9 - Gizemli Adam.

4K 365 40
                                    

"Vay be çok güzel bir tatildi, şimdi eve gelmek çok zor." dedi Hoseok tabağından çatalla yemek yerken.

Dün akşam eve gelmiştik. Ve ben hala oranın etkisindeyim. İlk gün burnumun kanaması dışında, diğer günler mükemmel geçmişti. Neredeyse hep bir arada eğlenmiştik. Çocuklarla çok yakınlaşmıştım. Onları tanıdıkça daha da seviyordum.  Hepsinin içinde farklı bir karakter vardı,  hepsi de çok iyi niyetliydi. Kalpleri gerçekten saftı.

"Bu akşam erken yatsam iyi olacak,  şu iki günde eğlenirken bir yandan da yoruldum." dedi NamJoon.

Yemek masasını ben ve Jungkook topladık. Salona geçtiğimde NamJoon,  Yoongi ve Hoseok çoktan yatmaya gitmişti.

"Benim odamda işlerim var,  size iyi geceler." diyerek SeokJin'de kalktı.

"Bende odama çıkıyorum,  iyi geceler." diyerek bende odama gittim. Laptopum şarjdaydı. Çıkarıp yatağımın üzerine koydum.  Bu aralar canım baya sıkılıyordu. En sevdiğim şeylerden biri ise araştırmaktı.  Küçüklükten beri en büyük hobilerim arasında uzayı ve evreni araştırmak vardı.  Neden böyle bir şeye taktığımı bilmiyorum ama bu benim için değişmeyen bir hobiydi.  Ne zaman canım sıkılsa laptopumu açar, bir şeylere bakardım. Evren,  uzay tamamen bilinmeyen bir boşluktu. Bu dünyayı bile daha tam olarak keşfedememişken, uzayı keşfetmek şuan için zaten imkansızdı.

Laptopun saatine baktım. Tam bir buçuk saattir araştırma yapıyordum. Son okuduğum makale cidden çok etkileyiciydi. Uzaylılara inanan biri olarak bu makale beni etkilemişti. Laptopumu kapatıp masanın üzerine koydum. Pijamalarımı giyip yatağa uzandım. Uyku gözlerimin kapanmasını sağlarken, engel olmadım ve kendimi bıraktım.

Yataktan sıçrayarak kalktığımda hızla etrafıma baktım. Rüyamda köpekler tarafından kovalanıyordum ama normalde köpeklerden korkmuyorum. Yataktan kalkıp terliğimi giydim.  Biraz hava alsam iyi olacaktı. Balkona çıkıp temiz orman havasını içime çektim.  Gece bahçenin ışıkları hafif loş bir ortam yaratıyordu. Havuz saf bir mavilikte parlıyordu.  Buradan bakıldığında ağaçlar uçsuz bucaksız bir siyahlıktı.

Gözlerimi kapatıp temiz havayı tekrar içime çektim. Ormana doğru baktığımda dikkatimi bir şey çekti. Çaktırmadan o tarafa doğru baktım. Gördüğüm şey hareket ettiğinde önce bir kaç saniye öylece bekledim.  Sonra elini gördüm.  Bu bir insandı. Ağaçların arasından çıkıp havuza doğru geldi. Beni görmemişti. 

Hızla içeri girip perdenin arkasına geçtim.  Kafamı çıkarıp aşağı baktım.  Adam eve doğru bakıyordu,  tamamen siyah giyinmişti ve yüzünde maske vardı. Kıyafetleri bizim kıyafetlerimiz çok benziyordu. Hızla kapıya ilerleyip odadan çıktım.

Önünde durduğum ilk oda Yoongi'nin odasıydı.  İçeri öylece dalamazdım. Koridorda bağırsam bu seferde ayaklanma olabilirdi. Hızla Yoongi'nin kapısına vurdum. İçeriden bir homurdanma sesi geldi "Yoongi, benim Seulgi,  acil bir durum var." dedim yüksek sesle.

Kapı yirmi saniye kadar sonra açıldı "Ne oldu?"

"Bahçede bir adam var. Evi gözetliyordu." dedim aceleyle. Yoongi hızla odadan çıktı "Diğerlerini uyandır sen. Ben bakmaya gidiyorum." dedi ve koşarak koridorda ilerledi.  Hemen Jin'in odasına gidip kapıyı çaldım.

