Kahve Kokulu Kadın-35

598 39 35
                                    

Bölüm Şarkısı; Selçuk Balcı-Ayrılamam. Benim de çok sevdiğim bir şarkıdır. Bu bölüme çok uyacağını düşünüyorum. İyi okumalar

KAHVE KOKULU KADIN ZAMANI!

Tam bir adım atmıştım ki,

"Ben de seninle gelebilir miyim?" Dedi.

"Gelmek ister misin?"

"Herşeyden çok, küçük kız kardeşimin hayatını kurtardı ona bir teşekkür borçluyum." Gülümsedim.

"Eğer ona saldırmayacaksan gelebilirsin."

"Senin için onu sevmeye bile çalışacağım." Dediğinde yine Ozan'ın sözleri geldi aklıma.

"Biliyor musun, ona yumruk attığın zaman sana karşılık vermemesinin sebebini sorduğum da o da bana 'Senin için' demişti."

"İkimizde seni çok seviyoruz."diye fısıldadı. Duymadığımı sandı ama duymuştum. Afra benim yerime çalışmak için Zeynep Hanım'a ısrar etse de Zeynep Hanım kabul etmemişti 'Defne'nin size ihtiyacı var onu yalnız bırakmayın.' Demişti. İşte o da benim için abladan öteydi. Afra,Ömer ve ben hastaneye gelmiştik.

"Songül Hanım, uyanmadı mı?" Dediğimde olumsuz anlamda kafasını salladı.

"Hadi hemşireye git seni hazırlayacaklar, sevdiğinin yanına gireceksin." Dedi gülümseyerek. Heyecanla Afra'ya döndüm.

"Duydun mu?" Afra kafasını salladı bende hızla hemşirenin yanına gittim. Bana giyinmem için temiz önlükler verdi. Ozan'ın kaldığı odanın kapısının önündeydim. Ömer, Afra ve Ozan'ın ailesi bana bakıyordu.

"Ona ne söylemeliyim?" Dediğimde.

"Ona onun uyanmasını dört gözle beklediğimi söyle." Dedi Ömer. Afra ve ben ona şaşkın şaşkın bakarken o gülümseyerek kapıyı işaret etti. İçeri geçtiğimde içerisi soğuktu ve cihaz seslerinden başka hiç ses yoktu.

Ozan'ın yanına yetiştiğimde camekandan bana baktıklarını gördüm. İyi de siz böyle bakarken ben nasıl konuşacağım onunla! Yanına sandalye çekip oturdum. Elini tuttuğumda buz gibiydi. O sevdiğim ellerinde can yoktu sanki.

"Ozan." Dediğimde kalp atışı hızlandı. Gülümsedim ve elini öptüm.

"Uyan sevgilim, gözlerini çok özledim.. Kokunu özledim.. hastane kokusu sinmiş üstüne.. artık uyan.." kulağına doğru yaklaştım.

"Dudaklarını da çok özledim." Diye fısıldadım.

"Ömer de burada. Sanırım artık bizi anlıyor, dedi ki; 'Onun uyanmasını dört gözle bekliyorum.' Hem bana baksana sen, bu kadar kendinden mahrum bırakman yeter! Uyan artık. Öz-le-dim."

"Ozan.. ben sen olmuşum da haberim yokmuş, ben sen olmuşum da fark edememişim, senin canını acıtan benim canımı acıtıyormuş meğer. Meğer aşk buymuşta ben yeni anlamışım. Meğer ben seni kaybetmekten çok korkuyormuşum, meğer ben senin bahsettiğin kadar yürekli değilmişim. Meğer ben senden vazgeçemeyecek senden gidemeyecek kadar korkakmışım. Sende gitme hı? Ben seni hiç üzmem ki.." hemşire kapıyı açıp çıkmam gerektiğini söylediğinde ayağa kalkıp saçlarını okşadım. Alnına dudaklarımı bastırıp kulağına eğildim,

"Seni çok seviyorum tutaste." Elini bırakıp kapıya doğru ilerlemeye başladım. Makinenin sesi dümdüz gelmeye başlayınca telaşla Ozan'a döndüm.

"Ozan!" Diye bağırdım.

"Ozan! Ozan! Beni sakın bırakma! Gitme Ozan!!" Hemşire gelip beni hızla odadan çıkarttı.

Kahve Kokulu KadınWhere stories live. Discover now