12. Bölüm

680 24 0
                                    

Periveş Hanımla refikası Çengi Hanım'a gelince bunlarınterbiye ve erdem bakımından nitelikleri bahçede lâkın yanındaBihruz Bey'e karşı gösterdikleri laubali tavırlardan vebiraz aşağıda aktarılacak konuşmalarından anlaşılır. Burada yalnız şunu anlatmak lazımdır ki Periveş Hanım–Bihruz Bey'in yakıştırdığı gibi– öyle şerefli bir aileye, asilbir hanedana mensup olmadığı gibi ikametgâhının bulunduğumevki de Bihruz Bey'in kendi sınıflandırmasına göreyaptığı tahmine uygun olmak üzere kibar sınıflara özel olanyerlerden değildi.

  Kaşıkçı esnafından Sakin Ağa adında namuslu bir adamınkızı ve dilekçecilikle geçinen Mağmum Efendi adında haysiyetlibir kişinin eşi olan Periveş Hanım on altı yaşında babasınıkaybettikten ve yirmi üç yaşında eşinden ayrıldıktansonra annesi Zaime Hanımla birlikte Karabaş mahallesindebulunan dört odalı evlerinde fakirlik içerisinde ve fakat yineiffetli bir surette geçinir giderlerdi. Gerçekten fevkaladedenecek güzellerden olan Periveş Hanım'ı kötü bir tesadüfÇengi Hanım denilen hileci ve dalavereci kadın ile biliştirmişve bu suretle çaresiz kadının az zaman içinde güzelliğininve zarafetinin şöhreti gereği gibi yayılmış ve fakat – yazıkki erdeminin çok kıymetli cevheri bütün bütün kaybolmuştu.

 Bu kötü ilişkinin kurulmasından sonra Periveş Hanım sıklıklaÇengi Hanımla bir araya gelir, daima onunla gezer vegerektikçe de Çengi Hanım'ın evinde kalırdı.Bunların Çamlıca Bahçesi'nde görüldükleri günün sabahıPeriveş Hanım adi bir yatak bağına bürünmüş olduğu haldeKarabaş Mahallesi'nden çıkarak sekiz yaşında bir komşuçocuğu refakatıyla bir hayli mesafe kat ettikten sonra güneş görmez ve bu yüzden çamuru kurumaz bir sokağın izbebir köşesinde –karşısı bostan, arkası yine bostan, her iki tarafıbekâr odaları, ahır filan gibi önemsiz bayağı binalar ilekuşatılmış olmak üzere– tek başına bulunan şüpheli bir evegelmişti.

Burası Çengi Hanım'ın ikametgâhıdır. Periveş Hanım'ınvarışından bir saat sonra bu iki hanım yukarıda tarif olunan zarif kıyafete bürünmüş oldukları halde yaşlısı önde, genciarkada olarak evden çıktılar, Aksaray Caddesi'ne doğruyürüdüler. 

Hanımların evden çıktıkları zaman kararları Samatya'yakadar yaya inerek oradan demiryoluyla Bakırköy'e, oradanda Sakızağacı mesiresine gitmekti. İşte bu karar ile yürürlerkenPeriveş Hanım: "Çamlıca Bahçesi'ni pek methediyorlar...Bugün de oraya gitsek acaba nasıl olur?.." yolundakisorusuna Çengi Hanım tarafından olumlu cevap verilmesi,Sakızağacı kararını Millet Bahçesi'ne çevirmişti. Bunun üzerinehanımlar hareketlerini hızlandırarak Aksaray'ın tramvaydurağına yetiştiler ve hemen, hareket etmek üzere bulunantramvay arabasına çıktılar oturdular. Üç çeyrek saatsonra Köprübaşı'nda tramvaydan indiler, Köprü'yü geçerekÜsküdar vapuruna girdiler. Vapura girdikten yarım saatsonra da Üsküdar vapur iskelesine çıktılar. Beylik ambarınönüne doğru yürümeye başladılar.

Diğer günler vapurdan çıkan halkı karşılamaya koşarak"Boş araba!.. Araba lazım mı? Sizi şu temiz kupa ile götüreyim?.."yollu sözlerle rahatsızlık verici bir çığırtkanlıkla birbiriyleyarışan arabacılardan hiçbirisi görünmedi. Çünkü ogün seyir yerlerine dağılmak için kira arabalarına yönelenhücum, diğer vakitlerden pek çok ziyade olduğundan bir saattenberi iskelede boş bir tek araba bile kalmamıştı.

Çengi Hanım'ın orada rast geldiği işsiz bir adama: "Ayol!Kira arabası arıyoruz, acaba nerede bulunur?" sorusuna"Hanımefendi nafile aramayınız, bulamazsınız," diye aldığıcevap üzerine hanımların ikisi birden: "A!.. Vah vah, o kadaruzak yerden gelişimiz hiçbir şeye yaramadı!.." demekleberaber beri taraftaki Çeşme Meydanı'na yönelerek ilerledilerve orada da rast geldikleri birkaç kişiye "Ayol! Buralardahiçbir araba bulunmaz mı?" sorusunu tekrar ettiler.O gün sabahleyin Beyoğlu kira arabalarından bir lando Kadıköy'e bir hasta götürerek Üsküdar'a dönmüş, araba vapurunubeklerken çeşmenin yanında durmakta idi. Landonunarabacısı hanımların araba arayışında olduklarını görünce kendi kendine: "İki saat daha burada boş boşuna vapurbekleyeceğime şu hanımları alsam götürsem daha iyi olmazmı?" dedikten sonra hanımlara doğru ilerledi ve ÇengiHanım'a hitaben: "Nereye gideceksiniz hanımefendi?.. İstersenizsizi bu lando ile götüreyim." deyince hanımlar ikisibirden dönerek landoyu inceleyerek –talihin mutlak yoklukiçinde meydana getirdiği– bu istediklerinin de ötesindekiimkândan memnuniyetlerini bakışlarıyla, gülüşleriylebirbirine ilettikten sonra Çengi Hanım gidilecek mahalli tayinile pazarlığa girişti.

  O mevkide bulunan kayıkçı, hamal, beygir sürücüsü kabilindenbirtakım aşağılık kişiler Periveş Hanım'ın etrafınatoplanıp laf atarak nazlı hanımı rahatsız etmeye ve hazirangüneşinin gökyüzünün bir ucundan yeryüzünün sakinlerinedoğru yönelen şiddetli ışınları da çaresiz kıza zahmet terleridöktürmeye başlamıştı. Bu zor durumdan bir an evvelkurtulmak ihtiyacını fazlasıyla hisseden Periveş Hanım arabacıyaişaret edip arabanın kapısını açtırdı, hemen içeriyekendisini attı. Ardından Çengi Hanım da girdi.


Araba SevdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin