°92°

5.5K 460 109
                                    

Beni fark ettiğinde bakışlarını kaçırarak hemen merdivenlere yönelmişti. Demekki oyunumuzun ilk aşaması tamam. Yurayla birlikte olduğunu düşünüyor. Yaaa tatlı şey nasıl da tedirgindi yüzü....

hayır Sarah kendine gel. Dün gece sen gitmeseydin zaten belkide şuanki oyun gerçektende olacaktı. Dikkatli olmalıydı. Yada benim yanımda olmalıydı. O zaman o kız yanında olmazdı ve tüm bunlar olmazdı.

Şimdi oyunumuzun diğer yarısı kaldı.

Sonunda hepimiz tekrar yemek masasının etrafında bir araya gelebilmiştik. Yura olmadığı için nerdeyse evin havası değişmişti. Herşey ayrı bir güzel gözüküyordu gözüme.

Bay Min masaya oturduğunda herkes onu selamlayarak yerlerine tekrar oturmuştu. Mingyu hâla ortalarda yoktu. Bu çocuk gerçekten sonunda güzel bir fırça yiyecek.

"Yoongi hyung"
Mingyunun seslenmesiyle hepimiz ona doğru dönmüştük.

"Biraz gelebilir misin? Bir şey konuşmalıyız"

Yoongi babasından izin alırcasına bakarak masadan kalkmıştı.

Sanırım Mingyu görüntüleri Yoongiye vermek için çağırıyordu. İşte oyunumuzun ikinci yarısıda tamamlanmış oldu böylece.

İmizde masaya geri döndüğünde Yoonginin suratı bembeyaz haldeydi. İçimden gülsemde dışarı vurmamaya çalışıyordum. Kesinlikle anlamamalıydılar. Yemekten sonra Bay Minle nerdeyse herşey hakkında konuşmuştuk. Yoongi bizi dinlese bile aklının başka yerlerde olduğuna emindim.

"Ben birazdan geleceğim baba. İzninizle"

Ayağa kalkarak merdivenlere yöneldiğinde o görüntüleri izlemek için ayrıldığına emindim. O yüzden Yoonginin hemen ardından ben de kalktım.

Kendi odama geçerek güzelce yatağıma yerleştim.

Kapımın çalmasının ardında hizmetli kadının sesini duymuştum.

Hemen kapıyı açtığımda elindeki hediye paketlerini bana uzatmıştı.

"Hanımefendi lütfen beni affedin"

Neler oluyordu? Neden affediyorum ?

"Mina bana ismimle seslensen yeter. Ayrıca ne oldu?"

"Bunları Yoongi bey size vermemi söylemişti. Bay Minin geldiği sabah vardıya siz ikiniz birlikte gelmiştiniz.... o gün  bunları paketleterek size vermemizi istemişti. Ama biz unutmuşuz. Özür dilerim"

"Sorun değil. Aramızda Mina. Kimse bilmeyecek emin ol. Ayrıca bilseler bile sorun değil. İçin rahat olsun"

"Çok teşekkürler"

Hediye paketlerini yatağın üzerine bırakarak hepsini sırayla açmaya başladım. Bunlar Yoonginin bardaki gecenin sonrasında ikimiz birlikte eve dönerken o özel yerden  aldığı tatlılardı.

Demek tatlılar benim içindi. Yaaa Yoongi.... şimdi benim hediyeleri aldığım halde neden ona birşey söylemediğimi düşünüyordur. Ama ben daha bunları yeni görüyorum.

Son kutuyu açtığımda içinde çok güzel bir elbise ve bir çift ayakkabı vardı. Vee üzerlerinde duran not...

'Sevgilim dün gece seni hiç uyutmadım~ yorulmuşsundur... tatlının böyle durumlarda iyi geldiğini duymuştum ve hangisini seversin bilmediğim için hepsinden aldım. Vee elbise.... umarım beğenirsin sana ço~k yakışacağını düşünüyorum'

Gerçekten hepsi çok güzel gözüküyordu. Yoongi yah insan bir beğendin mi falan diye sorar. O zaman bana ulaşmadıklarını anlardım yani...

Neyse şimdi neden kendimi kötü hissediyorum peki.  Uff ağız tadıyla bir intikam planı bile yapamadık. Tatlı kedi ne olacak....

My ghost|| MinYoongi||Hayalet sevgilim+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin