13. Bölüm "Emanet"

407 364 141
                                    

Bölüm Şarkısı: Nahidə Babaşlı- Anlasana

🍁

bibli0 'a ithafen💜

Yazım yanlışlarını yorumlarda belirtebilir misiniz?

Yastığımı düzelttiğim yatağımın üzerine bıraktım. Doğrulduktan sonra odamın camına doğru ilerledim. Güneşliği kenara çekip pencereyi açıtım. Kafamı dışarı uzattığımda masmavi denizi gördüm. Dakikalarca denize baktım.

Sustum ve duymaya çalışıtım mavi denizin fısıltısını. Konuşmaya ihtiyacı vardı onunda benim gibi. Özlemiştim ve denizinde beni özlediğini hücrelerimide hissettim. Kendimi bir kez daha şanslı hissettim. Mavi olan her şeyle aynı dili konuşabiliyordum.

Bozulan tülü el yordamıyla düzeltip yatağımın üzerine oturdum. Odamın tavanına baktım. Büyük tek katlı bir ev ve meyve ağaçlarıyla bezenmiş bahçeyi inceledim. Onları tavana çizdiğim günü hatırlamaya çalışıtım ama hatırlayabildiğim tek şey renkli boya kovaları ve demirden yapılmış merdiven.

Odamın kapısı çalındığında ayağa kalktım. Yerde olduğunu unuttuğum kitap yığınına çarptım. Yere düşen iki kitabı kaldırıp üst üste dizilmiş kitapların üzerine koyup odamın kapısını açtım.

"Algı, mutfaktayım gelir misin?" Annemin odamın kapısını çalıp saniyeler içinde mutfağa dönmesine ne demem gerektiğini bilemedim. Mutfağa girdiğimde annem yufkalardan yaptığı böreğinin tersini çeviriyordu. Tavayı eline alıp böreğin yapışmaması için salladı. Küçük çelik tencerenin altını kapattı.

"Çirkin kızım?" Yavaş yavaş annemin yanına gittim. Çenemi omzuna koyup ne yaptığına baktım.

"Efendim annem." dedim ve yanağına sulu bir öpücük bıraktım.

"Deli kız." dedi ve doğradığı yumurtadan bir dilim bana uzattı. Ağzımı açıp uzattığı yumurtayı dişlerimin ucuyla aldım. Yumurta kabuklarını çöpe atıp elini yıkadı.

"Mutfak masasındaki tepsileri bahçedeki masaya götürür müsün?" Bir su bardağana su doldurup içtim. Annem de tavadaki böreği servis tabağına koyuyordu. Bardağı tezgahın üzerine koydum.

Mutfak masasındaki üç tepsiden birini sağ elime aldım. Sandalyenin başındaki masa örtüsünü sol elime alıp mutfaktan çıktım. Ayakkabılıktaki annemin terliklerini yere koyup giydim. Kapıyı açıp bahçeye çıktım.

Parkın önündeki masaya doğru ilerledim. Masanın üzerine ters çevrilip konulmuş sandaleleri indirmek için elimdeki tepsiyi masadaki boş bir köşeye koydum. Sandalyeleri indirip masanın örtüsünü serdim.

Tepsinin içindeki kahvaltılıkları masanın üzerine koyduğumda annem elinde tepsilerle geliyordu.

"Valide Hanım." Annem göz ucuyla bana baktı. Sandalyeyi oturması için çektim.

"Siz oturun lütfen." Annem kolundaki gümüş rengindeki saate baktı.

"Ne oturması deli kız? Baban cumadan dönecek birazdan." Eve gidip mutfaktaki son tepsiyi aldım ve masanın üzerine koydum. Çaydanlık elimde evden çıkarken babam beyaz kapının üzerindeki demiri kaldırıyordu.

Çaydanlığı masanın üzerine koyduğumda babam elindeki ekmek poşetini masanın üzerine koydu.

Çayları doldurup oturduğumda babamın masaya koyduğu poşetten ekmekleri alıp anneme ve babama uzattım.

Bahçeye açılan beyaz kapı açıldı. Arkama döndüğümde desibeli düşük bir çığlık attım. "Evrim!" dedim. Belki de dediğimi sandım. O an kalakaldım. Sesimi yuttum...

Bana Ne AşktanWhere stories live. Discover now