7. Kız Seçimini Yaptığında

55K 1.3K 26
                                    

Stacey'nin dolabının kapaklarında asılı iki elbise vardı.

Biri kısa, gri bir kalem etekti ve omzu açık, siyah bir kazakla kombinlenmişti. Diğeri parlak kırmızı bir etekle içine sokulmuş dar, kolsuz bir bluzdu.

Stacey dudağını ısırdı, komodinin üzerindeki saate kısa bir bakış attı.

Saat şimdiden beşe çeyrek vardı, saçı ve makyajı hazırdı – ama yine de geç kalmak istemiyordu.

Çocukların hiçbiri geç kalmasından hoşlanmıyordu.

Stacey öne doğru adım attı ve dişlediği dudağını serbest bıraktı. Soldaki kıyafeti kavradı.

***

Kısa bir etek ve topukluyla merdivenlerden inmek acı verici şekilde zordu. Etek yukarı kayıyor ve neredeyse sahip olduğu her şeyi gözler önüne seriyordu. Topuklularsa onu tepetaklak yere düşürmekten sadece birkaç saniye uzaklıktaydı.

Ama sorun yoktu.

Zaten 'randevu'su boyunca onları uzun süre giyiyor olmayacaktı.

Merdivenlerin sonuna geldi ve çantasını kavradı, oturma odasına yürüdü. Kapıya yaslandı, sessiz evde tek başınaydı.

Stacey'nin ebeveynleri babasının işi için uzağa gitmişti. Ona bunun sadece yetişkinler için olduğunu ve geçirdikleri yılı kutlayacaklarını söylemişlerdi.

Ama Stacey bir kenara atılmış davetiyeyi bulmuş ve babasının terfisi için bir partiye gittiklerini öğrenmişti.

Davetiyeye göre aile ve arkadaşlar gelebilirdi.

Yine de bunu umursamamıştı. Ailesinin onu orada istememesi sorun değildi. Bu o kadar uzun süre canını yakmamıştı zaten.

Kapı zili çaldı ve Stacey derin bir nefes aldı, aklından yersiz düşünceler geçerken anahtarını kavrayıp oturma odasından çıktı. Kapıyı açtığında Scottie karşısında dikiliyordu – kıvırcık sarı saçları, üstten birkaç düğmesi açık bebek mavisi gömleği ve koyu renkli kotuyla uyum içindeydi.

Stacey hızla el salladı ve çocuk ona gülümsedi.

"Harika görünüyorsun," dedi Scottie gözlerini kızın vücudunda gezdirirken. Stacey çocuğun yutkunduğunu fark etmişti.

"Sen de kötü görünmüyorsun," Stacey sırıttı. "Sizin eve mi gidiyoruz bizim evde mi kalıyoruz?"

"Aslında, hiçbiri," Scottie başının arkasını kaşıdı. "Akşam yemeğine gidiyoruz."

"Akşam yemeğine mi?" Stacey kaşlarını çattı. 

Scottie gergince güldü. "Aile yemeğim için birine ihtiyacım var."

Stacey'nin gözleri neredeyse yuvalarından çıkacaktı.

"Aile?" Kız nefesinin arasında fısıldadığında Scottie irkildi.

"Evet, üzgünüm," dedi. "Çok acil gelişti, ve neredeyse yıllardır beni yanımda bir kız getirmem için zorluyorlardı o yüzden..."

Aniden refakâtçi mi olmuştu?

"Bir dakika, bir dakika, ailenle tanışmamı mı istiyorsun?" Stacey utandı. "Hemen şimdi?"

"Senin için sorun olmayacaksa," Scottie dudağını ısırdı ve Stacey iç çekti. Bakışlarını yavaşça sarışın çocuğa çevirmeden önce yere bakıyordu.

"Sorun yok," dedi. "Ama... Bana sadece bir dakika ver, tamam mı?"

Scottie hevesle başını salladı ve Stacey kapıyı biraz daha açtı. "İçeri girebilirsin, hemen geri geleceğim."

Stacey üst kata koştu, eteği bacaklarından yukarı çıkmıştı ve topukluları yüzünden neredeyse yüz üstü yere düşecekti. Hemen odasına girdi ve kapıyı arkasından kapattı.

Stacey daha önce hiçbir erkeğin 'ailesi'yle tanışmamıştı. Bu belki ciddi bir şey değildi ama yine de gerilmişti.

Kapıya yaslanıp gardırobuna baktı, seçmediği kombini inceliyordu. İç çekerek, bedenini kapıdan ayırdı ve dolaba yürüyüp kıyafetin askısını kavradı.

 İç çekerek, bedenini kapıdan ayırdı ve dolaba yürüyüp kıyafetin askısını kavradı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
The Girl He Left BehindHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin