You're A Little Late, I'm Already Torn

4.9K 193 59
                                    

Merhabaaa :D Yine ben :D Bu bölüm için baya bekledim çünkü bir türlü +100 olmadı yani eğer o kadar çirkinse bu hikaye artık yb yayınlamam çünkü benimde yazmaya isteğim kalmıyor. Neyse bu bölüm kısa ve hüzünlü oldu. Artık kısa yazzıcaam :) +100 +15 sonra yb. İyi okumalar :)

Multimedia daki şarkı son sahne için :')

Resim <3

Okul çantamı ve anahtarlarımı girişe fırlattım odama doğru giderken salondan gelen seslerle kafamı oraya çevirdim.

‘’Ah Harry gelmişsin! Seni arkadaşımla tanıştırmak için sabırsızlanıyorum’’

Benim yaşlarımda olduğunu anladığım siyah diktiği saçları ve ela gözleriyle bana bakıyordu.

‘’Ha’’ Ufak bir dalgınlıktan uyanıp ‘’Merhaba’’ diyebildim.

‘’Zayn bu Harry, Harry bu da Zayn’’ Nazikçe uzattığı eli sıktım. Onu salonda bırakıp mutfağa geçtik.

‘’Bu çocukta kim? Sevgili falan mı yaptın?’’

‘’Saçmalama Harry o benim tipim değil, senin’’ Gözlerim fal taşı gibi açıldı.

‘’Ciddi değilsin değil mi?, Louisi onunla mı kıskandırmamı istiyorsun?’’

‘’Ne olmuş?’’ dedi yalandan bağırarak. ‘’Sana yardım edeceğim dediğimde ciddiydim’’

‘’Hayır değildin, değildin, değilim de bana’’ Kafamı sallayıp omuzlarından tutmuş dürtüyordum.

‘’Ciddiyim, hem ona baksana o çok… masum ve tatlı biri.. ve de yakışıklı’’

‘’Hayır o bir kere yakışıklı falan değ-‘’ kafamı uzatıp içeride oturan yeni tanıştığım çocuğu süzdüm. ‘’Tamam yakışıklı olabilir ama buna imkan yok’’

‘’Çeneni kapa ve şu mısırları masaya götür’’ Elime tabağı koyup sırtımdan hızlıca ittirdi. Düşüyordum seni salak!

*

‘’Biliyor musun ‘Bad Life's’ eğer film olarak yapılmasaydı, dizi olarak yayına geçecekti ve kesinlikle benim favorilerimdendir’’

Bıkkınlıkla önümdeki mısırdan avuçla ağzıma tıktım konuşmamak için büyük çaba sarf ediyordum. Gerçekten sıkılmıştım. Tamam Zayn iyi biri ve güzel hobileri var sadece bana göre değil. Sürekli filmlerden ve küçüklüğünden bahsetmesi yetmiyormuş gibi bir de bana soruyordu. Sormasana be! Konuş sen ben de dinliyormuş numarası yapıyım.

‘’Harry?’’

‘’Ne?’’ Birden düşüncelerimin içinden çıkan kaba ve yüksek ses irkilmesine neden oldu.

‘’Hiç sadece ben gitsem iyi olacak yarın görüşürüz’’ sevimli bir gülümsemeyle kapıya doğru ilerledi. Son anda dönüp bana sarıldı. İlk karşılık vermedim ama ayıp olmasın diye sarıldım. Kapıyı çıkması için açmıştım (sarlmadnoncexd) ayrılmamızla karşımda elinde çikolatayla Louyi görmem bir oldu.

Gülen yüzü düşmüş bir bana bir de elinin hala belimde olduğunu hissettiğim Zayn’e bakıyordu. Ah. Oyun mu istiyorsun Tomlinson, tamam sana bunu vereceğim.

‘’Gitsem iyi olacak görüşürü-‘’ dudaklarımı onunkilere bastırdım ve geri çekildim. ‘’Görüşürüz bugün harika zaman geçirdim’’ Zayn’e el sallayıp yolladıktan sonra gözlerimi louye çevirdim donmuş gibi duruyordu. Ne kadar dokunmasam da buz gibi kesildiğini içeriye doğru estirdiği soğuk havadan anlayabilirsiniz.

