Şeytan - Aşk - Oyun

Kendime İtiraf Edemeyeceğim Şeyler...

Öğle yemeğimi yerken ki zaman benim en mutlu olduğum zamandır. Kimse bunu bozamaz. O çift katlı peynirli, bol yağlı hamburger benim mutlu olmamı sağlayan bir kaç küçük şeyden biri.  Bella bana tiksintiyle bakıyordu.

"Ayı gibi yiyorsun! Biraz hanım ol, insan içindeyiz!" Ona iğneliyici bir bakış attım. Bella çok güzel bir kızdır, incedir, zariftir ve dalga dalga kısa saçlara sahiptir. Ağzımdakin yuttuktan sonra onula dalga geçtim.

Bu benim suçum değil Bella, hamburgerin yanında çatalla bıçak vermeyi unutmuşlar." dedim ve güldüm. Bella ofladı ve bol vitaminli tombalıklı salatasına gömüldü. "Tanrım o şeyi nasıl yiyorsun?" diye sordum merakla. Umursamaz bir şekilde cevap verdi.

"Sağlıklı, besleyici, vitamin içeren ve kalorisi düşük olan güzel bir balık türü. Üstelik marullada çok güzel gidiyor." dedi. Yüzümü ekşittim ve hamburgerimin keyfini çıkara çıkara yedim. Abim elinde ki meşrubatla yanımıza geldi ve masaya çöktü.

"Güzel, şimdi daha iyi görünüyorsun Eliz. Tipik bizim bildiğimiz kıza dönmüşsün."

"Daha iyi derken?" dedi Bella kaşlarını çatarak . Olabildiğince büzüldüm ve hamburgerimi küçük küçük ısırmaya başladım. "Ne oldu gene neyi söylemedin bana?" dedi. Ben konuşmayınca Deniz söze girdi.

"Babama sabah lanet okudu, gene." Bella bana kızgınlıkla baktı.

"Yine mi? Ve bana söylemedin öylemi? Eliz!" Tepsimi aldım ve ayağa kalktım.

"Bişi olmadı ki sadece tehdit etti." Dedim ve çöp kutularına doğru geri geri yürüdüm. Bella'nın çatık kaşları yavaş yavaş havaya kalktı ve gözleri korkuyla parladı tam arkamı döncekken bir şeye çarpttım o tarafa dönünce benden bir iki santim uzun bir kız bana dik dik bakıyordu.

"Önüne baksan." 

"Özür dilerim."

"Özür dilemen bir şeyi değiştirmez  canım benim, bu yaptığın hatayı silmez." Kıza şöyle bir baktım havalı bir kız olduğu kıyafetlerinden, zengin biri olduğu ise parfümünden gayet net anlaşılıyordu.

"Pahalı parfümler sıkıp, tarz kıyafetler giymekte seni insan yapmıyor bebeğim." dedim ve onu sollayıp tepsimi çöpün için boşaltıp, yerleştirdim. Arkamı döndüğümde kızla burun buruna geldim.

"Sen ne dedin?" 

" İnsanlığından şüphe duyduğumu dile getirdim.  Hatalıysam kusura bakma." Güldü.

"Ah tombul kzımız eleştiri mi yapı..." Darren yanımda belirdi.

"Eldan." dedi ve yanımdan uzaklaşıp kapıya doğru yürümeye başladı. Kız bana hışımla baktı ve hızlı adımlarla Darren'ın çıktığı kapıya doğru gitti ve gözden kayboldu. Gene afallayan ben olmuştum. Bu kızda nereden çıkmıştı. Bella'nın bileğimden tutmasıyla, zıplamam bir oldu. 

"İyimisin?" Güldüm.

"Kendini bir şey sanan bir kız yüzünden morelimi bozmam." dedim ama kafamın içinde kızdan daha çok bir şeyi takıyordum. O kızın, Darren'la ne işi vardı?

                                                                               *************

 Bella beni bir ağacın dibine oturtmuş sabırla ilaçlarımı içmemi bekliyordu.

"İçmesem olmaz mı?"

"He tabi, sonra üçüncü sınıfa geri dönelim." Tiksintiyle serçe parmağım genişliğinde ki yeşil, mor kapsüle baktım.

"Of ya! Bu şeyi hayatım boyunca içecekmiyim?" 

"Yine delirip boş yere bıçak sallamayı tercih etmiyorsan, evet içeceksin." Hapı dilime yerleştirdim ve pet şişeyi kafama diktim. yuttuktan sonra Bella'ya baktım.

"O kız kim öyle, ben burdan taşındıktan sonra her şey değişmiş..." 

"Evet, yedi yılda çok şey değişebilir." dedi. Onu tanırdım bir şeyi söylemekten çekiniyordu.

"Öt bakalım." Bella gözlerini yere dikti.

"O kız Black grubundan." Tek kaşımı kaldırdım. "Sana bahsettiğim, Darren'la çıkan kız." Ağzım bir karış açık kalmıştı. 

"Anlamılıydım."

"O kızın dedikleri doğru değil Eliz."

"Boşversene, haklı yada değil sonuç olarak Darren'da öyle düşünüyor."  Şimdi yere bakan bendim, beklenti içinde bana bakan Bella'ydı. Beden Eğitim dersinde olanları anlattım. Bella'nın yüzü hiç görmediğim kadar kızarmıştı. Bu sanırım iyiye alemet değildi.

"Peki sen ne düşünüyorsun? Ona aşık mısın ya da seviyormusun?"

"Aslında bunlar karışık duygular birazcık. Onun sanırım dış görünüşünden etkilendim diyeceğim ama bana öyle bakması o kadar çok... O kadar çok hoşuma gitti ki..." Sözüm yarıda kaldı. Eliyle karnını işaret etti.

"Bir şeyler hareket etti mi yada gözlerinde bir şeyler hissettin mi?"

"Aslında gözleri sanki, bilmiyorum, beni kontrol altına almış gibi hissettim ama tuhaf olan sanki bende onu kontrol altına almıştım." Bella bir çığlık attınca yerimden sıçradım. Yerinde hopluyor ve kahkahalar atıyordu.

"Aman Tanrım sen aşık olmuşsun!" Elimle ağzını kapadım.

"Şunu yüksek sesle dile getirme, ondan sadece hoşlanmıştım ama artık içimde tiksintiden bşka bir şey yok." Bella tabi canım dermişçesine kafasını salladı. 

Bu duyguları kabul edemezdim benden iğrenen birine aşık olamazdım, bu yüzden bu duygulardan kaçmaya başladım ama nereye kadar kaçabilirdim?..

-Devam Edecek-