekete gidecektim.