"Düşmanları Çatlatmak"

53.8K 1.9K 193
                                    

Üzerimde dolaşan  sinirli  gözlerini fark ettikçe Sudeye karşı biraz daha gülümsedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerimde dolaşan  sinirli  gözlerini fark ettikçe Sudeye karşı biraz daha gülümsedim.Baran'a bakmamaya çalışmak zordu.

Onu inadımla birlikte zor ikna etsem de sonunda üstümde bir değişiklik yapmadan partiye gelebilmiştik.Ama fazlasıyla sinirliydi.

Bende ona trip atıp Sudenin yanında takılıyordum.

"Yalnız var ya adama her ne yaptıysan  sana çok kötü bakıyor Maral''. 

Omuzlarımı silkip ''Banane.Sen de biliyorsun benim huyumu.'' dediğimde kolumu tutarak bar sandalyelerinden birine oturtmuştu beni.''Sende hamilesin bu topuklularla ayakta duruyorsun.'' önümüzden geçen garsona dönüp elinde tuttuğu tepsilerden alkolsüz olan içecekleri sorduğumda birisini bana uzatmasıyla bir yudum alıp Sude'ye döndüm.Hakikaten bazen karnımda taşıdığım ikinci canımı unutuyordum. Buna belki zamanla alışırdım ama bu unutkanlığım yüzünden başıma daha neler iş açacağım bilmiyorum. Sudeyi tuvalete giderken bile yanımda götürsem iyi olurdu. 

''Baran yanına gitmeni istiyor'' dedi gözlerini arkama sabitleyip ''Sanırım gazetecilerle bir kaç işiniz var..'' diye kıkırdadığında kaşlarımı çatıp arkama döndüm. Ah evet.Bana gelmem konusunda elini sallıyordu. Bardağımı masaya bırakıp ''Sanırım gitsem iyi olacak.'' deyip eteğimi bacaklarıma çekiştirerek Baran'nın yanına vardım. 

Ona gülümseyerek  yaklaştığımda bana aynı şekilde karşılık verip elini belime sarıp yanağıma bir öpücük bıraktı.Kameralara karşı her ne kadar utansam da yanaklarımın kızardığına emindim.Uzun zaman olmuştu gerçekten.. 

''Size bahsettiğim sürprizi  Maralamın ağzından duyun istedim..'' deyince debinden beridir  kameralara konuştuğunu anladım ve kolumu kaldırıp sırtına koydum. Nasıl söyleyebilirim bilmiyordum ki.Dilim tutulmuştu sanki. 

Uzun süre Baran'a baktım.Gözlerinin içi parlıyordu resmen.Onu hiç bu kadar mutlu görmemiştim.Sonuç olarak o mutlu iyi göründüğünde ben onun iki katı oluyordum.

Gazetecilere döndüm ve dudaklarımı araladım. ''Artık 3 kişi oluyoruz.Eğer Allah sağlıklı doğmasını nasip ederse bir bebeğimiz olacak..'' dayanamayıp başımı Baran'nın omzuna koydum. Öyle utanmıştım ki,görende bunu söyleyen ben olmadığımı sanırdı.

Kameramanların geleni bize tebrikler yağdırırken teşekkür edip yanlarından ayrıldık.Baş başa kaldığımızda onun yanından ayrılmak imkansızın da imkansızıydı.Elimi tutmuş bırakmıyor,aynı zamanda da gözlerini benden ayırmıyordu. İleride Dorukla birlikte oturan Handeyi gördüğümde kolumu kaldırıp ona çocukça el sallayıp 32 dişimi göstererek güldüm.Eliyle bana uzaktan öpücük attığında karşılığını alır almaz kocaman gülümsememi dudaklarımdan ayırmayıp etrafa göz gezdirdim. 

Birden neler olduğunu anlamadan çenemden tutup kendi yüzüne çeviren Baran çatık kaşlarıyla gözlerini dudaklarıma sabitleyince ''Bir daha insanların içerisinde bu kadar güzel gülersen senin o dudaklarına acı biber sürerim.'' dedi. 

Pardon Bayım!! (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin