2🌈

1.1K 163 95
                                    

🍒

Renklerindenarınankadın: Aklıma bir şey takıldı, şimdi sen kahvemi kütüphaneye bırakacağını söyledin ya?

Belkileresıgınanadam: Evet?

Renklerindenarınankadın: Biraz hızlı olursam seni görebileceğimi biliyorsun değil mi?

Belkileresıgınanadam: Bu hataya düşeceğimi düşünmüyorsun, değil mi? 

Cevap yazmadım. Elbette böyle bir hata yapmayacaktı. Teneffüs zilini duyar duymaz yerimden kalkıp kütüphaneye doğru koştum. Göremeyeceğimi biliyordum ama belki işte! Söylediği yere ulaştığımda kimse yoktu. Masanın üzerine kantinde satılanın aksine, porselen fincan ile kahve getirip bırakmıştı. Yanında ise çikolata ve çikolatanın altına sıkıştırılmış bir not kağıdı vardı. Kafamı iki yana sallayıp kağıdı elime aldım.

"Kağıt bardaklardan nefret ettiğini, kahvenin yanında çikolata yemeyi çok sevdiğini ve şu an gülümsediğini biliyorum. Her kahve içişinde aklına gelen kişi olmayı istiyorum, Temmuz beni hatırla. Kısacık bir an için bile olsa, beni hatırla."

Gülümsemem yüzümdeki yerini terk etmemek için mantığıma direnirken kağıdı katlayıp kitabımın arasına koydum. Mavi porselen fincanı avuçlarımın arasına alıp sıcak kahveden bir yudumu yaydım ağzımın içine. Çikolatayı ve kahveyi bir arada mideme yollarken telefonumu çıkarıp ileti kutuma girdim

Renklerindenarınankadın: Kahveyi şekersiz içtiğimi de biliyorsun.

Belkileresıgınanadam: Ve daha birçok şey...

Renklerindenarınankadın: Ne gibi mesela?

Belkileresıgınanadam: Fark edersin zamanla. Bardağını masada bırak gelip alacağım daha sonra.

Renklerindenarınankadın: O bardağı ömrünün sonun kadar saklamayı düşünmüyorsundur...

Belkileresıgınanadam: Temmuz... Seni seviyorum dedim, sapık değilim. Seni sevdiğim için hayatını uzaktan izliyorum, takıntılı bir manyak gibi davranmayacağım...

Ders zilinin çalması ile telefonu cebime atıp ayağa kalktım. Ders boyunca düşündüğüm tek şey, hakkımda öğrendiklerini nasıl öğrendiğiydi. Ve nasıl bu denli güçlü bir sevgi edindiği... Nasıl olur da bu kadar çok sevmiş olabilirdi? Hem de beni. Bu bana mümkün gelmiyordu. Birinin beni bu kadar kuvvetli sevebileceğine inanamıyordum. Ben bile kendimi sevmiyordum, bir başkası beni neden sevsindi? Aklım almıyordu ve muhtemelen uzunca bir süre almayacaktı.

Leyla'ya olanları anlattığımda merakla dinlemiş, tahminlerini söylemişti. Hatta, bundan sonra okuldaki tüm erkekleri göz hapsine alıp onu bulmak gibi bir hedef edinmişti. Ben bulmak istiyor muyum, emin değildim. Gizemli olması hoşuma gidiyordu. Gizemli şeyleri severdim ve uyguladığı taktik de ilgi çekiciydi. 

Belkileresıgınanadam: Hadi çık şu okuldan da, seni eve bırakayım.

Renklerindenarınankadın: Ha?

Belkileresıgınanadam: Ha ha! Yanında yürüyeceğimi düşündün değil mi? İnan bunu ne kadar çok istediğimi bilemezsin ama hayır. Gölgen olarak geleceğim seninle, şimdilik.

Renklerindenarınankadın: Ama insanlar gölgelerini görebilirler, biliyorsun.

Belkileresıgınanadam: Ama sadece gölge olarak işte. 

TEMMUZ |TextingDove le storie prendono vita. Scoprilo ora