3 ❦ saksı çiçeğinin altındaki ev anahtarı

2.7K 385 313
                                    



#2am - moment.

#2am - moment

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.




Bu çocukça biliyorum ama hep beni izleyen bir gökyüzüm olsun istemişimdir. Hiç bir zaman olmamıştı gerçi. Bende ona inat gökyüzünü izlemeyi bırakmıştım. Bu dünya al gülüm ver gülüm dünyası değil miydi? Neden gökyüzü bizi izlemiyordu da biz sürekli onu hayranlıkla izliyorduk?

Ama sonra bir şeyi fark ettim: Gökyüzü kördü.

Eğer kör olmasaydı dünyadaki bu kadar kötülüğü görerek saf kalmayı asla başaramazdı. Acıya kördü gökyüzü, o yüzden masumluk sadece onu görüyordu.

Ve ben hayal kurmaya sakattım galiba. Bu yüzden acıtan gerçekler, beni ayakta tutmak için hep baston görevini üstleniyordu.

Çantamdaki annem geçen sene verdiği peluş ayının ucuna bağladığım anahtarı aramaya çok üşendiğimden, koyu kırmızı kapının yanındaki saksı çiçeğini kaldırdım ve altından ev anahtarını tek hamlede alıp kapının anahtarlığına soktum. İki kez çevirmemin ve kulaklarıma dolan metalik sesin gerçekleşmesiyle kapını açarak içeri girdim. Evin ısısı sıcaktı.

"Ben geldim!"

Ayakkabılarımı bağcıklarını bile çözmeden gelişigüzel ayağımdan çıkardığımda annemin buna çok kızacağı gelmişti aklıma, ama şu an bunu umursayacak bir durumda değildim. Kucağımdaki saksı çiçeğiyle mutfağa doğru ilerledim; zira kurt gibi acıkmışım tabiri göbek adım olurdu. Yemek konusunda çok hassastım, annemle diyaloglarımızdan bile bunu çok çabuk anlayabilirdiniz. Genellikle hep şöyle olurdu;

Annem; Aç mısın kızım?
Ben; Her zaman!

Saksı çiçeğini mutfak tezgahının üzerine gürültüyle bırakıp masanı hazırlayan annemin beni fark etmesini sağladım. "Ben geldim!"

"Yani?" diyerek ocaktaki yemeği karıştırdı annem. Bir taraftan üzerimdeki montu çıkartıyor bir taraftan anneme laf yetiştiriyordum.

"Bir hoş bulduk cümlesi, bir yanağa kondurulan öpücük, bir sana harçlık vereyim inceliği diyorum anne."

Annem ocaktaki yemeğin altını kapatıp merakla bana bakmaya başladı. Yüzünde ilgili bir ifade vardı. "Çok güzel hikayeymiş. Ee sonra ne oluyor?"

Tek kaşımı kaldırıp düşünüyormuş gibi yaptım. "Harçlığıma iki kat zam yapsan hiç fena olmazdı bak mesela. Ha bir de artık okuldan muaf tutulmalıyım. Malum bu kadar okumak beyine zarar. Deliririm falan Allah korusun."

taç yaprağıWhere stories live. Discover now