Kapıyı, Yoongi'den daha çabuk açmıştı.

"Bahçede bir adam gördüm Yoongi'ye haber verdim o aşağı indi." dedim yine aceleyle. Şaşkın bir şekilde bana baktı. 

"Tamam, ben aşağı iniyorum sen burada kal." dedi ve o da koşarak gözden kayboldu. O gittikten sonra koridorda öylece kaldım. Ne yapmam gerekiyordu?

Arkamda ki kapı açıldığında hızla arkamı döndüm.

"Neler oluyor?" TaeHyung'a da aynı şeyleri açıkladım.  O da hızla diğerlerinin odalarının kapılarına vurup yanıma geldi. Hepsi hızlı bir şekilde uyanmıştı. TaeHyung kapılara vururken acil durum dediği için Hoseok ve Jimin odadan tişörtsüz çıkmıştı.

Tişörtsüz!

Ne yapacağımı bilemediğimden arkamı döndüm.

"Bu ne? Siz bir kızla aynı evde yaşıyorsunuz!  Gidin tişört giyin!" dedi TaeHyung birden. 

Daha önce şelaleden atlarkende görmüştüm ama ikisi farklı durumdu. Jimin ve Hoseok üzerlerine tişört giyip hemen çıktılar.  TaeHyung onlara durumu anlattı. Jungkook ve beni evde bırakıp aşağı indiler.
Bende Jungkook'un alıp benim odama götürdüm ve balkona çıktık.

"Bu çok tuhaf.  Buraya asla kimse gelemez.  Ayrıca geceleri evin etrafında hareket sensörleri var. Bu sensörleri bilmeyen birisinin geçmesi imkansız. " dedi Jungkook.

Çocuklar bahçede dikilmiş bir şey konuşuyordu.  Önce bahçeyi aramışlardı.

O sırada ağaçların arasından bir ses geldi. Hepsi aynı anda oraya doğru koşmaya başladığında bizde Jungkook'la pür dikkat ormana bakıyorduk.

"Bizde aşağı inelim." dedi Jungkook.  Kafamla onayladım. Hızla aşağı gittik. Biz indiğimiz de diğerleri de bahçeye geliyordu.

"Biri vardı ama kaçırdık." dedi Hoseok öfkeyle.

"Bir hayvan falan değildi değil mi?" dedi Jin.

"Hayır gördüm eli ayağı olan bir insandı." dedi TaeHyung.
Bende kafamı salladım "Evet kesinlikle bir insandı."

Hepimiz salona geçtik.

"Seulgi adamın tipi nasıldı?" dedi SeokJin.

"Yüzünde maske vardı. Aslında...  Tuhaf ama...  Bizim gibiydi. Yani onu bizim ekipte görsem bizden biri olduğunu düşünürdüm.  Bizim gibi giyinmişti." dedim.

"Hareket sensörleri az önce kapatılmış." dedi Jungkook hayretle.

"Bunu kim yapabilir?" dedi Yoongi.

"Hareket sensörlerinin yönetimi bizde ve merkezde var. Kimse kapatamaz. Merkez ve bizim dışımızda." dedi laptopta bakarken.

"Bizden biri değil... Ama merkez neden kapatsın?" dedi Namjoon merakla.

"Ah bu çok sinir bozucu.  Bunu emin olmadan söylemek istemiyordum. Yani hala emin değilim ama bir şey var." dedi SeokJin.  Saçını geriye attı.  Gergin olduğu belliydi.

"Sorun ne?" dedi Jimin.  Şimdi hepimiz merakla ona bakıyorduk.

"Bir süredir bunu araştırıyorum. Son iki görevde şüphelerim iyice arttı..." dedi ve duraksadı "Bu merkezle ilgili bir sorun."

"Ne demek istiyorsun?" dedi Yoongi. Artık hepimiz daha da dikkatli bir şekilde dinliyorduk.

"Sanırım merkez bize ihanet ediyor." dedi SeokJin.

X X X

Kitap öyle rastegele ilerlemeyecek. Asıl bölümler ve konu buradan sonra ortaya çıkacak.  Merkezin ihaneti sizce nasıl bir şey?  Neler düşünüyorsunuz?  Yorum ve oyları unutmayın 😃

EKİP: Yeni Üye |SeulMin| ✅Where stories live. Discover now