Episode 4. ''Curtis''

14K 737 63
                                    

Geç geldi biliyorum ama gerçekten üzgünüm çünkü ailevi sorunlar yaşıyordum ve bölüm yazacak moralim yoktu. Üstüne birde bazıları çok baskı yapınca yazmam için açıkçası yazamadım. Elimde olan bir şey değil. Ama hikayelerim son hızla bu hafta devam edecek. Evet artık geçiş bölümlerini bitirdik ve ana bölümlere geçmeye başlıyoruz. Curtis karakterini Colton Haynes , Alice karakterini bir türlü vazgeçemediğim Ashley Benson canlandıracak. Onun dışında yeni bölüm çarşamba günü gelecek. Lafı fazla uzatmıyorum. Facebook'ta bölüme koyduğum sınır geçince yazmaya başlarım bu yüzden hikayenin sınırı geçmesi için One Direction Team Hikayeleri sayfasından +50bin beğenisi var dış bağlantıda link var açamayanlar profilimde mevcut. Bana ulaşmak için instagram hesabı'mı takip edebilirsiniz [@rihfectt  ]. Yazım hatalarım varsa kusura bakmayın bölüme geçerbilirsiniz   

✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖✖

Dinleyin : Hurts - Mercy 

****

'' Uyanıyor. '' Gözlerimi aralamaya çalışırken etraftan gelen seslerle yutkundum ve tamamen gözlerimi açtım. Görüş açıma Harry girdiğinde tiksintiyle yüzümü buruşturduğumda yüzümün acımasıyla inledim. '' Bana bak. '' Onun sesini duyduğumda umursamak yerine başımı başka tarafa çevirdiğimde saçlarımdan kavradı ve yüzümü-yüzüne yaklaştırıp dişlerini sıkarak konuşmaya başladı. '' Sana.Bana. Bak.Dedim. '' Nefret dolu bakışlarımı ona atarken konuştum. '' Senin o lanet suratını görmek istemiyorsam peki? '' Alayla gülmeye başladığında ona eşlik eden 4 kişiyi daha görünce gerildim. Şuan ellerim bağlı bir sandalyede ve bomboş ürkütücü bir odada olduğumu varsayarsak onlar bana istediği her boku yapabilecek potansiyele sahip gibiydiler. ''Orada ne işin vardı. '' Sarışın çocuk konuştuğunda ona baktım. '' Sanane. '' Sarışın ağzını açtığında diğeri üzerime gelmeye başladı ve bağırdı. '' Bana bak senin amına korum ha!'' Harry onu durdurdu. '' Liam sakin ol ve yerine geç. '' Liam olduğunu öğrendiğim yerine tekrar geçerken Harry bana döndü. '' Sana orada ne sikimi yiyordun diye sordum. '' Dişlerimi sıktım. '' Bende sanane demiştim arkadaşına , ha? '' Sinirle gözlerini kapadı ve derin bir nefes aldı. '' Çıkın odadan. '' Arkadaşları bön-bön bakarken bağırmasıyla sıçradım. '' Siktirin gidin odadan!'' 4ü de ikiletmeden giderken Harry bana döndü ve zümrüt yeşili gözlerinde gezen sinir bulutlarını görünce yutkundum. Üzerindeki tişörtü çıkartıp bir kenara attığında bön-bön ona bakarken vücuduna bakmayı ihmal etmemiştim. Çikolata sosu döküp yalamalık karın kaslarından bakışlarımı çektiğimde kaslı ve oldukça dövmeli kollarına baktım. Ben onu incelerken kemerini çıkardı. Beni kemerleyecek miydi? Alayla güldüm ve konuştum . '' Beni  kemerleyecek misin? Çok acizce. '' O ise başını iki yana sallayıp kahkaha attım. '' Hayır bebeğim. Seni becereceğim. '' Yüzümdeki sırıtış hızla silindiğinde keyifle bir kahkaha attı. '' Ne o korktun mu? '' Yerimde kıpırdandım. '' Birine tecavüz edecek kadar şerefsiz olduğunu düşünmüyorum ha ibne? '' Bana yaklaştı. '' İbne , ha? '' Meydan okurcasına ona bakarken pantolonunun düğmesini açıp fermuarı indirdi. '' Sana ibneyi göstereyim o zaman '' pantolonunu indireceği sırada yutkundum ve sandalyede hareket etmeye çalıştım. Ama bu seferde hareketlerim olumsuz yanıt verirken sandalyede geriye düşmüş ve acıyla inlemiştim. Sandalyenin demir kısmı başıma çarptığında iğrenç bir şekilde acıtmıştı. Güçlükle nefes alırken görüş açıma Harry girdi. '' Orada ne bok yediğini anlatana kadar böyle kal. Dua et seni öldürmedim. '' Gözlerimi devirdiğimde çarpan kapının sert sesi boş odada dağılmıştı. Yenilgiyle gözlerimi kapadım.

