4. Teklif Ettiklerinde

59.2K 1.4K 43
                                    

Gün sonunda biri onu durdurduğunda, Stacey Kim'in arabasına gidiyordu.

"Stacey!" Axel ona doğru koşarken bağırdı, futbol üniformasının içinde göz kamaştırıcı görünüyordu.

'Çıkarlı arkadaşlıkları' birkaç haftadır devam ediyordu ve görünüşe göre tüm okulun bundan haberi vardı. Stacey bununla ilgili mutlu mu olmalıydı üzgün mü kestiremiyordu.

Axel önünde durdu, hızla nefes alıp veriyordu.

"Bu akşam gelebilir misin?" diye sorduğunda Stacey kaşlarını çattı.

"Ama bugün—"

"Salı, biliyorum," dedi. "Bu önemli değil. Gelecek misin?"

Stacey ne yapacağını bilemedi. Şu zamana kadar hep çarşamba ve cumartesi günleri 'yapmışlardı'. Bu onların rutiniydi. Böylesi güvenliydi.

"Neden?" diye sorduğunda Axel dudağını büktü.

"Ne fark ediyor ki?"

Stacey dudağını ısırdı. Herkes onlara bakıyordu. Ne konuştuklarını duyamıyorlardı, ama muhtemelen tahmin ediyorlardı. Axel ve Stacey yatak arkadaşıydı, ve Stacey ona bir anda hayır derse...

Ne olurdu? İnsanlar nasıl bir tepki verirdi?

Umursamamalıydı. Diğer insanların düşünceleri onu rahatsız etmemeliydi. Ama Stacey amigo takımının önemli bir parçasıydı ve Axel'in seks partneriydi. İnsanların gözleri onun üzerindeydi.

Eğer bencil davranıp insanları hayal kırıklığına uğratırsa, sosyal statüsünün ne anlamı kalacaktı?

"Tamam," dedi Stacey sessizce.

Axel, rahatlamış bir şekilde tuttuğu nefesi dışarı bırakırken birkaç arkadaşı yanlarına gelmişti.

"Selam Ax," diye seslendi bir tanesi, elini Axel'in omzuna koyarken Stacey'e baktı.

"Yattığın kız bu mu?"

Stacey bir anda midesinin bulandığını hissetti.

Bu senin kız mı, ya da birlikte misiniz diye sormamışlardı.

"Evet."

Axel'in tüm söylediği buydu.

"Ateşliymiş," dedi birisi.

"Her iddasına varım vakit geçirmesi eğlenceli oluyordur."

"Kızı paylaşmak ister misin, Ax?"

Bu son cümle, Stacey'nin başını o kadar hızlı yukarı kaldırmasını sağlamıştı ki, neredeyse omurgasını incitecekti. Axel hiçbir şey söylemeyerek Stacey'e baktı, kızın şaşırmış suratını gördüğünde tek kaşını kaldırmıştı.

"Ne dersin?" dedi Axel'in arkadaşlarından biri. "Benimle de bir tur atmak ister misin?"

"Hayır..." Stacey sessizce mırıldandı.

"Neden hayır?" Çocuk mırıldandı. "Zaten orospu gibi giyiniyorsun, neden öyle davranmayasın?"

Bu söylediği Stacey'nin başını eğip üstündekilere bakmasına neden oldu; koyu mavi, kısa bir etek ve içine soktuğu kolsuz bir tişört giymişti.

Bu kıyafetleri seçerken kendini orospu gibi hissetmemişti. Güzel göründüğünü düşünmüştü. Birkaç gün önce Stacey alışverişe gitmiş ve yaz için iyi olacağını düşündüğü bir sürü kıyafet almıştı.

Bu kıyafetlerle Axel'in dikkatini çekeceğini ve onunla daha çok zaman geçireceğini düşünmüştü.

Ama şimdi kendini aptal gibi hissediyordu.

Kıyafetlerinin içinde kendini çıplak hissetmişti.

"Ne diyorsun, bebeğim?" Çocuklardan biri sırıttı. "Geceyi Axel yerine benimle geçirmek ister misin?"

Stacey başını kaldırıp delice aşık olduğu çocuğa baktı ve Axel'in durumu engellemek için nasıl hiçbir şey yapmayarak telefonundaki mesajları kontrol ettiğini gördü. Gözlerini yavaşça onun üzerinden çektiğinde kendini tamamen kaybolmuş hissediyordu.

Axel çocukları durdurmak için hiçbir şey yapmıyordu.

Erkek arkadaşlar kız arkadaşlarını korumazlar mıydı?

Ama tabii... Stacey onun yatak arkadaşıydı... Kız arkadaşı değil.

Herkes onlara bakıyor, onları izliyordu. Ve bu sadece Stacey'i daha fazlasını yapması için tahrik ediyordu. Herkesin içinde aptal gibi görünemezdi.

Stacey başını kaldırıp ona kötü niyetle bakan çocukla göz göze geldi, çocuğun yüzündeki zavallı sırıtışa karşı kibarca gülümsedi.

"Tabii," diye mırıldandı ve bir elini çocuğun göğsüne koydu.

Her ne kadar kendine zavallı olanın o çocuk olduğunu söylese de, bunun doğru olmadığını biliyordu.

Her ne kadar kendine zavallı olanın o çocuk olduğunu söylese de, bunun doğru olmadığını biliyordu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
The Girl He Left BehindWhere stories live. Discover now