16.Bölüm

2K 119 3
                                    

Sıcak çikolatamın içine birkaç yumuşak şeker atıyorum ve kupayı kavrayıp salona geçiyorum. Koltuğa yerleşiyorum ve bağdaş kuruyorum. Sıcak çikolatadan bir yudum alıp karşımda oturan Connor'a bakıyorum.

"Bu bir saçmalık." diye yakınıyor.

"Biliyorum. Yani, orduya girme yaşı 20 zaten. Bizim daha dört yılımız var. Dört yıllık eğitim olmadan nasıl orduya gireriz?" diye hak veriyorum ona.

"Üstüne üstlük bizden savaşmamızı istiyorlar. Hem de büyük bir savaşta. Bunların hepsi kafayı yemiş."

"Evet. Ayrıca bize bir seçenek bile sunmuyorlar. 'Savaşacaksınız.' diyorlar."

"Bak, ben hep orduya girmek istemiştim. Ama işte, hazır değilim. Ben..."

"Biliyorum, Conny. Ben de hep orduya girmek istemiştim ama hazır değilim. Hepimiz öyleyiz." Elimi elinin üzerine koyuyorum. Kupamdan bir yudum daha alıyorum ve kupayı masaya bırakıyorum. Connor'ın yanına doğru kayıyorum ve başımı omzuna yaslıyorum. Tek elimi saçlarına, diğerini ise göğsüne koyuyorum. O da sağ kolunu bana doluyor.

"Bu iyi değil. Hemde hiç iyi değil."

"Değil. Ama yapmak zorundayız."

"Hayır, değiliz."

"Conny, bak, bende endişeleniyorum elbette. Ama işe birde şu yönünden bak; ülkemizdeki insanların bize ihtiyacı var. Başarabileceğimizi düşündüklerinden emin değilim fakat denemek zorundayız. İnsanlarımız için denemeliyiz."

Bir dakika boyunca sessiz kalıyor. Düşünüyor olmalı. Söylediklerimi aklında tartıyor, katılıp katılmadığına karar vermeye çalışıyor.

"Belki de haklısın. Denemeliyizdir. Yani, şöyle bir düşününce, bize çok haksızlık oluyor ama, ülkeyi öylece Güneylilere teslim edecek değiliz ya."

Başımı kaldırıyorum ve yanağına bir öpücük konduruyorum. "Sana tamamen katılıyorum." diyorum. Gülümsüyor ve dudaklarını benimkilere bastırıyor. Öpücüklerinin arasından ben de gülümsüyorum. Başıma gelen bütün her şeye rağmen, Connor iyi hissetmemi sağlıyor. Dudaklarımı geri çekiyorum ve gözlerine bakıyorum.

"Yani, savaşacak mıyız?" diye soruyorum umutla. Başta kesinlikle nefret ettiğim fikir, şu anda o kadar muhteşem geliyorki  kendime engel olamadan gülümsüyorum.

"Evet. Eğer sen yapacaksan, seni yalnız bırakmayacağım." diyor Connor.

"Ah, teşekkür ederim Conny." diyorum. Düşünüyorum. Orduya katılmak ve ülkem için savaşmak, çocukluğumdan beri istediğim şeydi. Hayalimdi. Savaşçı olmak, ülkemi ve insanlarımı korumak istiyordum. Ve bunu yapacağım. Bir haftalık bir eğitimim olması umrumda değil. Bunu yapacağım. Connor parmaklarını yanağımda gezdiriyor. "Gitmeliyim. Anneme pasta yapmasında yardım edeceğime söz vermiştim de." diyor mahçup bir gülümsemeyle. Elimi yanağına koyuyorum ve gülümsemesine karşılık veriyorum. "Sen, bayım, harika bir aşçısın. Evleneceğin kadın kesinlikle çok şanslı olacak." diyorum.

"Yani, sen." diyor ve göz kırparak koltuktan kalkıyor. Kızarıyorum. Ben de ayaklanıyorum ve kapıya kadar ona eşlik ediyorum.

"Sonra görüşürüz." diyor ayakkabılarını giyerken.

"Görüşürüz." diyorum ve dudaklarına minik bir öpücük konduruyorum. Kapıyı açıyor ve dışarıya adım atıyor. "Kendine dikkat et." diyor ve karanlıkta gözden kayboluyor. Ben de kapıyı kapatıyorum ve koltuğa geri dönüyorum.

Bir saat sonra, kapı çalınıyor. İlk başta tereddüt ediyorum. Hafta başından beri başıma gelen lanet olaylar yüzünden iyice paranoyak olmuşum diye düşünüyorum ve koltuktan kalkıp kapıya yöneliyorum. Delikten bakıyorum fakat karanlıktan başka bir şey göremiyorum. Miles olmalı. Tokmağı tutuyorum ve yavaşça kapıyı açıyorum. Açar açmaz kasıklarıma bir tekme yiyorum. Acıyla haykırıyorum ve akabinde her yer karanlığa gömülüyor. Nefes alamıyorum. Ellerimi havada gezdiriyorum ve bir kumaş parçası hissediyorum. Bir çuvaldayım. Eski usül kaçırma, ne harika. Sonra olayın farkına varıyorum. Birisi gece gece evime geliyor ve beni tekmeliyor. Sonra bir çuvala tıkıyor. Güney'e götürüyor olmalı. Bu düşünceyle ürperiyorum. Birincisi, tek bir silahım bile yok. İkincisi, Güney bölgesiyle ilgili hiçbir şey bilmiyorum. Buraya kadar. Öleceğim. Yıllarca hayalini kurduktan sonra, bir kez bile olsun savaşamadan öleceğim.

ŞampiyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin