31.Bölüm

146K 4.7K 1.1K
                                    

Bölüm geç geldi biliyorum. Bunun için sizden özür diliyorum. Yazım yanlışlarım varsa şimdiden affedin. 

bölüm şarkısı ; Elif Kaya _ Bir bilebilsen... 

İyi okumalar...

---------------------------------------------------------------------------------

Sol elimin yüzük parmağına taktığım tek taş yüzüğe, engel olamadığım bir sırıtmayla bakarken babam salonda bir o tarafa bir bu taraf dönüp duruyordu.

Ezranın yaptığı süpriz evlilik teklifinin ardından ortalık 'azıcık' karışmıştı.

Şöyle ki ; apar topar ayrıldığımız mekandan sonra eve gelmiştik. Ezranın yaptığı teklif benim her ne kadar hoşuma gitmiş olsa da, ebeveynlerimin bu şekilde düşünmediğine emindim.

"Aptal aptal sırıtma Hira !" Annemin beni cimcikleyerek tıslamasıyla dudaklarımı birbirine bastırdım. Ezra karşımdaki tekli koltukta, bacak bacak üzerine atmış oturuyordu.

Kaş göz işaretiyle bacağını indirmesini anlatmaya çalışsamda umursamadan babama çevirdi bakışlarını.

"Almıyor, aklım beynim almıyor !" Babam kendi kendine söylenirken, dudaklarımı dişlemeye başlamıştım.

Annem ve babamın Ezradan pek haz etmediklerini biliyordum. Bu konuda onlara hak da veriyordum ama bende seviyordum be !

Tabi seversin şu boya, posa endama bak !

İç sesim yine oynaklaşmaya başlayınca onu susturup genzimi temizledim.

Herkes konuşacağımı sanıp bana bakarken, "G-gıcık tuttu da" diyebilmiştim mahçupca.

Babam sabır dilercesine kafasını yukarı kaldırıp birşeyler mırıldandı. Daha sonra Ezraya atabildiği en sert bakışları atınca, dananın kuyruğunun kopacağı an gelmişti.

"Sen nasıl bir adamsın lan ! Önce kızımı zorla al elimden. Sonra istemediği halde evliliğe zorla, nişanlan. O da yetmezmiş gibi öldü taklidi yap herkesi alt üst et ! Benim kızım senin gibi bir herif yüzünden az daha canına kıyacaktı be ! Şimdi de gel herkesin ortasında evlenme teklifi et..."

Babamın sözleri üzerine Ezraya baktığımda sakin kalmaya çalıştığını sıkılan yumruklarından ve seğiren gözünden anlayabiliyordum.

"Ama aptallık benim kızımda !" Babamın alev saçan gözleri bana değdiğinde, kafamı yere eğdim.

O esnada Ezranın hızla yerinden kalktığını hissetmiştim.

"Sakın kafanı yere eğme Hira ! Biz yanlış birşey yapmadık. Sadece birbirimizi sevdik. Doğrularımızla veya yanlışlarımızla ! Ben ne yaptıysam onu korumak için yaptım Haldun bey. Evet, başlarda çok hata yaptım. Hirayı üzdüm, kırdım hatta ağlattım ama o her üzülüp kırıldığında ben öldüm ! Her ağladığında, yüreğim alev alev yandı benim ! Şimdi, onun da beni sevdiğini biliyorken, kimse alamaz elimden !"

Ben bu adama bir kez daha aşık olmuştum... Şu an boynuna atlayıp deli gibi 'Seni seviyorum' diye bağırasım geliyordu ama böyle birşey yaparsam babam kesin kalpten giderdi.

Göz ucuyla babama baktığımda, çenesini sıvazlarken gördüm. İkilemde kalmış gibi bir hali vardı. Bakışları yanımda oturan anneme kaydı. Aralarında gizli bir konuşma yaşanıyormuş gibi sadece birbirlerine baktılar.

Aşk buydu belkide. Kelimeler bile olmadan anlaşabilmekti... Sevene sevdiğinin gözleri yeterdi...

"Sen seviyor musun ?" Parmağımdaki yüzükle oynamaya devam ederken, yine bir cimdikle kendime geldim. Anneme baktığımda babamı gösteriyordu.

ŞebefruzWhere stories live. Discover now