Stacey ancak saatler sonra yatağından ayrıldı.
Gözleri kırmızıydı ve ağladığı için acıyordu. Odasından çıktı, karanlık koridorda yürürken hâlâ açık olan televizyonun sesini duyabiliyordu. Önünü görmeden banyoya gitti ve ışığı açıp içeri girdi. Kapıyı arkasından sessizce kapattı.
Stacey kilidi çevirdi.
Aynada kısa bir süre kendini izledikten sonra banyo dolabını açtı ve sürekli orada duran makaslardan birini aldı.
Makası elinde tutup aynaya döndü.
Zavallı.
Sürtük.
Güçsüz.
Uzun sarı saçlarının bir tutamını kavrarken Stacey'nin gözünden bir yaş aktı. Elindeki saçları makasının arasına yerleştirdi ve makasın tutma yerlerinden bastırdı.
Ve saçları tutam tutam yere düşerken içinde bir boşlukla onları izledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Girl He Left Behind
Short StoryStacey Williams her zaman Axel Teller'ı sevmişti. Ama Axel ona hiçbir zaman istediğini tam olarak veremedi. Stacey anlamsız takılmacalardan daha fazlasını istiyordu. Gösterdiği sevgiyi karşı taraftan alabilmek istiyordu. Axel'in de onu sevmesini ist...