13.Bölüm

59K 3.2K 299
                                    

Derin bir nefes aldım. Aidan'ı yemeğe benim çağırmamı söylemişti Zoe.

Pekala, Aidan haklı olabilirdi. Sonuçta bunu onlara anlatmalıydım. Böyle yaparak kendimi daha da önemlisi bebeğimi riske atmıştım.

Ama onunda beni anlaması gerekiyordu. Henüz gerçekliğinden bile emin olmadığım birşeyi onlara nasıl anlatabilirdim?

  Aidan'ın kapısını tıklattım. İçeriden ses gelmeyince bir kez daha tıklattım. Ama time ses gelmedi.

  Elimi kapının koluna götürdüm ve yavaşça aşağı indirdim.

Gözlerimi yavaşça odada gezdirdim. Burada görünmüyordu. "Aidan?" dedim ve birkaç saniye bekledim. Cevap gelmediğinde burada olmadığına emin olmuştum.

Yavaş adımlarla aşağı doğru inmeye başladım. "Zoe!" dediğim zaman ses gelmedi. Aşağı indiğimde evin içinde soğuk bir sessizlik hakimdi.

İçimde bir korku oluşurken mutfağa yöneldim. "Zoe?"

Mutfakta Zoe'nin hazırlamakta olduğu yemek duruyordu. Ama Zoe'den bir eser yoktu.

  "George?" diye seslendim bir umut.

Ondan da ses gelmeyince hızla salona geçtim. "Aidan!" diye bağırdım. Salonda boştu!

Kendimi yapayalnız hissediyordum. Sanki kocaman dünyada tek başımaydım.

İçimde kötü bir his vardı. Havanın bulutlu ve yağmurlu olmasıysa bunun diğer duygulara -endişe, korku gibi- dönüşmesini sağlıyordu.

İçimdeki bu hissi durduramıyordum. Annem sandığım kişinin annem olmadığını yeni öğrenmiştim. Bunun üstüne Aidan'la kavga etmiştik. Sonrasında hepsi ortadan kaybolmuştu.

Bunlar benim gibi sıradan bir insana göre fazlaydı.

Ailem gibi gördüğüm George ve Zoe'nin, neler hissettiğimi bilemediğim Aidan'ın bir anda ortadan kaybolması beni endişelendiriyordu.

Kaybetme duygusunu tekrar tatmamla beraber zihnimde, raflara kaldırılmış, unutulmuş görüntüler canlanmaya başladı.

Annemin - yani annem sandığım kişinin - babamı tehdit etmesi...

Ama bu normal değildi. Çünkü annem sandığım kadının elini boğazıma sarıp babama bağırarak birşeyler demesi...

Babamın ona sinirlenip bağırmaya başlaması ve annemin gözlerinin yeşile dönmesi.

Yeşil mi?

O sırada Ashley'in dedikleri aklıma geldi.

Mor ve yeşil büyücüleri simgeler. Mor gözlü büyücüler, yeşil gözlü büyücülere göre biraz daha güçlüdür.

Olamaz! Bu... Bu nasıl olurdu?

Annem, yani o büyücü müydü? Ama Aidan kokusunun insana benzediğini söylemişti.

Büyü mü yapmıştı? Bu olabilir miydi ki?

O sırada zihnimdeki görüntüler akıl alamaz görüntülere dönüştü. Babamın gözleri mora dönüştü.

O sırada annem sinirle konuşmaya başladı. "Eğer bana zarar verirsen Erica'yı ölmüş bil! Şimdi Erica'ya zarar vermeyeceğim. Ama istediğim şeyi yapmazsan kızını ölmüş bil!"

Onun bu tehditi karşısında babam annemin yanında duran küçük halime baktı. Gözlerinin yaşadığını gördüğüm zaman gözlerimin dolmasına engel olamadım.

"Ne istiyorsun?" diye sordu.

"Gücünü istiyorum. Mor gözlü büyücü gücünü." dedi sırıtarak. Babam gözlerini açarak ona baktı. "O zaman ölürüm."

"Sen yaşarsan da kızın ölecek." dedi tehlikeli bir şekilde gülümseyerek. Babam gözlerini korkarak etrafı izleyen küçük kıza çevirdi. "Seni seviyorum kızım. Seni seviyorum Erica." dedi ve anneme bakarak başını salladı. Annem babama baktı ve ağzını oynatarak birşeyler söylemeye başladı. Onun sözlerini bittiğinde babam titreyerek yere düştüğü zaman korkarak çığlık attım. Bu görüntüyü durdurmak, bu unuttuğum görüntüyü sanki hiç hatırlamamışçasına zihnimin tozlu raflarına geri koymak istiyordum.

Babamın titremesi kesildiği zaman ağzından çıkan mor bir ışık süzmesi annemin ağzının içinden süzüldü. Annem gözlerini sımsıkı kapattı. Açtığı zamansa gözleri yeşil ve mordan oluşuyordu. Göz bebeğinin etrafında önce yeşil geliyordu. Ardındansa mor...

Annem benim küçüklüğüme baktı ve birkaç kelime mırıldandı. Ben başımı tutarak yere yığılınca bana baktı ve konuşmaya başladı. "Bütün bu olanlardan habersiz yaşaman gerek Erica. Senin gücüne ihtiyacım yok. Ama gücün tehlikeli olabilir. Şimdi insana dönüştüreceğim seni. Eğer gerçek anneni bulursan tekrar mor gözlü büyücü olacak ve eski gücüne kavuşacaksın."  dedi ve birkaç kelime mırıldanmaya başladı.

Bu gördüklerim, omuzlarımdaki yüklerin üzerine eklenince ruhsal olarak çöküşüm sanki bacaklarımın beni taşıyamadığı hissini veriyordu. Bu hissi sevmemiştim. O nedenle kendimi ve bedenimi yormamayı seçerek bedenimi serbest bıraktım. Dizlerimdeki sızı, kalbimdeki sızıyı bastıramıyordu. Ve ben hayatımda kalbimin bu kadar acıdığını hissetmemiştim. Gerçekleri öğrenmek iyi birşey olabilirdi. Ama gerçekler kaldıramayacağım kadar ağır, kalbimi acıtacak kadar acı verici, en nefret ettiğim üzüntü duygusunu hissetmemi sağlayacaksa öğrenmemeyi tercih ederdim.

Zihnimde oluşan görüntü siyahlaşarak yok olurken kendimi karanlığa bıraktım. Susmayan düşüncelerim ve zihnimden bir türlü gitmeyen o görüntüler kısa bir süre için de olsa karanlıkta yok olurken kendimi uykudaymış gibi hissediyordum.

***

Gözlerim hissettiğim acının etkisiyle açılırken çığlık atmamak için kendimi zor tuttum.

Etrafa bakınca Aidan'ın yanımda olduğunu gördüm. Aidan benim gözlerimi açmamla hızla yanıma geldi. "Erica, iyi misin?" dedi telaşla.

"Bana ne oldu?" dedim son olanları hatırlamaya çalışarak. "Odamda dururken kapının önünden gelen sesle oraya gittim ve seni kapının önünde baygın bir halde buldum."

Son olanlar aklıma gelince gözlerimden akan yaşlara engel olamadım. Babam benim yüzümden ölmüştü!

"Erica? Noldu? İyi misin?" dedi ve saçımın üstüne bir öpücük kondurarak kollarını belime doladı. Kollarımı boynuna sardım.

Ben aslında büyücüydüm. Hem de mor gözlü bir büyücü! Ama Samantha yani annem sandığım kişi beni büyüyle insana çevirmişti. Ve sadece annemi bulmamla bozulacak bir büyüyle. Kızımı görebilme ihtimalim vardı. Doğumdan önce annemi bulursam onu görecektim.

İçimdeki küçük umut, cesaret ve heyecan eşliğinde filizleniyordu.

Bebeğimi görebilecektim. Ama öğrendiğim acı gerçeklerle, omuzlarımdaki günden güne artan bu yükle nasıl devam edecektim?

***
Merhaba! Sizin yorumlarınızı okurken birden kendimi bölüm yazarken buldum. Ve bölüm atmayalı 2-3 hafta olsa da yazmayı çok çok özlediğimi fark ettim.

Sizin yazdığınız yorumlar sayesinde ben yazmayı seviyorum.

Ve yine sizin sayenizde vampir kategorisinde 7. Olduk. Hepinize çok teşekkür ederim. İnşAllah 1. De oluruz❤

Seviliyorsunuz❤



Bir Vampirden Hamileyim! (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin