SEN OLMALIYDIN

SÖZÜN ŞİİRLERİN MÜKEMMELİDİR

Şimdi şiir bence senin yüzündür
Şimdi benim tahtım senin dizindir
Sevgilim, saadet ikimizindir
Göklerden gelen bir yadigar gibi
Sözün şiirlerin mükemmelidir

Sabahattin Ali

''İyi akşamlar.'' dedi Tekin evlerinin bahçesine girerken.

''Hoşgeldiniz.'' sesleri yankılandı evin bahçesinde.

Önce Türkan hanım ve Fevzi beyin, sonra da kendi anne babasının ellerini öptü Tekin. Ahmet'le de selamlaştıktan sonra Cihan'ın yanına gitti.

''Oğlum, ne yaptınız siz?'' dedi sessizce.

''Sevenleri kavuşturduk abi.'' dedi Cihan Tekin'e sarılarak.

Türker ve Güler ailesi güzel bir yemek yediler o akşam. Uzun zaman sonra ilk kez gerginlik ya da sessizlik değil hoş sohbetler, tatlı atışmalar ve gülüşmeler çarptı bahçenin duvarlarına.

Gece geç saatlerde Güler ailesi evlerine dönmek için müsaade istediler. Tekin üzgün bir suratla baktı yanında oturan Biset'e. Artık ondan ayrılmak istemiyordu. Evlerine gitmek için izin isteyenlerin kendisi ve Biset olmasını diliyordu. Annesine bakıp kaş göz işaretleriyle bir şeyler anlatmaya başladı. Meryem hanım hemen anladı Tekin'in derdinin ne olduğunu.

''Türkan hanımcığım.'' dedi gülümseyerek. ''Eğer sizin için de uygunsa, yarın akşam hayırlı bir iş için size gelmek istiyoruz.''

Biset kocaman olmuş gözleriyle Tekin'e döndü.

''Bu kadar çabuk mu?'' dedi ürkerek.

''Senle bir ömür geçirmeye karar vereli yıllar oldu Biset. Geç bile kaldık.''

Tekin haklıydı. Yine de Biset'i hiç beklenmedik bir korku sarmıştı. Annesinin vereceği cevabı beklemeye başladı.

''Olur tabi. Yarın akşam bekliyoruz.'' dedi Türkan hanım.

***

''Hadi kızım. Çık artık odandan da yardım et biraz. Gelirler şimdi.''

''Tamam anne!'' dedi Biset. Son bir kez aynaya baktı ve koşarak annesinin yanına indi. Kısa bir süre sonra çalan zil, Biset'in vücudunun bumbuz kesilmesine sebep olmuştu. O an aklına Serdar'ın ailesinin kendisini istemeye geldiği gün gelmişti. O an hissettikleriyle şu anki ne kadar farklıydı. Demekki insanın aşık olduğu kişiyle evlenmek üzere olması böyle bir şeydi.

''Hoşgeldiniz.'' dedi Türkan hanım kapıyı açtıktan sonra.

''Hoşbulduk.'' dedi Meryem hanım.

''Buyrun lütfen.''

Türker ailesi salona geçmiş, iki aile arasında bitmek bilmez bir muhabbet başlamıştı. Biset kafasını kaldırıp Tekin'in yüzüne bakmak istese de, o kadar çok heyecanlanıyordu ki, bir türlü bunu yapacak cesareti bulamıyordu kendisinde.

''Böyle önemli bir geceyi göz göze gelemeden bitireceğiz.''

Telefonuna gelen bu ani mesajı okuyan Biset neye uğradığını şaşırmıştı. Birden kafasını kaldırıp Tekin'e baktığında göz göze geldiler. Hemen indirdi bakışlarını yere.

''Bu kadarına da razıydım. Teşekkürler.''

''Mesaj atmayı bırakır mısın? Ayıp!''

''Neden ayıp olsun? Eşim olacak kadınla mesajlaşamaz mıyım?''

''Tekin!''

''Gerçi bu gidişle asla evlenemeyeceğiz.''