-Harry'nin Bakış Açısı-

Çocukların yanına geldiğimde hepsi koltukta rahatça oturmuş bana bakıyorlardı. Başımı iki yana salladım ve konuştum. '' Ne? '' Liam derin bir nefes alıp dik konuma geldi. '' Kim o Harry? '' Omuz silktim. '' Sadece birisi. '' Liam bu sefer sinirle yumruklarını sıktı. '' Siktirme o birisini amına koyim kim o? '' Başımı geriye yaslayıp gözlerimi kapadım. '' Kim olduğunu araştırması için Louis'e birkaç güç önce emir vermiştim. '' Louis bir süre sustuktan sonra konuştu. '' Evet bende araştırdım ama bilirsin işler yoğun olunca unutuyor insan. '' Omuz silktim. '' Bekleyin dosyayı getireyim. '' Gözlerimi açtım ve dik bir konuma gelip oturdum. Zayn elindeki sigara paketinden bir tane kendine alıp bir tane bana uzattığında beklemeden aldım ve dudaklarıma yerleştirdim. Çakmağını uzattığında alıp sigarayı yaktım ve uzunca bir dumanı içime çekip sigarayı dudaklarımdan uzaklaştırdıktan hemen sonra dumanı üfledim.

****

'' Evet buldum sonunda. '' Biz sohbet ederken Louis'nin sesini duyunca konuştum. '' Sonunda be dosyayla kendini sikmeye başladığını düşünmüştük. '' Gözlerini devirdi ve yanımıza geldi. Dosyayı sehpaya koydu.  '' Violet Harmon. 19 yaşında. Lise 3'e gidiyor. Şuan üniversite öğrencisi olması gerekirken lise 3'e gitmesinin sebebi aslında oldukça dramatik. 2011'de 4 yaşında yürüme engellesi kardeşinin annesinin dalgınlığı sonucunda küvette ölmesiyle hayatı tamamen değişmiş. Kardeşine çok değer veriyormuş. Kardeşinin adı Ronan. Kardeşinin ölümümden annesini sorumlu tutmuş fakat kadının dalgınlık anına gelmiş. Ama Violet buna inanmak yerine annesiyle aynı evin içinde 2 düşman gibi olmuşlar. Annesi her ne kadar ona iyi davransa da onun annesine olan nefretini bilmeyen yokmuş.  Her neyse daha sonra Violet 2 sene okula gitmemiş , mezarlığa gitmek dışında hiçbir yere gitmemiş. Ve en yakın arkadaşı Alice var. Yaşıtlar. Fakat o liseyi bitirmiş üniversite okumayı istememiş. Violet'in kardeşinden sonra en değer verdiği kişi. Ve sıkı durun asıl bombayı patlatıyorum. Harry senin ezeli düşmanın Curtis'in sır gibi sakladığı sevgilisi Violet miş. Ama kardeşi ölünce 1 senelik ilişkilerini bitirmiş. Curtis ne kadar yalvarıp yakarsa da Violet bir daha onunla beraber olmamış. Ve şansa bak ki Curtis hala ona aşık. '' Güldüm. '' İşte bu en iyi haber. '' Keyifle arkama yaslanmadan önce dosyayı elime aldım. Mavi dosyayı açtığımda ilk sayfasında Violet ve küçük bir çocuk vardı. Sanırım kardeşi bu olmalıydı. Diğer sayfayı çevirdiğimde sarışın bir kız ve Violet birbirine sarılmış gülüyorlardı. Violet oldukça mutlu duruyordu. Sanırım bu fotoğraflar kardeşi ölmeden önce çekilmişti çünkü bom-boş hiçbir duygu barındırmayan mavi gözleri yaşam sevinciyle parlıyordu. Adeta etrafa ışık saçıyordu. Ama şuan ki haliyle eski haline bakarsak o duygularını kaybetmiş biriydi. Tıpkı sığınacak limanını rotasının azmine uğradığı için kaybeden gemiydi. Sadece sığınacak bir liman arıyordu o kadar. Fakat işlerime karışırsa onu da limanını da sikerim.  Yapmaktan çekinmeyeceğim bir bok.  Onunla bundan sonra sık-sık görüşecektik. Onu Curtis için kullanmak bana büyük bir zevk verecek bunu biliyorum. Çünkü o orospu çocuğuna ulaşabilmenin tek yolu aşağı bodrumda kalan Violet'ti. 

Dosyanın bir diğer sayfasını çevirdiğimde Curtis ve Violet'in birbirlerine sarılırken ki fotoğrafı görüş açıma girdi. Güldüm. '' Beyler bakın. '' Dosyayı çevirdiğimde Zayn kahkaha attı. '' Sıfatını siktiğimin '' diye mırıldanıp kahkaha atan Niall'a baktım. ''Aklımda on numara planlar var beyler. '' Ayağa kalktım ve dosyayı yere attığımda Niall konuştu. '' Yine ne şeytanlıklar dönüyor aklında. '' Omuz silktim ve bodruma ilerlerken konuştum. '' Curtis'in Azrail'i olacağımdan emin olabilirsiniz. ''

-Violet'in Bakış Açısı-


Non ho l'età

Bu Benim Duam.

 Non ho l'età per amarti

Benim Aşk için Duam

 Non ho l'età per uscire sola con te

Seninle olmak için yaşım küçük-

 Kendimce şarkı sözleri mırıldanırken kapının gıcırtısıyla sustum. Karanlıktan dolayı kimin girdiğini bilmediğim siyah silüet bana doğru yaklaşırken hala yerde  Harry'nin beni bıraktığı pozisyondaydım. '' Ee bana burada ne aradığını anlatacak mısın? '' Onun sesini duyduğumda başımı başka yöne çevirdim ve susmaya devam ettim. '' Hadi ama. '' dibime girip sandalyemi kaldırdığında derin bir nefes aldım. Benden uzaklaştıktan sonra kısa sürede ışıklar yandı. Gözlerim karanlığa alıştığı için birden aydınlık olunca ister-istemez gözlerimi kısmıştım. '' Hiç eğlenceli değilsin. '' gözlerimi devirdim. '' Sıkıldıysan bir şişe al üstüne olur. '' Güldü. '' Sanırım sen çok yaptığın için biliyorsun. '' Derin bir nefes bıraktım. '' Bak orada ne bok yediyseniz beni ilgilendirmez. '' Omuz silkti. '' Seninle ciddi konuşacağım. Orada ne yapıyordun Violet. '' Kaşlarımı çattım. '' Sana adımı söylediğimi hatırlamıyorum. '' Güldü ve başını iki yana salladı. '' Senin hakkında bir çok şey biliyorum güzelim. '' Yutkundum. '' Mesela Ronan gibi. ''  Başımı hızla ona çevirdim. '' Ya bana orada ne aradığını anlatırsın. '' Yanıma geldi ve önümden diz çöküp mırıldandı. '' Ya da seni burada sike-sike öldüreyim , ha ne dersin Violet Harmon? ''

Suicide RoomWhere stories live. Discover now