Onu kapıda bırakıp odama çıktım. Biraz sonra kapı açıldı ve hala elinde tuttuğu çikolata paketiyle yanıma oturdu.

Gayet sakin görünüyordu yani bu da işe yaramamıştı. İç çekip geriye doğru kafamı attım.

‘’Sen ne yaptığını zannediyorsun Gerizekalı?’’ Galiba yanılmışım. Sakin değildi. Elindekileri odanın bir köşesine fırlatıp ayağa fırladı (cumleyebah) Oturur pozisyona geçip onu izledim.

‘’Sen- sen benimsin Moron kafa. O pisliği saçlarıyla sikerim!’’ Söyledikleri beni kızdırması gerekiyordu ama hoşnut olmuş gibi gülümsüyordum. Beni sahiplenmesi hoşuma gidiyordu.

‘’Aptal.Aptal.Aptal. Siz, siz onla ne yaptınız?’’ sesi git gide yükseliyordu. Oturduğum yataktan kollarımdan tutup kaldırdı. İki eliyle sıkıca kavradığı kollarımı daha çok sıkarak tekrarladı ‘’Si- O- sana, yoksa? !’’ kollarım gerçekten acımıştı. ‘’Lou bırak beni acıtıyorsun gerçekten’’

Geriye çekilip ellerini başının iki yanına yerleştirdi arkasını dönmüş öylece duruyordu. Elimi omzuna koymak istedim ama geri gitti. Dokunmama izin vermiyordu. ‘’Biliyor musun senden daha iyiydi!’’ dediklerimi kulaklarımla işittikten sonra elimle ağzımı kapattım. Önünü döndüğünde ağladığını fark ettim. Onu ağlatmış mıydım? Duvara sürterek yere çöktü ve bacaklarını kendine doğru çekti elleriyle onları sardı. Deli gibi ağlıyordu. Kız gibiydi bu haliyle. Kendime gelip yanına çömeldim. Elleriyle bu sefer yüzünü kapattı. Ellerimi onunkilerin üstüne koydum. ‘’Hayır Lou, öyle değil gerçekten ağzımdan çıktı birden’’ Gözümden yaş geldiğini hissettim. Başımı elleri üstündeki ellerime yasladım ve cevap vermesi için bekledim. Ama tek kelime etmiyordu.

‘’Yalan söyledim Louis, olmadı öyle bir şey, o öpücük önemsi-‘’

‘’Sus’’ demişti ağzından tek çıkan bu değildi. Ellerini çekip ıslak gözlerini benimkilere dikti. ‘’Biraz geç kaldın Harry, ben çoktan kırıldım.’’ 

‘’Düzeltmeme izin ver Louis, söz veriyorum böyle bir aptallık yapmayacağım’’

Ellerimi dizlerine yerleştirdim dudaklarına doğru eğildim. Elleriyle beni iteceğini tahmin ediyordum ama o tam tersine kafamdan hızlıca tutup dudaklarıyla buluşturdu. Çok kısa sürmüştü. Elleri yanaklarımı okşuyordu. ‘’Onlar- Onlar artık bana ait değiller, hissetmiyorum Harry.’’

Oturduğu yerden kalktı ve ufak kararsızlığından sonra kapıyı açıp çıktı. Olduğum yerde kalmıştım. Her şeyi düzeltmek yerine daha beter hale getirmiştim.

‘’Onlar bana ait değiller’’ söyledikleri kalbimi keskin bir bıçak gibi kesiyordu.

‘’Son, sadece son mudur? Bir şeyin bittiğini belirtmek için mi kullanırız yoksa başka bir şeyin başladığını belirtmek için mi? 3 Kelime diğer 3 kelimeyle yan yana gelince ne olur? Son ve Aşk iki aynı şey miydi acaba? Bilmiyorum. İnan bana bilmekte istemiyorum. Ama bizim için son bir başlangıçtı, en azından ben öyle umuyordum.’’

We are a secret, can't be exposed.(Larry Stylinson-1D Atty 2013 En iyi BoyxBoy)Where stories live. Discover now