°6°

9.4K 757 330
                                    

Dur tamam..
Kolundan tutarak engellemiştim
..eğer ispatlarsan belki.."

"Neyi ispatlamamı istersin?yüzünü sağa doğru yatırarak sormuştu

"Söylediğin şey olduğunu"

"Peki~ eğer öyleysem ne yapacaksın?"

Öyle birşeyin olması imkansızdı kesinlikle annemin bir tanıdığı falandı ve sırf bana şaka yapmak için yapıyordu. O yüzden rahat ola bilirdim.

"Hmmm istesiğin bir şeyi yapacağım diyelim işte"

"Bence o kadar büyük oynama küçük kız"

"Küçük sensin söyle dedin söyledim. Gerisine karışma işte"

"Tamam aslında şuan bile göstere bilirdim ama çok fazla korkutmak istemiyorum başka birşey yapmak istiyorum"

"Neymiş?

"Balkona çıkalım"

Camları açarak balkona çıktığımızda bir anda aşağı atlamıştı. Hemen peşinden eğilerek baktığımda bahçede değildi. Esnek falan mıydı? Yada sporla mı  ilgileniyordu? nasıl bu kadar yüksekten atlamıştı ki? Bakışlarımı değiştirerek sokağa baktığımda bana el sallayarak gülümsüyordu.

Bana gülerek köşedeki birini işaret etmişti. Vee ben anlamaz bakışlar atıyordum. Ne var yani nee olmuşki?

Adam ona doğru ileelediğinde duruşunu hiç bozmadan öylece dikiliyordu. Yaa çekil sana şimdi olay çıkacak.

Bir adım iki adım veee. Üçüncüde adam onun içinden geçerek gitmişti. Hayır hayır bir dakika bu olamaz. Değil mi? Yani bu.. onun sanki şeffaflaşan vücudu... aman tanrım..

Hızla balkonu kapatarak odama girmiştim.
Masamı balkonun kapısının önüne iterek kendi kapımı kilitlemiş banyoma girmiştim.

Bu mümkün olamazdı değil mi? Odamda sesler duyduğumda hızla duşakabinin içine girerek ahşap kaydırmalı kapısını kapamıştım. Korkuyordum az önce yüz yüze durarak konuştuğum kişi bir h..h..hayalet miydi? Kendi söylediğime inanamıyordum..

Elimle ağzımı kapamış küvetin içinde bacaklarımı kendime çekmiş oturuyordum. Evet~ ve bir bebek gibi korkuyordum.

Banyo kapısının açıldığını anladığımda gözlerimi sıkıca kapamıştım.

Bir kaç dakika geçmişti ama ses yoktu. Yavaşça ayağa kalkarak kapıyı ittirerek açtım banyoda kimse yoktu tekrar kapatarak derin bir nefes aldım. Gerçekten paranoyak olmuştum sanırım.
Başımı bir süre kapıya yaslamış derin derin nefesler almaya devam ediyordum.

"İspatladığıma göre şimdi sıra sende küçük kız"

Kulağımın hemen yanında iliklerime kadar hissetmiştim nefesini. Ama o nasıl nefes alıyor ola bilirdi ki?

Tüm vücudumdaki kan beynime akın ederken arkamdan yaslanan bir vücut tamamen kapıya yapışmama neden olmuştu. Ellerimi kendi ellerine kenetleyerek duvara sabitlemişti.

"Evet ne demiştin? Ne istersen yaparım. Öyleydi değil mi.

Yanağım kapıya yaslı olduğu için acımaya başlamıştı.

"Bak lütfen kim ve ne olduğunu bilmiyorum ama tamam inanıyorum sana. Lütfen bırak beni"

"Kim olduğumu mu öğrenmek istiyorsun? Pekii ben Yoongi. Min Yoongi"

"Tamam Yoongi benden ne istiyorsun ? Neden şuan benim banyomda daha doğru söylemek gerekirse küvetimde bu pozisyonda duruyoruz"

Elimin birini serbest bırakarak belime dolamıştı. Bir anda beni döndürdüğünde bu sefer onunla yine yüz yüze bulmuştum kendimi.

"Düşündüm ve karar verdim... istediğim şeyi buldum..."

Zorlanarak sormaya çalışdım
"Neymiş o şey?.."

"Beni senden başka kimse görmüyor ve duymuyor ve ayrıca sadece sana dokuna biliyorum..."

"Yani?"

"Bu gece.. tüm olanları ve herşeyi unutsan ve.... benim olsan"

Aklıma gelen o iğtenç görüntülerle gözlerimi kapamıştım.
"Yapma lütfen... sende onun gibi....

Bir anda bileğimi kavrayan elini bırakmıştı ve onu da belime yerleştirmişti.

Gözyaşlarımı tutamadığımda hıçkırarak ağlamaya başlamıştım.
"Lütfen onun gibi yapma bana. Lütfen..."

"Kimin gibi neler oluyor?. Tamam sakin ol"

"Onun gibi bana zorla sahip olmaya çalışma" gözlerimi açarak yüzüne bakarak söylediğim şeyle yüzünde anlam veremediğim bir ifade oluşmuştu.

Belimdeki kollarını çektiğinde yere çökerek ağlmaya başlamıştım. Zihnimdeki görüntüleri silemiyordum. Heryerdeydiler ve beni rahat bırakmaya niyetleri yoktu.

Yanıma çökerek yere oturduğunda ıslak ve şişmiz gözlerle ona bakmıştım. Şuan yanımda hiç tanımadığım biri vardı ve ben ona biri bile diyemiyordum. Çünki daha bir kaç dakika önce onun gerçekten hayalet olduğunu öğrenmiştim.

Tekrar zihnime dolan çığlıklarla ağlamam daha da şiddetleniyordu ve tek yapa bildiğim kulaklarımı kapatarak ağlamaktı.

Saçlarım arasında hreketlilik hissettiğimde başımı okşadığını anlamıştım. Elimin tersiyle göz yaşlarımı silerek yüzüne odaklandım.

Sanırım hiçbir şey yapmayacak hatta belkide şaka yapıyordu ama ben sırf o iğrenç anları unutamadığım için birden patlamıştım.

Üstelik o beni kurtarmıştı. Belkide orda olmasaydı ben şuan ahh düşünmek bile istemiyordum. Hiç tereddüt etmeden biranda boynuna sarıldığımda kolları havada kalmıştı.

Sadece teşekkür etmem gerekiyordu ama nasıl yapacaktım bilmiyordum.

"Birşey yapmayacağım gerçekten ağlama artık"

Üzülerek söylediği şey garip şekilde içimi ısıtmıştı.

"Üzgünüm~  sorun bu değil aslında başka birşey ama boşver işte. Benn sana teşekkür etmeliyim"

Beni kendinden ayırarak yüzüme odaklanmış ciddi bir şekilde bakarak söylenmişti.

"Yani artık sadece senin beni görebildiğine yani o şey işte yani hayalet olduğuma inanıyor musun?"

"Sanırım. Başka çarem yok. Hayalet çocuk" diyerek gülümseyerek yanağına dokunmuştum.

"Hey hey sen benden de anormalsin daha az önce salya sümük ağlıyordun. Şimdiyse gülüyorsun"

"Ağlamama sebep olan geçmişle bağlı biriydi. Gülümsemeye sebep olan şeyse ...sen,,,"

Hehe vee bennnn yuppi

Diğer hikayeye de yb atıcam sadece sınavlarım biraz çok bu aralar o yüzden biraz geçikti.

Umayım beğenirsiniz😚

My ghost|| MinYoongi||Hayalet sevgilim+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin