The End Of The Book

2.7K 100 22
                                    

Bölümün adı bölümün adı tüm hikayenin değil. :)

İyi okumalar :)

''Not all story has a end, ours just begun.''

 

‘’Harry!’’ diye çığlıklar yükseliyordu otelin çevresinde, ismimi binlerce kızın aynı anda söyleyeceğini aklım almazdı. El salladım, arabadan iner inmez hepsine, bazılarına imzada dağıtabildim fakat fotoğraf çekilmeye çalışanlara izin verilmiyordu, ite kakıla otelin içine girdim. Üst kattaki odama merdivenleri kullanarak çıktım. Bu gece ilk canlı performansımı sergileyecektim yüzbinlerce insanın karşısında. O yüzbinlerin arasında olmasını istediğim tek bir kişi vardı; Louis.

1 haftadır ne telefonla konuşmuştuk ne de yüz yüze görüşmüştük. Özlüyordum onu, içten içe ağlıyordu kalbim, kime sorsan ‘mutlu o’ diyorlardı; Yalancıya da yalan mı söylüyorsun deseler yine Hayır derdi.

‘’Harry son 2 saat’’ dedi son zamanlarda benim yanımda olan Jennet adında ki tatlı yardımcım. Başımı salladım elimde ki gömleklerden hangisini giyeceğime karar vermeye çalışırken.

‘’Maviyi dene.’’

‘’Efendim?’’

‘’Öyle bir süzüyorsun ki gömlekleri neredeyse eriyecekler.’’ Dedi gülerken.

‘’Bu aralar dalgınım Jen. Biliyorsun durumu.’’

‘’Bilmez miyim hayatım. Ben de senin kadar üzülüyorum ama ünlü olduğunda ki dünyayla geldiğin yerde ki dünya aynı olamıyor.’’

‘’Neyse ben denemeye gidiyorum.’’

Üstümü giyindim, saçımı da yaptıktan sonra sıra da şov vardı. Heyecanlı mıydın diye bir soru sorsalar ne diyeceğimi bilmiyordum. Çünkü değildim, mutsuzdum ben nasıl heyecanlı olabilirdim. İsmimi seslendiler stüdyodan, genç sarışın bir bayan elimi sıktı, içeri girer girmez alkışlar başladı, yine ismim yankılanıyordu tüm alanda. Ama hiç biri özel hissettirmiyordu; onun ağzından yuvarlanarak çıkan kelimeler gibi değildi hiç biri.

‘’Peki, Harry kaç yaşındasın?’’ dedi yapmacık gülümsemesi ve silikon dudaklarıyla sunucu.

‘’19’’ dedim bir çırpıda. (Kızlar yaşı kaçırdım bu hikayede artık bunla devam ederim.)

‘’Uhm’’ diye garip bir ses çıktı yapmacık dudaklarının arasından, gözlerini radar gibi üstümde deniyordu.

‘’Kolye?’’ dedi. Sanki bir anlamı var onun ifadesiyle işaret ediyordu, göğsümde biten demir uçlu kolyeyi.

‘’Evet, kolye.’’ Dedim dalga geçer gibi. Salondakileri güldürmeyi başarmıştım. Sunucunun sinirli bakışları herkesi susturmaya yetti gerçi.

‘’Anlamı var mı?’’ Uzamaktan bitap düşmüş tırnaklarını koltuğa geçirdi sandım bir ara.

‘’Hayır yok, bilirsiniz kolye kolyedir.’’ Sahte bir gülümseme daha. Bugün kredimi doldurdum gibi.

Birkaç saçma diyalogdan sonra Albümümden birkaç şarkı seslendirdim daha sonra oradan ayrılıp otelime geri döndüm. –Peşimden gelen büyük kalabalığı unutmayalım.-

*

‘’Daha ne kadar Rüya görebilir ki?’’

We are a secret, can't be exposed.(Larry Stylinson-1D Atty 2013 En iyi BoyxBoy)Where stories live. Discover now