Kahve Kokulu Kadın-6

1.4K 74 15
                                    

Bugün dokunsalar ağlayacak durumdaydım,özel günler sanırım. Duygu karmaşası ve maalesef dozunda bir ağrı çekmiyordum çok fazla ağrım oluyordu. Birde işe gideceğim bu halimle. Canım sürekli tatlı özellikle çikolata istiyordu,Derin'in sözü vardı özel günlerimde o bana alırdı tatlılarımı. Hemde 1 hafta '-kötü kadın kahkahası-' Berbat geçecek günlerim size buradan selam olsun. Kalkıp banyoya geçtim işlerimi halledip hazıranmaya başladım. Telefonumu alıp Derin'i aradım.

"Günaydın Derin beni almaya gel mazeret kabuk etmiyorum her an ölebilirim yetiş bana!" Diyip yüzüne kapatıyorum ve evet her ay aynı konuşmayı tekrarlıyorum. Bu konuşmayı ilk yaptığımda Derin arabasının farlarını kırmıştı. Öyle bir telaşla gelmişti yani.

Korna sesiyle aşağı iniyorum ayağımda iyi bu arada hiç sormuyorsunuz hayırsızlar.

"Günaydın Derin."

"Günaysın Defne. Ne alayım sana çantanı iyice dolduralım."

"Olur kuzum. Bitter,sütlü,antep fıstıklı,fındıklı..."

"Sus sus tamam hepsinden alacağım." Diyor gülerek. Bu konuda Derin'e karşı rahatım aramızda üçün beşin lafı yok çok şükür. Durakta beklemediğim için hızlı bir şekilde okula yetişiyoruz. İlk dersin alarmları beynimde ötmeye başladı. Susun! Biliyorum,biliyorum derse gireceğim.

Beynim sulandı galiba! Derin'in bana yolda aldığı iki kare çikolatayı 5 dakika da bitirmiş bulunmaktayım.

"Hayri abi bir kahve verir misin?"

"Sağ ol abim." Diye kahvemi alıp ilererken biri bana çarpıyor kahve maalesef karşıdaki kişinin değil benim üstüme dökülüyor.

"Dikkat etsene. Aşık falan mısın?" Bu ses bi erkeğe aitti evet,ama bu erkek bir kibarlığa ait değildi.

"Çarpan sensin,mağdur olan benim! Söylenen sensin aman ne güzel !" Diye bağırıp temizlemeye çalıştığım pembe gömleğimden kafamı kaldırıp Bay Hanzo'nun yüzüne baktım ki bu benim geçen gün çarpıştığım çocuk.

"Dua et ki o kahve senin üstüne döküldü." Zaten masaya bıraktığım pet kahve bardağımın dibinde çok denemeyecek kadar olan kahveyi bir çırpıda beyaz gömleğine döktüm.

"Artık senin de üstüne döküldü(!)" Diyorum öfke dolu bakışlarımla ulan zaten hassasım bir de bana mı çattı bu.

"Senin ben..." diye üstüme yürümeye başlarken Hayri abi araya giriyor.

"Hop aslanım yavaş,karşındakinin bayan olduğunu unutuyorsun! Hatalısın bir de üste çıkmaya çalışma."

"Sen karışma babalık!"

"Doğru konuş almayayım seni ayağımın altına!" Bay Hanzo bi Hayri abiye bir bana bakıp söylene söylene gitti.

Çantamı kitaplarımı alıp okuldan çıkıyorum notları arkadaşlarımdan alırım düşüncesiyle eve yetişmeye çalışıyorum telefonum zır zır zır ötüyor. Yanıma bir araba yanaşıyor

"Defne! Hadi atla arabaya bırakayım gideceğin yere." Mert'in ne işi var burada.

"Senin dersin yokmu Mert?"

"Yok,Derin'i alacaktım dersi varmış gelemiyor bende okula döneceğim ama önce seni bırakayım üstün başın batmış." Daha fazla rezil olmamak için biniyorum Mert'in arabasına.

Eve gelip duş alıp üstümü değiştirdikten sonra uzun zamandır okuyamadığım kitaplarımdan birisini alıyorum ve okumaya başlıyorum. Karnıma öyle bir sancı giriyor ki iki büklüm oluyorum. Ne koca karı ilaçları kullandım hiç birisi geçirmiyor. Sanırım bu durumdan da nefret ediyorum. Telefonum zır zır öterken bakmadan açıyorum.

Kahve Kokulu KadınWhere stories live. Discover now