4. Bölüm: Karşılaşma

537 35 31
                                    

Şarkı : Adamlar - Koca Yaşlı Şişko Dünya

Saçlarımı topuz yaptıktan sonra siyah tişörtümün uçlarını mavi kot şortumun içine sıkıştırdım. Mini olmasını göz ardı ederek ellerime nemlendirici sürdükten sonra küçük tutamlarımı kulağımın arkasına yerleştirdim.

Derin bir nefes alarak "Son bir şey daha. Sonra hazırım," diyip aynaya öpücük attım. Kendimi iyi hissetme ritüellerimden birisiydi. Siyah göz kalemi, siyah maskara ve kırmızı ruj üçlüsünü yüzüme boyadıktan sonra koluma çantamı takıp elime de telefonumu aldıktan sonra çıktım.

Siyah sandaletlerimi giyindikten sonra kapıyı kilitleyip çalıştığım bara doğru yukarıdan bir ara sokağa girdim. Biraz ileride yer alan bara girdiğimde birkaç müşteri vardı.

İçerisinin loş karanlığı her zamanki gibi beni rahatsız ederken yüzüme bir gülümseme yerleştirip tezgaha yürüdüm.

"Selam kızlar," diyerek adeta öttüğümde Filiz ile Şimay yerinden sıçradı. Kıkırdayarak gelen müşterilerle ilgilenmeye başladığımda onlar da işlerine dönmüştü.

"Bir tane bira, bir de tekila."

"Hemen getiriyorum," diyerek gülümsedim. Not almayı henüz bitirmiştim. Arkamı döndüğümde birinin ayağına takılmamla elimden defterle kalemin firlaması bir oldu.

Öne savrulduğum sırada belimi tutan iki çift elle dik konuma gelip kaşlarımı çattım. İnsanlarla dip dibe durmanın yanı sıra, el ele samimiyet kurmaktan da hoşlanmazdım. Alışık olmadığım tüm şeyler her zaman başıma gelip beni utandırıyordu.

"İyi misin?" Tanıdık sesle gözlerimi baykuşun büyük irisleri kıvamına getirip "Ne?" dedim tükürüğüm boğazıma kaçmadan önce. Öksürdüğümde "Geçti," diyerek bir eliyle sırtıma vurduğunda "Sağ ol," diyerek kekeledim.

"Daha iyi misin?" Gülümsediğinde ortaya çıkan gamzesine bakıp başımı iki yana salladım. Belimdeki elini sertçe ittirirken "Evet. İyiyim. Harikayım. Teşekkür ederim," diyip yanından koşarcasına ayrılıp kendimi kızlar tuvaletine attım.

Ellerimle yanaklarıma art arda hafifçe vurup "Sakin ol kızım. Her şey yolunda. Utanma," dedim. İnsanlar normalde beni cesur, soğuk ve umursamaz olarak tanımlardı. Utangaç tavırlarıma rağmen cesaretimden ödün vermeyen bendeniz, şu anda yerin dibine batmak üzereydi.

Derin derin nefesler eşliğinde kalbim panik atak olmuş insanlar gibi gümlerken kendi kendime gülümseyip elimi, yüzümü yıkadım. Bir an sonra nar taneleri adını verdiğim acılarım, gözlerimden süzülürken kendimi bir bölmeye kilitleyip yere çöktüm.

"İnsanlar görebilseydi beni, sahte tanımlamalara gerek kalmazdı," diye mırıldandıktan sonra başımı kaldırıp kafamın arkasını birkaç kez yasladığım kapıya vurup bir çığlık attım.

İnsanlar kör.

İnsanlar aptal.

İnsanlar sağırdı.

Gözlerinin önünde intihar etseniz sizi kurtaracak kadar vicdanlı, iş kendi menfaatlerine gelince sizi bir kalemse silip atacak kadar vicdansızlardı.

Ruhu Yaralı Kız (Tamamlandı.)Where stories live. Discover now