Kahve Kokulu Kadın

Kahve Kokulu Kadın-8

Üstüme dökülen espressoyu daha doğrusu 2 espressoyu temizlemek için lavaboya girdim. Aklımda tek bir soru vardı Ozan Avcı kim ve soyadımı nereden biliyor aynı okuldayız bunu biliyorum. Kollarımı soğuk suyun altına tuttuğumda yanması biraz da olsa geçiyor. Lavabonun kapısı tıklatılınca kendime gelip kapıyı açıp çıktım başka bir bayan içeri girerken Ömer karşımda belirdi.

"Tanıyormuydun?"

"Kimi?"

"O şerefsizi."

"Tanıyor gibi bir halim mi var Ömer? Onun hakkında tek bildiğim aynı okulda olduğumuz. Hem onu tanıdığımı nereden çıkardın?"

"Daha önce hiç bir müşteriye böyle davranmamıştın çünkü."

"Nasıl?"

"Cazgır,manyak birazda kaçık." Dedi kafasının yanında deli işareti yaparak.

"Vivivivi."ağız büktüğümde gülüp kolunun altına aldı.

Akşam saatlerine girdiğimiz için fazla müşterimiz yoktu. Sağ kolumdaki yanma haricinde başka bir sorun yoktu. Bugün kafeyi Ömer'le birlikte kapatacaktık. Fırat ve Minel birlikte gideceklerdi. Yoğunluğumuz az olduğu için odaya çıkıp telefonumu aldım sonrada da dedemi aradım.

Dedemlerle konuşmanın ardından aşağıya geri indim yeni gelen müşteriyle ilgilenmek için yanına gidiyorum.

"Hoş geldiniz."

"Ben bi arkadaşı bekliyorum o gelsin sipariş veririm." Diyor nazik ses tonuyla taş çocuk. Bende kafamla onaylayıp geri dönüyorum. Kapıdan çifte kumrularım girince sevinçle el çırpıyorum sonra oturmalarını beklemeden yanlarına gidiyorum.

"Hoş geldiniz." Derin'e sıkıca sarıldıktan sonra Mert'e gülümsüyorum.

"Nasılsın Defne?"

"iyiyim Derin siz?"

"Bizde iyiyiz. Nişan hazırlıkları işte."

"Oha. Ne nişanı." Ne ara nişan konusuna geldiler.

"Sakin ol sakin daha bir şey yok kendi kendimize düşünüyoruz." Dedi tatlı gülümsemesiyle şapşal arkadaşım.

"Derin bunu daha sonra konuşuruz şimdi siz siparişlerinizi düşünün ben diğer müşterilere bakayım. Kızmasın Zeynep hanım." kafasıyla onayladı Derin beni.

Ömer tezgaha yaslanmış kollarını göğsünde birleştirmiş öylece duruyordu. Yanına gidip kafamı omzuna yasladım.

"Kolların nasıl oldu fıstık?"

"İyi Ömer." Dedim kocaman gülümseyerek.

"Ömer kardeşim al şu siparişleri al çişim var valla işiyeceğim şuraya." Dediğinde yüzümü buruşturdum. Ömer kafasına bir tane patlattıktan sonra güldü.

Derin ve Mert tatlılarını yedikten sonra kalkmadılar çıkışa kadar beni bekleyeceklerini söylediler. Zaten çıkış saatimiz gelip çatmıştı.

"Ömer, bir fikrim var biraz geç kapatalım şöyle hep beraber sohbet edelim nasıl olur?"

"İyi olur aslında." Dedi. Daha sonra Derin ve Mert'i iş arkadaşlarımla tanıştırdıktan sonra sohbete başladık. Fırat bir süre yanımızdan ayrılmıştı geri geldiğinde elinde tabu kutusu vardı. Hepimiz sevinçle el çırparken Ömer göz baydı.

"Beni bulaştırmayın."

"Ya Ömer. Mızıkçılık yapma hadi oynayalım." Dediğimde kabul etti. grupları oluşturduk ben,Ömer ve Fırat. Minel,Derin ve Mert.